Ortaya çıkan %7,4 oranındaki yüksek oranlı ekonomik büyüme; TL'nin değersizleşmesini, yüksek enflasyonu, risk priminin artmasını, gelir dağılımındaki bozulmayı ve toplumsal refah düşüşünü önleyememiştir. Büyümeye rağmen iş gücü ödemelerinde oluşan gerileme, gelir dağılımındaki bozulmanın hızlıca devam ettiğini göstermektedir. Nitekim işgücünün milli gelirden aldığı pay ilk çeyreğe göre 5,7 puan düşerek %29,8 seviyesine gerilemiş ve ortaya çıkan büyümenin ücretlilere olumlu yansımamıştır.
%7,4 olarak gerçekleşen büyümede pandemi kaynaklı baz etkisinin bulunması, büyümenin refah artırıcı kalitesini zayıflatmaktadır.
Her şeye rağmen, üçüncü dönem büyümesinde, imalat sanayi ve ihracatın çekici güç olması pozitif bir gelişmedir.
İhracat artışının temel sebepleri arasında TL'nin son dönemlerdeki hızlıca değersizleştirilmesi bulunmamaktadır: İhracat artışının temel sebepleri, Türkiye'nin ihracatında önemli yer tutan AB pazarlarındaki talep artışı, tedarik zincirlerindeki küresel aksamalar nedeniyle Türkiye coğrafyasının stratejik üstünlüğü ve en önemlisi Türkiye imalat sektörünün yüksek elastikiyetidir. Ancak, İhracat artışının temel sebepleri arasında TL'nin son dönemlerdeki hızlıca değersizleştirilmesi bulunmamaktadır.
Yüksek teknoloji ürünlerin ihracat içerisindeki payının artırılamaması halinde orta vadede Türkiye ekonomisinin ihracat artışı kesintiye uğraması kaçınılmaz olacaktır: AB'de beklenen büyüme oranlarının bundan sonraki dönemlerde düşeceği yönündeki beklentiler öngörüldüğü şekilde realize olursa, orta vadede Türkiye ekonomisinin ihracat artışı kesintiye uğraması kaçınılmaz olacaktır. Yüksek teknoloji ürünlerin ihracat içerisindeki payının artırılması ihracat hızındaki artışın kalıcılığında temel faktördür.
Türkiye ekonomisinin ihraç ettiği ürünlerin %97 den fazlası orta ve orta altı düşük teknolojili ürünlerden oluşan yapısı hala devam etmekte, yüksek teknolojili ürünlerin oranında herhangi bir miktar artışı ve yapısal dönüşüm sağlanamamaktadır.
Altın ithalatındaki düşüşe bağlı olarak toplam ithalatta meydana gelen gerileme, net ihracatın ya da dış ticaret hacminin büyümeye yaptığı olumlu katkıyı daha da artırmıştır. Dolayısıyla, altın ithalatının bu devreye özgü gerilemesi gelecekte tekrar canlandığında ihracatın büyümeye katkısı o nikbette azalacaktır.
Tarım sektöründeki daralma gıda fiyatlarındaki enflasyonun devam edeceğinin işaretidir.
Faiz indirimlerinin devam etmesi yoluyla uygulanacak olan gevşek para politikası Türkiye ekonomisini daraltacağı kesindir.
Orhan Ökmen
Başkan
Sesmir Kurumsal ve Finansal Danışmanlık A.Ş
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.