SESMİR/Ökmen: Bütçe dengelerinin korunmasına odaklı ekonomik politikalar konjonktüre uygun düşmemektedir

SESMİR Yönetim Kurulu Başkanı Orhan ÖKMEN'in açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ülkelerarası işbirliğine dayanmayan münferit ulusal kararlar, virüs salgınının yarattığı resesyon riskini önlenme maliyetinde küresel düzeyde gereksiz kaynak israfına neden olmaktadır: Yeni tip koronavirüs salgının dünya insanlık bekası üzerinde yarattığı sağlık krizinin önlenmesine ilişkin ulusal düzeylerde alınan münferit tedbirler ve geniş kapsamlı hükumet ve politika reaksiyonları, ülkelerarası işbirliğine dayanmadığı için küresel düzeyde ekonomik durgunluğa, yerel maliye ve para politikalarının yanıtlarında etkinsizliğe ve uluslararası ticaret ve finansal bağlantıların zayıflamasına sebep olmaktadır.

• Coronavirüsünün ulusal paraların değerinde yarattığı düzensiz hareketler, ekonomik aktivitelerin gelişimini engellemektedir: Nitekim Euro’nun, Doların, sterlingin ve TL nin değeri bu düzensizlik içerinde yönsüz olarak dalgalanmaktadır. Paraların değerindeki bu düzensizlik devam ettiği sürece, küresel ekonomik büyüme zarar görecektir.

• Birçok ülkede eş zamanlı faiz oranlarının aşağı çekilmesi, ulusal paralara özgü faiz oranlarının arasındaki alışılmış farkların azalmasına ve dolayısıyla yerel paraların değerinde düzensiz hareketlere sebep olmakta, fiyatlama zorlukları yaratmaktadır.

• Virüsün her geçen gün yeni coğrafyalara yayılması, uluslararası para ve sermaye akımlarının tercihlerinde sık aralıklı dalgalı bir seyir oluşmasına, ani duruş-ani kalkış hareketlerine sebebiyet vermektedir.

• Enfeksiyonun yayılma hızı ve karşı önlemler, üretim ve harcama taraflarının her ikisi için aynı anda birincil kısıt haline gelmiştir. Talep ve arz genel seviyesi, fiyat baskısına maruz kalmadan eş zamanlı olarak hep birlikte aşağı düşmektedir. Finansal temerrüt hali oluşmadan birçok şirket üretim dışı kalabilmekte, istihdama katkı yeterlilği hızlıca kaybolabilmektedir.

• Hükumet ve politika reaksiyonları; öncelikle finansal temerrüt hali oluşmadığı halde üretim dışı kalabilecek, istihdama katkı ve kapasite yeterliliklerini kaybedebilecek şirketlere ve bu şirketlere talep yaratan hane halklarına yönelik önden yüklemeli anlayışla hazırlanmalıdır.

• Üretim seviyelerindeki olası düşüşleri önlemek için, tedarik zincirlerinin bozulmasına izin verilmemek amacıyla, yeni teşvik tedbirleri devreye alınmalı, turizm kapasitesinin korunmasına ve havayolu firmalarına ilişkin uygulamalar önceliklendirilmeldir.

• Bulaşma korkusu ve karantina nedeniyle çalışanlar üzerinde oluşabilecek, iş gücü ve gelir kayıplarını ve harcama düşüşlerini telafi edici üreticilere ve tüketicilere çift taraflı aktarım politikaları üretilmelidir.

• Üretim ve harcama gerilemesine ve borç krizine yol açacak sistematik bir kredi düşüşüne bu konjonktürde sebebiyet verilmemelidir: Finansal koşulları sıkılaştırmak isteyen bankacılık sektörünün üzerinde yeni güvence sistemleri yaratmak, Merkez Bankası kaynaklı yeni likidite olanakları yaratmak, kredilerin yeniden yapılandırma koşullarını esnetmek, yeni varlık alım politikaları üretmek kaydıyla, kredilerde, üretim ve harcama gerilemesine ve borç krizine yol açacak bir düşüşe bu konjonktürde sebebiyet verilmemelidir.

• TL’nin dış değerinin korunmasına, odaklanılmalıdır: Petrol fiyatlarının enflasyon üzerinde yaratacağı olumlu etkiyi ortaya çıkarmak ve kalıcı kılmak için, TL’nin dış değeri üzerindeki baskının azaltılmasına ilişkin politikaların öne çıkartılması gerekir. Faiz indirimine yönelik taleplerin kaynak çıkışına ve artan döviz maliyetleri yoluyla üretim maliyetlerinin artışına neden olacağı bilinmeldir.

• Bütçe dengelerinin korunmasına odaklı ekonomik politikalar konjonktüre uygun düşmemektedir.

• Varlık satış istekliliğini azaltmaya ve durdurmaya ilişkin yeni kamusal manevra alanları yaratılmalı ve ekonominin canlı tutulmasına odaklanılmalıdır: Varlık satışlarının durdurulması, krizin etkilerini, ağırlığını ve süresini azaltacak yegâne yoldur. Ancak, varlık satış istekliliğini azaltacak ya da durdurucak politikaların öne çıkartılması konusunda yeni kamusal manevra alanları yaratılmalıdır. Ekonomiyi canlı tutacak politikalar önceliklendirilmelidir.

• Şirket ve tüketiciler arasında arz-talep ilişkisindeki entegrasyonu tamamlayan teşvik politikaları üretilmeldir: Bu süreçte üretim ve talep taraflarına nakit ve gelir destekleri, işsizlik ödemelerinim sürelerinin uzatılması, hastalık ve ilaç desteklerinin artırılması, ihtiyacı olanların izin koşullarının yeniden düzenlenmesi, iş güvencelerinin artırılması, vergi indirimi ve ödeme kolaylıkları gibi ulusal düzeyde desteklerle şirketlerin ve tüketicilerin ayakta kalması sağlanmalıdır.

• Düşen ve hatta daha da düşecek olan petrol fiyatları nedeniyle Türkiye’nin dış finansmana bağımlılığının iyice hafiflemesi, virüse ve ekonomik etkilerine karşı oluşturulacak tedbir politikalarına daha fazla alan açmakta ve etkinlik kazandırmaktadır.



Diğer Haberler
AVRUPA KOMİSYONU : SINIRLARI KAPAMAK, AB'NİN KORONAVİRÜSÜ ZAPTETMESİNDEN EMİN OLMASINDA EN İYİ YOL
ADALET BAKANI GÜL: HAFTA SONU NOTERLİK HİZMETLERİ YENİ BİR DUYURUYA KADAR ERTELENDİ
ADALET BAKANI GÜL: CEZAEVLERİNDE ŞU ANA KADAR KORONAVİRÜS VAKASINA RASTLANMADI
BOE/BAİLYE: BOE'NİN YENİDEN ADIM ATMASI GEREKTİĞİNDE HIZLİ BİR ŞEKİLDE HAREKETE GEÇTİĞİNİ GÖRECEKSİNİZ
ABD'DE TOPTAN BENZİN FİYATI YÜZDE 21 DÜŞTÜ -BN- BLOOMBERG HT
MICHEL, AB LİDERLERİNE YARIN VİDEO KONFERANS ÇAĞRISI YAPTI
MACARİSTAN BAŞBAKANI: SINIRLARIMIZI ULUSLARARASI YOLCU TRAFİĞİNE KAPATACAĞIZ
KREMLİN: RUSYA MERKEZ BANKASI, KORONAVİRÜS KAYNAKLI EKONOMİK ŞOKLARI SINIRLAMAK İÇİN DİĞER ÜLKE DÜZENLEYİCİLERİNİN EYLEMLERİNİ YAKINDAN İZLİYOR
Facebookta Paylaş