Fed’in şahin üyelerinden Christopher Waller’ın faiz artırımlarının sona erdiği ve gelecek dönemde indirimlere
başlanabileceğine şeklinde yorumlanan açıklamaları piyasalarda önemli bir hareketlilik yarattı. Fed YK üyesi olan Waller,
dün yaptığı açıklamada para politikasının ekonominin %2’lik enflasyon hedefine ulaşabilmesini sağlayacak ölçüde iyi
konumlanmış olduğuna inandığını ifade ederken, enflasyondaki geri çekilmenin birkaç ay daha - üç, dört veya beş ay - düşüş
göstermesi durumunda faiz indirimlerine başlanabileceğini belirtti. Waller konuşmasında enflasyonun halen çok yüksek
seviyelerde bulunduğunu ve mevcut düşüşün devam edeceğine ilişkin öngörüde bulunmak için erken olduğunu ifade etse de
para politikasının iyi konumlanmış olduğunu belirtmesi ek faiz artırımı gelmeyeceği beklentilerini desteklerken, enflasyondaki
geri çekilmenin sürmesi durumunda faiz indirimlerine başlanabileceği açıklamaları indirim beklentilerini mart ayına kadar öne
çekti. Opsiyon fiyatlamalarından türetilen olasılıklara baktığımızda mevcut durumunda Fed’in mart ayında faiz indirimine
gidebileceği ihtimali %44 olarak fiyatlanıyor. Waller’ın yanı sıra dün Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ve New York Fed
Başkanı Willliams’ın da açıklamalarından azalan enflasyon baskılarına vurgu yaptığı dikkat çekti.
Waller’ın konuşmasının ardından dolar endeksi ve ABD tahvil getirileri sert gerilerken, ons altının 2050$ seviyesi
üzerine kadar tırmandığı takip ediliyor. Bu sabah erken saatlerde 102,50 seviyesi altına inen dolar endeksi ağustos ayı
başından bu yana en düşük seviyelerini test ederken, ABD 10 yıllık tahvil faizi 15 Eylül'den bu yana ilk kez %4,30 düzeyinin
altında işlem görüyor. 2 yıllık ABD tahvil faizi temmuz ayı ortasından bu yana ilk kez %4,70'in altını test ederken, 5 yıllık tahvil
faizi ise %4,25 altına indi. Bu hareket paralelinde hızlı bir yükseliş kaydeden ons altında bu sabah saatlerinde 2051$ seviyesinin
test edildiği izleniyor. 1,10 üzerini test eden EURUSD paritesi ise bu seviye civarında kalmayı sürdürüyor.
Bu noktada, Fed’in efektif sıkılaşmanın önüne geçmek adına 2024 yılında faiz indirimlerine başlayacağına ilişkin
beklentimizi hatırlatmak isteriz. 2024 yılında tahvil getirilerinde başta kısa vadeli tarafta olmak üzere aşağı yönlü eğilimin
etkili olabileceğine ilişkin öngörümüzü koruyoruz. Ancak, beklentinin üzerinde gerileyen ekim ayı enflasyon verileri ve
Waller’dan gelen güvercin sinyaller ile birlikte mart ayına kadar öne çekilen faiz indirim beklentilerini agresif bir fiyatlama
olarak okuyoruz. ABD’de gecikmeli etkilerle enflasyonun normale dönmesinin birkaç çeyrek daha sürebileceği ve Fed’in faiz
indirimi için ilk manevra alanının en erken Eylül 2024’te oluşabileceği görüşündeyiz. Mevcut mart ayı fiyatlamaları, piyasa
koşullarının erken gevşemesine ve Fed’in enflasyon konusunda elde ettiği kazanmaları kaybetmesine neden olabileceğinden,
para politikası üyeleri mevcut “coşku” havasının uzun sürmesini istemeyeceklerdir. Bu doğrultuda Fed üyelerinin bundan
sonraki süreçte finansal koşullarda bir gevşeme oluşmasının önüne geçmek adına faiz indirim fiyatlamaların yeniden ilerleyen
aylara kaymasını sağlamaya yönelik açıklamalarda bulunmaları beklenebilir.
Genel görünüm itibariyle Fed’in faiz artırımlarını noktaladığı ve gelecek sene enflasyonda devam edecek geri çekilme
nedeniyle reel getirideki artışın önüne geçmek adına faiz indireceği görüşünde olmakla birlikte, faiz hadlerinde zirve
seviyeleri geri bıraktığımızı ve burada aşağı yönlü eğilimin 2024’te de kendini göstereceğini düşünüyoruz.
Tacirler Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.tacirler.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.