TCMB Enflasyon Raporu: Enflasyon tahminleri bir kez daha yükseltildi…
Merkez Bankası; yılın 3. Enflasyon Raporu toplantısında yılsonu enflasyon tahminini Nisan’daki %42,8'den %60,4'e yükseltti. Banka, tüketici enflasyonunun 2023’te ise %19,2’ye ulaşacağını öngörerek önceki tahmin dönemine göre yaklaşık 6 puan revizyon yaptı. Başkan Sn. Şahap Kavcıoğlu’nun sunumunda ilgili slayt üzerinde görülen tahmin patikası ise enflasyonun Eylül-Ekim döneminde %90 seviyelerine yakınsayacağının ve yılın son iki ayında sert bir düşüş (muhtemelen baz etkisi kaynaklı) yaşayacağının öngörüldüğünü gösteriyor. Gelecek yılın başlarına da sirayet etmesi öngörülen bu düşüşü destekleyici olarak baz etkisinden başka bir faktör ise görmemekteyiz. Ekonomi politikalarının somut bir şekilde enflasyon odağına dönüşmediği bir durumda ise kalıcı bir iyileşme noktasında olmayacağımızı belirtiriz.
TCMB Enflasyon Raporu toplantısından öne çıkan bazı başlıklar;
• Merkez Bankası, enerji fiyat enflasyonunu 2022 için %45'ten %87,2'ye, 2023 için ise %15'ten %22’ye yükseltti. 2022 yılı için ortalama petrol varil fiyatı varsayımı 102,2$'dan 99,6$'a, 2023 yılı için 93,9$'dan 74,7$'a düşürüldü. Petrol fiyatlarında yapılan aşağı yönlü revizyonun Batı ve Rusya arasındaki jeopolitik gerginliğin hafiflemesi beklentisine bağlandığını düşünüyoruz.
• Gıda fiyatları enflasyonu tahmini 2022 için %49'dan %71,3'e ve 2023 için %15'ten %25,7'ye çekildi. Önceki tahmin değerlerine yukarı revizyon yapılmakla beraber, beklenenden iyi gerçekleşen hasat çerçevesinde gelecek yıl yavaşlama olacağı beklentisi dikkat çekmektedir. Gıda enflasyonunun güncel seviyesi Haziran enflasyon verisinde %93,9 olarak gerçekleşti. Biz döviz kuru ve tarımsal üretim maliyetleri kaynaklı görüntünün gıda enflasyonu açısından olumsuz olduğunu düşünüyoruz.
• Merkez Bankası'nın 2022 enflasyon tahminindeki artışta, Türk lirası ithalat fiyatlarının 7,4 puan, enflasyonun ana eğiliminin 4,1 puan, gıda enflasyonunun 3 puan, birim işgücü maliyetlerinin 2,4 puan artması etkili oldu.
• Merkez Bankası’nın tahminlerinde döviz kuru etkisinin azalacağı öngörülmektedir. Ancak biz TL’nin bir değer kazancı sürecine girmesinin zor olduğunu düşünüyoruz.
• Diğer merkez bankalarının faiz artırım süreciyle alakalı olarak, Sn. Kavcıoğlu, Türkiye’nin üretimi ve ihracatı artırmaya yönelik bir ekonomi modeli benimsediğini, faizleri düşük tutma perspektifinde olduklarını, kimin doğru politika uyguladığını zamanın göstereceği değerlendirmesinde bulundu.
• CDS’in hak etmediğimiz seviyelerde olduğu, çok daha düşük olması gerektiği belirtildi. Biz kurun ve CDS’in düşmesi potasında; ekonominin temel sorunu olan enflasyon, hayat pahalılığı gibi faktörlere bütüncül bir çözüm zemini oluşturulmadığı, belirsizlikler giderilmediği ve buna uygun politikalar hedeflerle uyumluluk çerçevesinde geliştirilmediği sürece iyileşmenin zor olduğunu düşünüyoruz.
• Uygun finansal koşullar ve esnek üretim yapısı sayesinde Türkiye’nin, dış şoklara rağmen üretimini artırmaya ve istihdam yaratmaya devam ettiği değerlendirmesi yapıldı.
• İhracatçı firmaların ve turizm sektörünün uzun vadeli uygun finansal koşullarla desteklenmesinin cari dengeyi iyileştireceği, döviz kuru ve fiyat istikrarına katkı sağlayacağı düşünülüyor. Kavcıoğlu, yaşanan fiyat şokları düzeldiğinde Türkiye’nin cari fazla vereceğini, enerji fiyatları kaynaklı durumun geçici olduğunu savundu.
• Alınan makroihtiyati tedbirler ve kur korumalı Mevduat sisteminin, liraizasyon üzerinden finansal istikrara ve fiyat istikrarına destek vermesi bekleniyor. Piyasa faizleri ve banka faizleri konusunda Kavcıoğlu, kademeli olarak politika faizine doğru yakınlaşma olacağı değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyon Tahminleri… Kaynak: TCMB, TÜİK
Tahminlerde yapılan revizyonları değerlendirdiğimizde, son birkaç Enflasyon Raporu’nda olduğu gibi Merkez bankasının piyasa duruşuna göre daha iyimser revizyonlara gittiği görülmektedir. Enflasyon raporlarında dönemsel tahminlere yapılan yukarı revizyonlara rağmen, Merkez bankasının nihai hedefi %5 seviyesinde olmaya devam etmektedir. 2022 Merkez bankası tahmininin %60,4, Temmuz ayı piyasa katılımcıları medyan tahmininin %69,9, çekirdek enflasyonun %57,3 olduğu, İTO ve bazı özel girişimlerin hesapladığı enflasyon oranlarının TÜİK verilerinden yüksek olduğu bir ortamda hedeflerden uyumsuz bir güncel görüntü var. Hızlı dezenflasyon öngörüsü bu şartlarda biraz optimist kalıyor.
Faiz artışı olasılıkları konusunda ise gerek Merkez bankasının, gerekse de hükümetin son dönem yaklaşımı ve alınan önlemler çerçevesindeki güncel perspektifinde bir değişim yok. BDDK’nın ticari kredi önlemleri veya Merkez Bankası’nın makroihtiyati önlemler ile kur artışının önüne geçmeye çalışması gibi faktörler şu anda herhangi bir şekilde ana politika faizinin kullanılmadığı geçici yan düzenlemeler setini oluşturuyor. Enflasyon ve kur bu şartlarda ilerleyen dönemde daha yüksek de olabilir.
İhracat odaklı büyüme ile devam eden bir ekonomik model var. Ancak petrol fiyatları kaynaklı yaşanan sorunlar ve ticari kredilerle alakalı getirilen kısıtlamalarla beraber genel olarak finansmana erişim zorlukları oluşmuş durumda. Bu nedenle büyüme odağını sağlamak zor. Fiyatlama davranışlarının bozulması, yani atalet konusu ise enflasyonun en sıkıntı yaratan sorunu olacak gibi görünüyor. 1 Temmuz itibariyle asgari ücrete yapılan ara zam ile beraber ücretlere ciddi bir artış gelse de, alım gücü erimeye devam ediyor. Enflasyon bu denli yüksek olmasaydı alım gücü de daha yüksek olacaktı. Söz konusu durum, ekonomi büyümeye devam etse de kişi başına milli gelirde düşüşe yol açıyor.
Sonuç olarak; büyüme odaklı ekonomi perspektifinin devam ettirilmesinin düşünüldüğü, makro ihtiyati tedbirlerle ve kur korumalı mevduat sistemiyle beraber fiyat istikrarının sağlanmasının çalışıldığı bir odak noktası devam ettirilmektedir. TCMB, enflasyonun büyük oranda dışsal faktörlere bağlı olduğunu ve enerji, gıda ve temel mal fiyatlarındaki küresel artışlar düzeldiği takdirde enflasyonun da düşeceğini düşünmektedir. Biz, enflasyonun şu anda olduğundan daha yukarı seviyeleri de test edeceğini ve resmi tahminlerin üzerinde oluşacağını tahmin ediyoruz. Fiyatlama davranışlarının bozularak enflasyonun kalıcılık yaratabileceği, Batı ve Rusya çekişmesinin global arzı belirsiz tutmaya devam edebileceği ve büyüme odaklı mali politikaların enflasyon artırıcı etkilerinin görülebileceği bir ortamda fiyat riskleri de yukarı yönlüdür. Bu büyüme odağına rağmen ekonominin öncü verilerin de gösterdiği şekilde yavaşlamaya, hatta dönemsel daralmaya doğru gitmekte olduğunu düşünüyoruz. Alınan makroihtiyati önlemlerin ise ekonomik risk ve belirsizliklere olumlu katkı vermediğini değerlendiriyoruz.
https://terayatirim.com/arastirma/teradan-notlar/280720221318
Enver Erkan
Araştırma - Başekonomist
Tera Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.terayatirim.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.