Piyasalarda Jeopolitik Riskler mi yoksa Resesyon mu Fiyatlanıyor
Borsa endeksi haftayı %3.84 düşüşle kapadı. Sadece Cuma günkü gerileme %3.01 seviyesinde oluştu. Bu
tablo sadece Türk piyasalarına özgü değil. Küresel borsalarda ciddi satış baskıları yaşandı. Bunun asıl
nedeninin jeopolitik risklerden daha fazla küresel resesyon algısının yükselmesi olduğunu söylemek
mümkün. Çarşamba günü Fed faiz indirim sinyali verirken, piyasalarda bu durum coşkuyla karşılanmadı.
Ertesi gün gelen ISM İmalat verisinin 48.8 beklenirken 46.8 gelmesi ve Cuma günü gelen istihdam
verilerinde işsizlik oranındaki artış, özellikle ABD piyasalarında Fed geç kaldı ve resesyona gidiyoruz
şeklinde piyasa algısının yükselmesine neden oldu. Aslında ABD borsalarında satışlar Perşembe günü
başladı. BIST100 endeksi Perşembe günü tepkili ve yeşil bir gün yaşadı ancak bu yeterli olmadı. Perşembe
günü aslında küresel piyasalarda kötü bir gün olmuştu. Japonya’nın beklenemedik faiz artırımı Cuma
sabahı Asya borsalarında ciddi bir düşüşle karşılanmıştı. Bununla birlikte Perşembe gününden itibaren
GOÜ CDS’lerinde yükseliş görüldü. Türkiye 5y CDS 260 seviyelerinden 290 seviyesinin üzerine sıçradı.
Cuma gününe gelindiğinde Türk piyasaları ve diğer GOÜ piyasalarında da satışlar ciddi şekilde hissedilmeye
başlandı. Bu arada ortaya çıkan Ortadoğu gerginliği ise işin tuzu biberi olmuş görünüyor. Kısacası BIST100
endeksinde yaşanan düşüşün jeopolitik risklerden dolayı değil, küresel resesyon fiyatlamasından
kaynaklandığını söylemek mümkün. Tüm veriler buna işaret ediyor.
Petrol ve Tarım emtialarında savaş fiyatlaması görünmüyor
Küresel hisse senetleri satışında, savaş gerginliği fiyatlansaydı tarım ve emtia fiyatlarında ciddi artışlar,
petrolde yükseliş görülürdü. Ancak bu cephede önemli hareket görülmüyor. Aksine Brent petrol haftayı
%5.32’lik düşüşle tamamladı. Bu düşüşte resesyon beklentisinin etkisi büyük. Buğday fiyatları Cuma günü
%1.32 yükseliş gösterdi, ancak bu yükselişin uzun zamandır yaşanan düşüş sonrası bir tepki olarak
yorumlanması mümkün. Tarımsal emtia fiyatlarında genel olarak bir savaş fiyatlaması henüz yok.
Resesyon fiyatlamasının Türk hisse senedi piyasaları içinde geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Açıklanan ISO
İmalat PMI verileri 47.9’dan Temmuz ayında 47.2 seviyesine sert geriledi. Talep ve siparişlerde önemli
gerileme olduğu ve istihdamda yavaşlama olduğu raporda yer aldı. Açıkçası zaten güçlü beklenmeyen 2Ç
finansallarında oldukça zayıf bir 3Ç beklentileri şimdiden oluşuyor. Bu durum Borsa endeksi için ciddi bir
sorun. Sonuç olarak iç piyasa açısından bakıldığında Borsa için satın alınacak bir hikâye şimdilik
görünmüyor.
Borsa
Borsa endeksinde yıl sonu 13000 beklentimizi koruyoruz. Resesyon endişelerinin fiyatlaması kısa vadede
can sıkıcı olsa bile, daha uzun vadede majör merkez bankalarının sert faiz indirimlerinin gündeme gelme
olasığı giderek artıyor ve bu durum küresel hisse piyasalarını pozitif etkileyecek. Başka GOÜ piyasaları
Türkiye dahil olmak üzere yükseliş patikasına dönebilir. Öyle ki şimdiden büyük yatırım kuruluşları Fed’e
yönelik yıl sonuna kadar 125 baz puanlık bir faiz indirimi tahminlerine başladı bile. Hatta ilk iki faiz
indiriminin 50 baz puanlık adımlarla olmasını bekleyenler az sayıda değil. Ancak öncesinde kötü fiyatlama
dönemini yaşayacak gibi duruyoruz.
Tuncay Turşucu Araştırma ve Danışmanlık A.Ş.
tuncaytursucu@yahoo.com
www.tuncaytursucu.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.