Günlük Bülten(Referans Menkul - Prımetrade)

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası geçtiğimiz hafta başı yaptığı basın duyurusu ile yabancı para zorunlu karşılık oranları tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirildiğini açıklamıştır. Bu değişiklik sayesinde finansal sisteme yaklaşık 1,5 milyar ABD Doları ilave likidite sağlanabileceği hesaplanırken kurum, piyasalarda gözlenen aşırı oynaklığın yakından takip edildiğini, ekonomik temellerden uzaklaşan sağlıksız fiyat oluşumlarına karşı gerekli tedbirlerin alınacağını belirtmiştir. Ayrıca kurum haftanın son iki işlem gününde haftalık repo ihalesini açmama kararı almış, ardından piyasayı günlük geç likidite penceresi faiz oranı ile fonlayacağı haberleri gelmiş, bu durum piyasalarda örtülü bir faiz artırımı gibi karşılanmıştır.
Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Cuma günü piyasaların kapanışı sonrası aldığı bir karar ile bu hafta bünyesinde faaliyette bulunan Bankalararası Para Piyasası'nda bankaların borç alabilme limitlerini toplam 11 milyar liraya düşürmüştür. Yapılan duyuruda, bankaların gün sonunda kalan likidite ihtiyaçlarını TCMB'nin geç likidite penceresi borç verme faiz oranından limitsiz olarak karşılayabilmelerinin mümkün olduğu belirtilmiştir.
Diğer yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen haftaki konuşmasında, döviz kurunun silah gibi kullanıldığına dikkat çekerek, Merkez Bankasının bu konuda gerekli tedbirleri alacak imkân ve kabiliyete sahip olduğunu belirtmiştir. Ayrıca Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'in de Merkez bankasının gerekli önlemleri aldığını ve fiyat istikrarının temel öncelikleri arasında yer aldığını ifade etmesi, bazı kesimlerde siyasilerin faiz artırımı konusunda gevşemiş olabilecekleri şeklinde yorumlanmıştır.
TCMB'nın yayınladığı Kasım ayına ilişkin Ödemeler Dengesi verilerinde ise Cari İşlemler Hesabı 32 milyon Dolar artarak 2 milyar 268 milyon Dolar açık vermiştir. Böylelikle 12 aylık cari işlemler açığı 33 milyar 651 milyon Dolar olmuştur. Ayrıca Net hata noksan kalemi Kasım'da 2.73 milyar Dolar ile son dönemin en yüksek seviyessine yükselmiştir.
Uluslararası yatırım bankası Morgan Stanley yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin cari işlemler açığını ekonomik aktivitenin yavaşladığı bir ortamda yavaş yavaş büyüdüğüne dikkat çekmiş, ayrıca kurum 2016-2018 yıllarına ilişkin Türkiye büyüme tahminlerini aşağı revize etmiştir. Diğer bir uluslararası yatırım bankası JP Morgan ise son günlerde hızlı bir değer kaybı yaşayan Türk Lirasında istikrar sağlanması için TCMB'nın 150-200 baz puan faiz artırması gerektiğine dikkat çekmiştir. Rabobank da güçlü bir faiz artırımının Türkiye için kaçınılmaz çözüm olduğunu belirtmiş, 350-400 baz puan faiz artırımı gerektiğini açıklamıştır. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P, Türkiye'nin borç seviyesinde önemli bir artışın veya bütçe açığında genişlemenin kredi notu üzerinde etkili olacağını bildirmiştir.
Diğer taraftan Dünya Bankası açıkladığı Global ekonomik Beklentiler raporunda, Türkiye için oynak portföy akışlarıyla finanse edilen cari işlemler açığının Türkiye'nin kırrılganlığı olmaya devam ettiğini vurgulayarak, 2016 yılı büyüme beklentisini %3,1'den %2,5'e, 2017 yılı için %3,5'ten %3,0'e çekmiştir.
Bu değerlendirmelerin yanında Fitch analisti McCormack, Türkiye'nin yatırım yapılabilir seviyedeki kredi notuna ilişkin olarak, not indirimi riski gördüklerini söylemiştir. Fakat bu açıklama piyasaların pek moralini bozmazken, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli Türkiye ekonomisini haftalık, aylık veriler üzerinden ve geçiş süreçleri içerisinde değerlendirmenin sağlıklı olmadığını söylemiştir.
Ayrıca yurt dışında uluslararası kredi derecelendirme kurumu Moody's, artan sorunlu kredilerin bu yıl Türk bankalarının karlarını ciddi şekilde vuracağını öngörmüş ve yatırım ortamında genel bir kötüleşme olduğu uyarısında bulunmuştur. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli ise Moody's raporunun gerçeği yansıtmadığını söylemiştir. Uluslararası yatırım bankası Goldman Sachs de Türkiye'nin makro bazda gelişmekte olan piyasalar arasında en kırılganı olarak öön plana çıktığını belirtmiştir.
Hafta sonu takip ettiğimiz Anayasa değişikliği teklifinin birinci tur görüşmeleri, 18'inci maddenin kabul edilmesiyle birlikte sona ermiştir. İkinci tura, Meclis İçtüzüğünün 93'üncü maddesinde yer alan "İkinci görüşmeye, birinci görüşmenin bitiminden 48 saat geçmeden başlanamaz" hükmü gereği 18 Ocak Çarşamba günü başlanacağı belirtilmektedir. Anayasa değişiklik teklifinin ikinci tur görüşmelerinde sadece maddeler üzerinde verilen değişiklik önergeleri ele alınacağı duyurulmuştur.
Bugün TSİ 10.15'de Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın "2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri" konulu bir basın toplantısı düzenlemesi beklenmektedir.

ABD PENCERESİ
ABD'de Seçilmiş Başkan Donald Trump, geçtiğimiz hafta seçimlerden sonra düzenlediği ilk basın konferansında, istihdamı ABD dışına kaydıran şirketlere büyük bir gümrük vergisi uygulanacağı yönünde verdiği söze bağlı olduğunu söylemiş, ayrıca Trump ilk kez Rusya'nın başkanlık seçimlerine müdahale etmiş olabileceğiini de kabul etmiştir.
Aynı zamanda Donald Trump hafta sonu yaptığı açıklamada, otomobil üreticilerinin üretim faaliyetlerini ABD'ye kaydırmaları gerektiği yönündeki görüşlerini bir kez daha tekrarlamış, Otomobil üreticileri ve diğerlerinin ABD'de iş yapmak istemeleri durumunda yeniden ABD içerisinde üretim yapmaya başlaması gerektiğini vurgulamıştır. Trump demeçlerinde, Meksika'da üretilip ABD'ye ihraç edilen otomobillere %35 ithalat vergisi uygulanacağını vurgulamaktadır.
Deutsche Bank baş ekonomisti David Folkerts yaptığı değerlendirmede, Başkan Donald Trump'ın uygulamayı vaat ettiği politikaların ABD'nin ekonomik büyümesinde yeni bir çağı başlatma potansiyeli olduğunu belirtmiş, ülkede GSYH büyümesinin ikiye katlanabileceğini işaret etmiştir. Folkerts, ABD ekonomisinde büyümenin hızlanacağı beklentilerine bağlı olarak global ekonominin de güçlenebileceğini öngörmektedir.
Diğer yandan FED Başkanı Janet Yellen ise geçtiğimiz haftaki açıklamasında ABD ekonomisinin ciddi kısa vadeli enngeller ile karşı karşıya olmadığını, istihdam piyasasının oldukça güçlü göründüğünü söylemiş, bununla birlikte ABD ekonomisinin düşük verimlilik ve büyüyen eşitsizlik gibi önemli uzun vadeli zorluklarla mücadele etmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca Yellen, verimliliğin ABD'de yaşam standartlarının uzun vadede önemli bir belirleyicisi olduğuna dikkat çekerek, tarihin en düşük seviyelerinde olan verimliliğin neden bu seviyelere geldiğini anlamakta ekonomistler olarak zorlandıklarını da ifade etmiştir.
Bunun yanında ABD'de birçok FED Başkanı açıklamalarda bulunmuştur. Philadelphia FED Başkanı Patrick Harker ekonomide işlerin yolunda olduğu müddetçe 2017'de 3 faiz artışının uygun olacağını söylemiş, St. Louis FED Başkanı James Bullard da hükümet politikalarındaki değişimlerin ABD Ekonomisi üzerinde 2018'de 2017'ye göre daha etkili olabileceğini belirtmiştir. Ayrıca Dallas FED Başkanı Richard Kaplan, bilançonun nasıl küçültüleceğini bu yıl tartışmanın makul olabileceğine değinmiş, Atlannta FED Başkanı Dennis Lockhart da resesyon riskini oldukça küçük gördüğünü açıklamıştır.
ABD Çalışma Bakanlığı'nın geçtiğimiz hafta açıkladığı verilere göre ABD Üretici Fiyat Endeksi Aralık ayında %0,3 artmış, yıllık bazda da %1,6 ile Eylül 2014'ten beri en büyük artışını kaydetmiştir. Üretici Fiyat Endeksindeki artış, enflasyonun Fed'in hedeflerine yaklaşmaya devam edeceği şeklinde yorumlanmaktadır.
Bugün ABD piyasaları "Martin Luther King Günü" nedeniyle kapalı olacak ve yarın işleme açılacaktır.

AVRUPA NOTLARI
Avrupa Parlamentosu'nda yeni başkanı seçmek için yarın seçimlerin ilk turu gerçekleşecek. Henüz hiçbir adayın öne çıkmadığı seçimlerin öncesinde, parlamentoda iki önemli kalabalık grup olan Avrupa Halk Partisi ile Sosyalistler ve Demokratların adayları Antonio Tajani ve Gianna Pittella başkanlık için yarışacağı tahminler arasında yer alıyor.
Yunanistan hükümet yetkililerinden biri, IMF'in Yunan ekonomisi için istediği düzeltme, kemer sıkma ve reform hareketlerinin olmadan vee Yunanistan'ın IMF'in kurtarma programından ayrılması halinde, yeni bir programın gözden geçirilmesi ve kemer sıkma tedbirleri olmadan tamamlanmasına yardım edebileceğini söyledi. IMF bir taraftan AB'den Yunanistan'a daha fazla parasal yardım yapmasını isterken, Yunanistan hükümetinden de istihdam piyasasında yapısal reformlar gerçekleştirmesini istiyor.
Kanada merkezli kredi derecelendirme kuruluşu DBRS yaptığı açıklamada, İtalya'nın uzun dönem yabancı ve yerel para cinsinden kredi notunu A(low)'dan BBB(High)'ye çektiğini açıkladı. Ayrıca kredi notu görünümünü de Durağan olarak belirledi. Belirtilen nedenlerde ise yapısal reformların devamlılığının sağlanması için gerekli siyasi iradenin sağlanamaması olduğu açıklandı.
İngiltere basınının hafta sonu gündeminde Başbakan Theresa May'in Salı günü Brexit hakkında yapacağı konuşmanın haberleri vardı. İngiliz basını Başbakan May'in AB'den gelen serbest dolaşıma son vermek için ortak pazardan çıkmayı önereceğini yazdı. Avrupa ülkelerinden İngiltere'ye yaşanabilecek göçü kontrol altına alabilmek için bu teklifi sunabileceğinden bahsedilen haberlerde, ayrıca Yeni Zelanda ile AB'den ayrıldıktan sonra ticaret anlaşması yapacağını ve gümrük birliğinden de çıkılacağından bahsedildi.

ASYA ZAMANI
Günün erken saatlerinde Japonya tarafından gelen verilere göre, yurt içi üretici fiyatlarında %0,6 artış gerçekleşti. Japonya Merkez Bankası(BOJ) tarafından açıklanan verilere göre, aylık bazda %0,6 artan üretici fiyatları yıllık bazda ise %1,2 gerileme gösterdi. Piyasada ki beklenti ise aylık bazda %0,4 artış olacağı yıllık bazda ise %1,4 gerileme yaşanacağıydı. Diğer taraftan açıklanan Çekirdek Makine siparişleri ise Kasım ayında beklentilerin üzerinde gerileme yaşadı. Bir önceki aya göre %5,1 düşüş gösteren veride beklentiler %1,7 ile %2,0 arası düşüş olmasıydı.
Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, Japonya'da büyümenin giderek hızlandığının işaret eden göstergeler hakkında olumlu yorumlarda bulunurken, Japon ekonomisinnin ılımlı bir şekilde toparlanmaya devam ettiğini ve %2'lik enflasyon hedeflerine ulaşabilmek için gerekli para politikası ayarlamaları yapmaya hazır olduklarını belirtti. Enflasyon hedefinde İstikrar kazanmak için gerekli agresif adımları atmaktan çekinmeyeceklerini de sözlerine ekledi.
Ulusal istatistik Bürosu yaptığı açıklamada Dünya ekonomisinin büyümesinin 2016 yılında %33'ünü Çin'in gerçekleştirdiğini söyledi. Ayrıca önümüzde ki yıllarda da küresel ekonomiye en büyük katkıyı Çin'in yapmaya devam edeceği belirtildi. Büronun resmi internet sitesinden yer alan bilgide ise Çin ekonomisinin 2016 yılında %6,7 büyüme göstermesi beklenildiği bilgisi paylaşıldı.


TEKNİK ANALİZ

EURUSD

Geçtiğimiz haftayı pozitif bir görünüm ile kapatan EURUSD paritesi, bu hafta Perşembe günü Avrupa Bölgesi faiz oranı kararı takip edilecek, Draghi'nin herhangi bir değişikliğe gitmeyeceği beklentileri öne çıkarken para politikası adına yapacağı açıklamalar parite için önemli veriler arasında yer alıyor. Diğer taraftan Avrupa birliğinin İngiltere ile yaşayacağı ayrılık sürecine ilişkin belirsizliklerin parite için oynaklık yaratabileceği bekleniyor. ABD piyasalarının kapalı olması nedeniyle düşük işlem hacminin beklendiği parite 1,06 seviyesi üzerinde güne başlamıştır. Bollinger bandının üst bölgesinde kısa vadeli pozitif görünümünü koruduğunu gördüğümüz paritenin İchimoku bulutunun da hemen altında işlem görmeye devam ettiğini söyleyebiliriz. MACD indikatörünün uzun bir aradan sonra pozitif sinyal vermesi yukarı yönlü hareketleri destekler nitelikteyken yükselişlerin devam etmesi halinde 1,0650-1,0675 ve 1,07 seviyeleri hedef konumuna gelebilir. Diğer taraftan gelebilecek kar satışları EURUSD paritesinde geri çekilmelere neden olabilir. 1,0590-1,0550 ve 1,05 seviyeleri ise bu durumda destek noktaları olarak takip edilebilir.

GBPUSD

Piyasalar İngiltere Başbakanı May'in Salı günü yapacağı açıklamalara yoğunlaşmışken, AB'den çıkış süreci ile ilgili atılacak adımlar GBPUSD adına yüksek oynaklık yaratabileceği beklenebilir. Piyasalarda, haftaya 31 yılın en düşük seviyesinde ( 7 Ekimde yaşanan ani iniş-çıkış hariç ) düşük bir açılış ile başlayan paritenin Hard Brexit fiyatlamasının sinyallerini vermeye devam ettiğini gösterdiğinden bahsediliyor. Önümüzde ki süreçte üzerinde ki baskının devam edeceği beklenilen paritede, RSI indikatörünün aşırı satım bölgesine yaklaştığını görmekteyiz. GBPUSD paritesinde 1,20 seviyesinin altına doğru gerçekleşebilecek fiyatlamalarda negatif ivme hız kazanabilir. Bu durumda 1,1970-1,1930 ve 1,19 seviyeleri düşüşlerde hedef noktaları olarak takip edilebilirken, 1,2050-1,2080 ve 1,2110 seviyeleri ise direnç noktaları olarak belirlenebilir

USDJPY

Japonya tarafında enflasyon hedeflerine ulaşılması için gerekli adımların atılması adına agresif davranmaktan çekinmeyeceklerini belirten Japonya Merkez Bankası Başkanı Kuroda, hedeflere ulaşma yolunda göstergelerin olumlu sinyaller verdiğinin altını çizdi. Geçtiğimiz haftayı -%2,04'lük değer kayybı ile kapayan USDJPY paritesi ise Temmuz ayından beri en çok değer kaybettiği haftayı geride bırakmıştır. Bollinger bandının alt sınırında işlem görmeye devam eden parite uzun bir aradan sonra tekrardan İchimoku bulutunun üst sınırına kadar gerilemiştir. RSI İndikatörünün de aşırı satım bölgesine yaklaşması paritede ki düşüşleri destekler nitelikteyken günün devamında 113,70-113,40 ve 113,00 seviyeleri hedef olarak takip edilebilirken, 114,40-114,80 ve 115,20 seviyeleri ise direnç noktaları olarak belirlenebilir.

USDTRY

TCMB'nın geçtiğimiz hafta attığı adımlar ve aldığı kararlar sonucu 3,9420 gibi rekor zirve seviyesinden gevşeyen USDTRY paritesi, 3,7200 seviyelerinden başlangıç yaptığı bu haftada 3,7500 civarında hareket etmektedir. Ayrıca siyasi taraftan TCMB için gelen destekleyici açıklamalar kur tarafındaki bu geri çekilmeye etki eden diğer bir unsur olmuştur. Piyasalarda gözler alınan tedbirlerin ne derece kur tarafındaki oynaklığı dizginleyebileceğine çevrilirken, ayrıca 24 OOcak'ta gerçekleşecek PPK toplantısı dikkatle beklenmektedir. Haftaya yükseliş ile başladığını gördüğümüz paritede 3,8500 seviyesi önemli bir direnç noktası olarak belirlenmiş olup, geçtiğimiz hafta takip ettiğimiz geri çekilmenin devam etmesi durumunda ise 3,6500 seviyeleri hedeflenebileceği düşünülmektedir.

ALTIN

Cuma günü Dünya Altın Konseyi yayınladığı raporda, makroekonomik faktörlerin 2016 yılında yüksek tuttuğu küresel Altın talebinin, 2017 yılında da güçlü olmaya devam edeceğini öngörmüştür. Ayrıca yine Cuma günü açıklanan Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu (CFTC) raporuna göre hedge fonları ve diğer büyük spekülatörlerin Altın tarafında net alım yönlü pozisyonlarını %1,3 artırarak 109,5 bine taşıdıkları görülmüştür. İngiltere'den gelen haberler ile Brexit kaygısı ile başladığımız yeni haftada Altın fiyatları tekrar 1200$ seviyesi üzerine çıkarken, Aralık ayının son haftasından itibaren başlayan pozitif eğilimin devam etmesi dikkat çekmektedir. Böylece günlük grafikte baktığımızdda trend eğilimini yansıtan İchimoku Bulutu civarına oldukça yaklaşan Altın Fiyatları, Kasım ayından sonra Bulutu ilk kez test edecek gibi görünmektedir. Bu noktada 1200$ seviyesi üzerindeki fiyatlamalarda, 1,5 ayın zirvesi olan 1207$ ve sonrasında 1225$ seviyeleri önemli direnç noktaları olarak takip edilebileceği gibi, fiyatların 1200$ seviyesi üzerinde tutunamaması durumunda ise 1180$ önemli bir destek olarak izlenebilir

WTI PETROL

Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol hafta sonu yaptığı değerlendirmede, her ne kadar üretim kısıntısı taahhütlerine uyulmasıyla yılın ilk yarısında piyasaların yeniden dengelenebilecekleri düşünülse de global petrol fiyatlarını 2017'de çok daha oynak olduklarına şahit olunacağını savunmuştur. Birol, bu görüşüne gerekçe olarak yükselen fiyatların üretimin artmasını neden olabileceğini ve yüksek fiyatların global talebi zayıflatabileceği olasılıklarını sunmuştur. Bunun yanında ABD faaliyetlerini sürdüren sondaj kuleleri sayısı 7 adet düşüşle 5222 olmuş, altı ay sonra ilk kez gerileme göstermiştir. Haftaya, Cuma kapanışın oldukça üzerinde bir açılış gerçekleştiren Ham Petrol fiyatları 53,30$ civarında işlem görürken, son beş işlem gününün en yüksek seviyelerinde bulunmaktadır. Genel olarak baktığımızda Ocak ayı ile birlikte aşağı yönlü negatif bir seyir izleyen emtiada, yukarı yönlü hareketin gün içerisinde devam etmesi durumunda 55,00$ seviyeleri hedef konumuna gelebileceği gibi, aksi yönde fiyatlamalarda ise 51,50$ seviyesi ana destek noktası olarak belirlenmiştir.

DAX 30

Hafta boyunca aşağı yönlü baskı ile mücadele eden Avrupa hisseleri, Cuma günü gelen alımlar ile günü pozitif kapatmış haftalık kayıplarını ise oldukça azaltmıştır. Küresel piyasalara baktığımızda, ABD'de JPMorgan, Bank of America ve Wells Fargo'dan gelen olumlu dördüncü çeyrek kar açıklamalarına bağlı olarak bankacılık sektörünün yükselmesi dikkat çekmiş, Asya piyasaları ise bugün sabah İngiltere ve AB'ye dair gelen açıklamalar ile haftaya negatif bir başşlangıç yapmıştır. Almanya'da DAX 30 endeksi genel olarak yatay bir görünüm sunarken, orta vadede pozitif trendini korumaktadır. Fakat Asya piyasalarındaki olumsuz havanın etkisi ile DAX endeksinin de haftaya negatif bir başlangıç yapabileceği düşünülmektedir. Cuma günü 11607 seviyesinden kapanış gerçekleştiren endekste olası aşağı yönlü bir seyir izlenmesi durumunda 11430 önemli bir destek olarak karşımıza çıkarken, Yukarı yönlü hareketlerde 11750 önemli bir direnç noktası olarak belirlenmiştir.



Referans Menkul Değerler A.Ş.

www.referansmenkul.com.tr
www.primetrade.com.tr
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.