DEVALÜASYONUN SEBEBİ NEDİR?
Hiç bir ülke, kendi para biriminin diğer para birimleri karşısında değer kaybetmesini istemez. Fakat bazı durumlar devalüasyon yapılmasını, ekonomik toparlanma açısından zorunlu hale getirebilir.
Devalüasyonun en önemli uygulanma sebebi, ekonominin dış ticaret dengesinin açık veriyor oluşudur.
Bir ekonomide toplam ithalat, toplam ihracatın üzerinde ise o ekonomide dış ticaret açığı mevcuttur. Bu durumda devalüasyon ile, ilgili ülkenin satın alma gücü zayıflatılarak, daha fazla ihracat, daha az ithalat gerçekleşmesi sağlanmaya çalışılır.
Ülke para biriminin diğer dövizler karşısında değerinin azalmasıyla, satın alma gücü zayıflar ve ithal malların fiyatı alım yapacak ülke için artmış olur, ülkenin dış ülkelere ihraç edeceği ürünlerin fiyatı ise düşmüş olur. Böylece ihracat gelirlerinde artış, ithalat giderlerinde ise azalış kaydedilerek bütçe dengeye getirilmeye çalışılır.
Devalüasyon kararıyla ülkenin parasının dış değeri düşer. Bunun sonucunda da ithal malların pahalılaşması sonucunda ithalat azalırken, ihraç malların değerinin düşmesi nedeniyle ihracat artar. İhracat artışıyla birlikte döviz gelirleri artarken ithalatın azalmasıyla da döviz tasarrufu sağlanacaktır. Böylece dış ödemeler bilançosundaki açık da kapatılabilecektir.TARİHTE DEVALÜASYON
Eski Yunan ve Roma’da devalüasyon, paranın temsil ettiği maden miktarının azaltılması yoluyla gerçekleştirilmekteydi. Belli bir altın ve gümüş miktarından basılan sikke miktarının çoğaltılması, para değerinin düşürülmesi sonucunu doğurmaktaydı. On dokuzuncu yüzyılda ise kâğıt para miktarının arttırılması sonucu meydana gelen enflasyon, iç fiyatların artışı ve banknotların altına tahvil kabiliyetini yok ederek, para değerinin düşüşüne yol açmıştır. Böylece milli para biriminin karşılığı kabul edilen altın miktarı indirilmiş ve kambiyo kurları da buna göre ayarlanmıştır.
Ödemeler dengesi hesapları içinde yer alan mal ve hizmet ticareti ile birincil ve ikincil gelir hesaplarını kapsamaktadır.
Bir ülkenin mal ve hizmet ihracı ile diğer gelirlerinden oluşan kalemi, mal ve hizmet ithalatı ile diğer giderlerinden daha az ise cari açık oluşmuş demektir.
Para politikası, ekonomik büyüme, istihdam artışı ve fiyat istikrarı gibi hedeflere ulaşabilmek için paranın elde edilebilirliğini ve maliyetini etkilemeye yönelik olarak alınan kararları ifade etmektedir.
Uygulanmasından sorumlu kuruluşlar merkez bankalarıdır.
Türkiye'de merkez bankasının temel amacının fiyat istikrarını sağlamak olduğu TCMB Kanunu ile hükme bağlanmıştır.