Haftalık Piyasa Bülteni (Meksa Yatırım)

Geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddesi AMB kararları ve Başkan Mario Draghi’nin konuşmasıydı. İlk olarak AMB’nin piyasanın ortak beklentisi doğrultusunda faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmediğini söyleyelim. Mevcut durumda uygulanan faiz oranları;

· Mevduat faizi oranı ise yüzde -0,40

· Marjinal borç verme oranı yüzde 0,25

· Politika faiz oranı yüzde 0,00 olarak devam ediyor.

· Aynı şekilde aylık varlık alım programı da 60 Milyar dolar olarak sabit bırakıldı.

Piyasanın faiz oranlarında ve varlık alım programında değişikliye gidilmeyeceği beklentisi bulunduğu için daha çok toplantı karar metninde geçen ifadelere odaklanıldı. Bu noktada bankanın daha önceki metinde geçen ifadelerden farklı bir söylemde bulunmadığını görüyoruz. Banka’nın enflasyonun sürdürülebilir patikaya gelene kadar parasal gevşeme politikasına devam edileceğini, görünüm kötüleşirse parasal gevşemenin boyutu ve süresinin artabileceğini belirtmesi önemliydi. Özellikle bu son cümlenin metinden çıkartılabileceğine yönelik yorumlar bulunuyor. Bu kararların arından EUR/USD paritesi 1.1500 seviyesinin aşağısına gerileme kaydetti. Fakat bu seviyelerde kalıcılık sağlanamadı. Daha sonra gözler çok daha önemli olan Başkan Mario Draghi’nin konuşmasına çevrildi.

Draghi, öncelikle para politikasının ihtiyaç duyulan elverişli finansal koşulları desteklemeye devam ettiğini söyledi. Bu bağlamda oldukça önemli büyüklükte parasal genişlemeye hala ihtiyaç olduğunu dile getirdi. En önemli cümlelerinden birisi de yukarıda az önce anlattığımız gibi varlık alımlarını gerekirse artırmaya hazır olduklarını ifa etmesiydi. Varlık alımlarında değişikliğe gidilmesi konusunda görüşmelere yönelik tarih vermeme konusunda hem fikir olduklarını ifade etti. Yalnız bu tartışmaların son bahar aylarında olabileceğini vurgulaması da dikkat çekiciydi. Burada AMB’nin özellikle önümüzdeki yıl varlık alımlarını kısmayı düşünebileceğini anlayabiliriz. Sonbahar kararlarında ilk ve en baştta gelen tartışma konusunun ise enflasyon üzerine olacağına vurgu yaptı. Manşet enflasyonun zayıf olduğunu ve bunun en önemli nedeninin ise zayıf enerji fiyatları olduğunu belirtti. Çekirdek TÜFE’de somut trend oluşmasa bile yükselişin başlayacağını düşündüklerini de ifade etti. Draghi genel itibari ile daha önceki gerçekleştirdiği konuşmalarına paralel bir konuşma yapmış oldu. Yalnzı özellikle sonbaharda konunun tekrar değerlendirileceğinin belirtilmesi ile EUR/USD paritesinde yükselişler hız kazandı ve 1.1600 seviyeleri aşıldı.

Geçtiğimiz haftanın yurtiçi piyasalar adına dikkat çeken en öneli gelişmesi ise Almanya - Türkiye arasında siyasi sürtüşmenin yaşanmasıydı. Alman Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in tehditler olduğunda Alman şirketlerinin Türkiye'deki yatırımlarını nasıl garanti altına alabileceklerini öngöremediklerini belirtmesi ve Türkiye’ye yönelik çok sabır gösterdiklerini açıklaması dikkat çekiciydi. Bu gelişmenin TL tarafında hafif de olsa olumsuz fiyatlamaları beraberinnde getirdiğini gördük. Yeni haftada da AB - Türkiye ilişkilerini takip etmeyi sürdüreceğiz. Olumsuz gelişmelerin yurtiçi finansal piyasaları negatif etkileme gücünün bulunduğunu söylemek gerekiyor.

Geride bıraktığımız haftanın bir diğer dikkat çeken gelişmesi ise Japonya Merkez Bankası ( BOJ ) kararlarıydı. BOJ, faizlerde herhangi bir değişikliğe gitmedi ve piyasanın beklentileri doğrultusunda negatif faiz politikasını sürdürmeye devam etti. Yalnız bu toplantıda dikkat çeken ayrıntı ekonomik projeksiyonlara yönelik beklentilerdi. Banka, yüzde 2 enflasyon hedefine ulaşılmasını öngördüğü tarihi bir yıl daha öteleyerek Mart 2020 ile biten 2019 mali yılına revize etti. Bu hamle ile enflasyon hedefi varlık alımlarının başladığı 2013 yılından bu yana altıncı kez ötelenmiş oldu. Ayrıca; Cari yıl enflasyon tahmini % 1,4'ten % 1,1'e, gelecek iki yılın tahminleri ise sırasıyla % 1,7'den % 1,5'e ve % 1,9'dan % 1,8'e indirildi. Büyüme tahminlerinin ise yukarı yönde revize edildiğini gördük. İçindde bulunduğumuz yıl için büyüme tahmini %16’dan %1.8’e yükseltildi. 2019'la biten mali yıl içinse % 1,3'ten % yüzde 1,4'e revize yapılırken 2020 ile biten yıl için büyüme beklentisi yüzde 0,7'de sabit bırakıldı.

Yurt içerisinde kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in Türkiye kredi notuna ilişkin değerlendirmesi takip edildi. Kuruluş piyasaların genel beklentisine paralel olarak kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin bir basamak altı olan BB+’da sabit tutarken görünümü de durağan olarak teyit etti.

Yeni haftada ise piyasaları yoğun bir gündem bekliyor. Şimdi önem derecesi yüksek bu gelişmeleri kısaca değerlendirelim:

PAZARTESİ

Genelde haftanın ilk işlem günü data akışlı bakımında zayıf olmasına karşılık bu haftaya yoğun bir veri akışı ile başlıyoruz. İlk olarak Avrupa2dan gelecek olan PMI verilerini takip edeceğiz. Almanya imalat PMI verisinde beklenti 59.2 iken hizmet PMI verisine ilişkin beklenti ise 54.3 olarak belirlenmiş. Euro Bölgesi imalat PMI datasında 57.2 ve hizmet PMI datasında ise 55.5 olarak beklentiler şekillenmiş durumda.

ABD tarafında ise üretim ve hizmet PMI verilerinin yanında Haziran ayına ilişkin mevcut ev satışları datasını da takip edeceğiz.

SALI

İlk olarak Almanya ifo iş iklimi endeksi verisini takip ediyor olacağız. Temmuz ayına ilişkin datanın 115.0 endeks değerinde açıklanması bekleniyor.

Yurt içerisinde Temmuz ayına ilişkin kapasite kullanım oranı ve imalat güveni dataları takip edilecek. Ekonominin yılın ikinci yarısında gösterdiği performans açısından bu veriler önemli olacaktır.

ABD tarafında ise S&P/CS mevsimsellikten arındırılmış konut fiyat endeksi ve Temmuz ayına ilişkin Conference Board tüketici güveni datası açıklanıyor. Verilere ilişkin beklentiler sırasıyla %5.9 ve 116.0… Özelliklede tüketici güveni verisinin önemli olduğunun altını çizelim.

ÇARŞAMBA

Sabahın ilk ışıklarından önce Avustralya TÜFE verisi önemli olacak. AUD bazlı paritelerde hareketlilik oluşabilir.

Gün içerisinde İngiltere’de ikinci çeyrek büyüme verrileri açıklanıyor. Beklenti ekonominin yıllık bazda %1.7 ve çeyreklik bazda ise %0.3 oranında büyüyeceği yönünde bulunuyor.

ABD kaynaklı gelişmeler ise bir hayli önemli olacak. İlk olarak yeni konut satışları açıklanacak. Beklenti 619K… Takip edilecek bir diğer veri ise ham petrol stokları olacak. Petrol fiyatlarına yönelik önemli bir veri olduğunun altını çizelim.

Haftanın en önemli gelişmesi ise Temmuz FOMC toplantısı olacak. Piyasalarda ortak konsensüs FED’in faizler konusunda herhangi bir değişikliğe gitmeyerek bankalar arası faiz oranını bandını %1.00 - %1.25 seviyesinde sabit bırakacağı yönünde. Bilanço küçültme politikasının ise Temmuz ayında başlamayacağı bir diğer piyasa beklentisi. Dolayısıyla bu hafta açıklanacak olan FOMC toplantı kararlarının piyasaya etkisinin sınırlı olması bekleniyor. FOMC kararlarının açıklanması sonrası FED Başkanı Janet Yellen’in basın toplantısının bulunmadığının da altını çizelim.

PERŞEMBE

Günün yurt içi piyasalar adına en önemli gelişmesi TCMBB’nin Temmuz ayı PPK toplantı kararları olacak. Son dönemde enflasyonda gerileme yaşanıyor olsa da henüz tatmin edici olmaktan uzak. Son açıklanan yıllık TÜFE %10.50 ile çift hanelerde seyretmeye devam ediyor. Dolayısıyla TCMB’nin faiz indirmesi gibi bir olasılığı bu haftaki PPK’da oldukça zayıf. Yani TCMB2den herhangi bir atraksiyon beklenmiyor.

Günün en önemli verisi ise ABD dayanıklı mal siparişleri datası olacak. Haziran ayına ilişkin manşet bazda beklenti %1.9, çekirdek bazda ise %0.3 oranında artış yönünde.

CUMA

Güneşin ilk ışıklarından önce Japonya’da önem derecesi yüksek veriler açıklanıyor. Hane halkı harcamaları, TÜFE, işsizlik oranı ve perakende satışlar verileri ile adeta bir data bombardımanı yaşanıyor.

Almanya tarafında ithalat ve ihracat fiyat endeksi verilerini takip ediyor olacağız. Verilerin euro üzerinde etkisinin sınırlı olması beklenebilir. Buna karşılık Almanya’da TÜFE verileri çok daha önemli olacaktır. Temmuz ayına ilişkin aylık veride beklenti %0.2 artış yönnündeyken yıllık bazda % 1.5 yükseliş beklentisi bulunuyor.

ABD tarafında ise ikinci çeyrek büyüme verisi günün en önemli datası olacak. Piyasa beklentisi ABD ekonomisinin çeyreklik bazda %2.5 büyüyeceği yönünde.

Kanada’da Mayıs ayına ilişkin büyüme verisi de CAD bazlı paritelerde hareketlilik oluşturabilir.

EUR/USD Analizi

Geçtiğimiz hafta Draghi’nin konuşmasının ardından paritede yukarı yönde fiyatlamalar hız kazandı. Bu sayede paritenin 1.1600 üzerinde hareketlerine devam etmesi sonucu 1.1660 direnç seviyesinin de üzerinde fiyatlandığını takip etmekteyiz. Bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlanabildiği sürece gün içerisinde yükseliş hareketlerinin devamını sonrası 1.1710 direnci oldukça kritik olacaktır. Özellikle bu seviyenin aşılabilmesi durumunda paritede yükselişin sertleşebileceği ve kısa vadede 1.1740 ve 1.1790 seviyelerinin hedef konumuna yerleşebileceğini düşünmekteyiz. Bunun yanında gerileme hareketlerinin görülmesi adına 1.1600 desteği kırılabilirse 1.1540 ve 1.1500 desttekleri yeniden hedef konumuna yerleşebilir.

Ons Altın Analizi

1255 direnç seviyesinin üzeri test ediliyor. Fakat şimdilik bu seviyenin üzerinde kalıcılığın sağlanamadığını görüyoruz. Yükselişin devamı adına 1255 direnci ilk izlediğimiz teknik seviye konumunda bulunuyor. Şayet bu seviye aşılabilirse sarı metalde ilk olarak 1262 ve arkasından 1270 dirençleri potaya girebilir. Buna karşılık 1255 direnci aşılamaz ise sarı metalde bir miktar kar satışlarının oluşma ihtimali bulunacaktır. Bu sayede 1250 ve 1241 desteklerini izleyemeye alacağız.

USD/TRY Analizi

3.5200 desteği üzerinde fiyatlamaları dikkatle takip etmeyi sürdürmekteyiz. Gerilemenin devamı açısından bu seviyenin altında kalıcılıkların sağlanması gerekiyor. Bu yönde bir fiyatlamanın oluşması durumunda teknik olarak paritede 3.5000 - 3.4900 bölgesi ve arkasından 3.4750 desteği yeniden hedef konumuna yerleşebilir. Yalnız 3.5000 desteğinin altında kalıcılık konusunda hala ciddi şüphelerimiz bulunuyor. Bunun yanında 3.5400 seviiyesi ise yükseliş hareketlerinin oluşması adına takip edilecek. Bu direnç seviyesinin aşılabilmesi sonucu 3.5600 ve 3.5800 seviyeleri gün içerisinde izlenecek ilk teknik seviyeler olacaktır.

GBP/USD Analizi

1.2930 seviyelerine kadar geri çekilme yaşanırken paritenin yeniden yönünü yukarı çevirdiğini ve 1.3000 direncinin aşıldığını görüyoruz. Gün içerisinde bu seviyenin üzerinde kalıcılığın sağlanabilmesi durumunda paritede ilk olarak 1.3050 seviyesini takip edeceğiz. Özellikle 1.3050 direnci aşılır ve yükseliş hız kazanarak devam edebilirse 1.3100 ve 1.3130 dirençleri hedef konumuna yerleşebilir. Buna karşılık 1.3000 üzerinde fiyatlamalar kalıcılık sağlayamaz ve parite bu seviyeyi yeniden aşağı yönde geçebilirse bu sefer 1.2950 - 1.2920 bölgesi ilk izleyeceğimiz teknik bölge konumunda. Özellikle 1.2920 desteğinin kırılması ile 1.2860 desteğine karda aşağı yönde hareket sürebilir.

USD/JPY Analizi

111.50 desteğinin kırılması ile satış baskısı belirgin bir hal aldı. Bu sayedde 111.00 seviyesinin aşağısı test edilse de hafif ölçekli alımların gelmesi paritenin yeniden 111.10 direncine doğru hareketlenmesini sağlamakta. Yükselişin devamı adına bu seviyeyi takip etmekteyiz. Şayet 111.10 direnci kırılabilirse 111.75 ve 112.35 dirençleri yeniden potaya girecektir. Bunun yanında 111.10 seviyesinin altında kalıcılık sağlanabildiği sürece paritede aşağı yönde hareketlerin sürme ihtimali yüksek duruyor. Bu durumda ilk olarak 110.60 ve arkasından 110.30 desteklerini takip ediyor olacağız.

Ham Petrol Analizi

47.50 seviyesinin üzerinde kalıcılığın sağlanamaması sonrası emtiada hızlı bir geri çekilme yaşandı. Bu durumda 46.70 desteğinin de kırılması sonucu ham petrol fiyatlarının 45.90 seviyesinin altında işlem gördüğünü takip etmekteyiz. Bu seviyenin altında kalıcılık sağlanabildiği sürece fiyatlarda satış baskısı devam edebilir. Bu durumda 45.00 - 44.40 ve 43.90 desteklerini izlemeye alacağız. Bunun yanında 45.90 desteğinin altında oluşan kalıcılıklar uzun sürmez vve yeniden yukarı yönde hareketler başlayabilirse 46.70 direnci ile birlikte 47.10 - 47.50 bölgesini bir kere daha takibe alacağız.

 Meksa Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 meksa.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.