Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin enerji politikalarına bu modelleme karar verecek
Son yıllarda enerji alanında attığı adımlarla dikkatleri çeken Türkiye, çevre planlama ve enerji politikalarında daha sağlıklı adımlar atılması yönünde ülkemizin en köklü üniversiteleriyle çalışmaya devam ediyor. Bu kapsamda, Boğaziçi Üniversitesi de enerji modelleme sisteminin geliştirilmesi ve sera gazı salım kısıtlamalarının Türkiye’ye etkilerinin araştırılmasına yönelik çok önemli bir çalışmaya imza attı. Çalışma kapsamında ülkemizin gelecek dönemlerdeki enerji projeksiyonlarına ilişkin kritik değerlendirmelere ulaşılabileceği öğrenildi.
Boğaziçi Üniversitesi, “Boğaziçi Üniversitesi Enerji Modelleme Sisteminin Geliştirilmesi ve Sera Gazı Salım Kısıtlamalarının Türkiye’ye Etkilerinin Araştırılmasına Yönelik Olarak BUEMS Türkiye Modelinin Kurulması ve Senaryo Analizi” başlıklı projesi ile Türkiye’de bugüne kadar enerji alanında hayata geçirilen en gelişmiş modelleme sistemini hayata geçirdi. Bu çalışma ile Boğaziçi Üniversitesi, enerji sektöründe farklı parametreler ve senaryolar doğrultusunda 2050’ye kadar farklı projeksiyonlar ortaya koyacak. Proje ile enerji alanındaki projeksiyonların getirdiği maliyetler ile enerji sistemi üzerine etkilerini araştırma olanağı doğuyor.
Türkiye'yi dışarıya bağımlılıktan kurtaracak
Enerji Ekonomisi Derneği (EED) ve Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi (EPAM) Başkanı ve Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, projenin temel amacıyla ilgili olarak, "BUEMS Modeli, enerji sektöründeki karar vericileri daha önce kullanılan yabancı modelleme sistemlerine olan bağımlılıktan ve bunların kısıtlılıklarından kurtarıyor. Geliştirilen yerli ve milli sistemle, Türkiye'nin hem kısa hem de uzun vadeli enerji-çevre planlama ve politikalarının oluşumuna destek sağlayacak nitelikte sonuçlar elde edilmesi amaçlanıyor" ifadesini kullandı.
Projenin, Enerji ve Tabii KKaynaklar Bakanlığı ve TÜBİTAK desteğiyle gerçekleştirildiği bilgisini veren Kumbaroğlu, “Yabancı modelleme sistemleri kısıtlamalar nedeniyle AR-GE’ye imkan tanımıyor. Biz yabancı programlarda model koduna açıkça erişip istediğimiz değişiklikleri yapamıyoruz. Bu proje bizi, daha önce kullandığımız yabancı modelleme sistemlerine olan bağımlılıktan ve bunların kısıtlılıklarından kurtarıyor. Tamamen yerli olan bu teknoloji daha sağlıklı kararlar alınabilmesine olanak tanıyor” diye konuştu.
Enerji alanında gerçek bir yol gösterici olacak
Kumbaroğlu ayrıca, günümüzde sadece Türkiye’de değil, Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde, karar vericilerin yukarıdan bazı kararları empoze ederek enerji sektörünü yönlendirdiklerini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Örneğin bu sistemle emisyonlara kısıtlama getirildiği takdirde ekonomik büyümeden ne kadar kayıp meydana gelebileceğine dair ölçüm yapılabiliyor. Vergilendirme yapıldığında ya da 2023 yılından itibaren nükleer eneerji devreye alındığında emisyonların ne kadar değiştiği görülebiliyor. Nükleer olduğu zaman doğrudan emisyonlar azaldığı için, yenilebilir enerji kaynaklarına gereksinimin ne kadar azalacağı yüzde olarak ölçülebiliyor"
Kumbaroğlu liderliğindeki proje, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. İlhan Or ve Doç. Dr. Gönenç Yücel, Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yıldız Arıkan ve Işık Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Kemal Sarıca tarafından üç yıllık bir çalışmanın ürünü olarak geliştirildi.