250 + pas
250’si bizim Merkezden, pas’ı ECB’den olması beklenen yine bir Merkez
Bankaları faiz kararları günündeyiz.
Son verilerle bir AB tarafına bakarak başlayalım… Almanya'nın Ifo enstitüsü
Avrupa'nın en büyük ekonomisi olan ülkenin, federal bütçe değişikliklerinin
neden olduğu belirsizliği gerekçe göstererek bu yıl aralık ayı ortasında
tahmin ettiği %0,9 yerine %0,7 oranında büyümesini bekliyor ki Eylül
ayında ise tahmin %1.4 seviyesindeydi.
S&P Global tarafından derlenen HCOB'un euro bölgesi ön Bileşik PMI verisi
de Aralık ayındaki 47,6'dan bu ay 47,9'a yükseldi. İmalat görünümündeki
iyileşmenin bloğun hakim hizmet sektöründeki daha sert düşüşle kısmen
dengelenmesi buradaki ana etmen oldu. Veriler, euro bölgesindeki
ekonomik zayıflığın piyasaların ve ECB'nin beklediğinden daha uzun
süreceği yönündeki görüşümüzü doğruluyor.
ECB, ABD'den farklı olarak Euro Bölgesi'ndeki ekonomik durum,
enflasyonun açıkça düştüğü, enflasyon ivmesinin zayıf göründüğü ve
ekonomik aktivitenin de endişe verici bir seyir izlediği göz önüne
alındığında, faiz indirimi bölgesine FED’den daha yakın. Bununla birlikte,
ECB Yönetim Konseyi üyeleri neredeyse hep bir ağızdan, ücret
gelişmelerinin ise hala açık bir endişe kaynağı olduğunu savunurken, baş
ekonomist Lane bile, ücret verilerinin daha kapsamlı bir resminin Haziran
toplantısına kadar mevcut olmayacağını savunduğunu görüyoruz.
Bu sinyaller ışığından şimdilik ECB'nin faiz indirimi için yılın ilk çeyreğinde
kapıyı açmaya hazır olmadığını Haziran toplantısında yapılacak ilk 25 baz
puanlık faiz indirimine ilişkin temel tahminimizi koruyoruz. Bundan sonra
Temmuz/Eylül/Ekim aylarında 25 baz puanlık indirimlerle toplamda 100 baz
puanlık kesinti öngörüyoruz. Eğer ekonomi açıkça aşağı yönlü bir sürpriz
yaparsa, ilk iki indirimlerin 50 baz puanlık hamlelerde olmasına da kapıyı
tamamen kapatmıyoruz.
Vadeli işlemler piyasasına baktığımızda da Haziran ayına kadar 40 baz
puanlık bir gevşemenin fiyatlandığını görmekteyiz. Yatırımcılar ECB'nin bu
yıl 140 baz puan faiz indirimi yapacağına dair beklentilere sahip ve ilkinin
Nisan ayında olması ihtimali Mart ayına göre daha yüksek görünüyor.
TCMB tarafına baktığımızda ise, TCMB'nin, enflasyonla mücadele
konusunda piyasaya verdiği rehberliğe devam etmesi gerekiyor ki son
metne göre de bu faiz artışını 250 baz puanlık artışla sürdürmek anlamına
geliyor.
Yabancı istediğimiz yıl, TL’nin yılı olmasını istediğimiz yılda yabancılar ne
diyordu? Türkiye'de enflasyon % 60'ın üzerinde ve faiz de % 42,5
seviyesinde, , daha fazla yatırımcı girişi olması için pozitif bir reel oran
getirisi sağlanması gerekir biz de bunu beklenen enflasyona göre yapağız
demiştik. Bugünkü toplantı metninde görmeyi beklediğimiz ifade “gerektiği
takdirde faiz artırımı yapılacaktır” aynısı olmasına gerek yok tabii, bu
anlama çıkan bir ifade.
A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
www.a1capital.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.