Yurt dışına giden ve yurt içine gelen doğrudan yatırım oranı Aralık 2017’de %24,9 seviyesinde gerçekleşti - TEPAV

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nden (TEPAV) açıklaması aşağıda bulunuyor:

ODI/FDI ORANI UZUN DÖNEMLİ ORTALAMASININ ÜZERİNDE

Yurt dışına giden (ODI) ve yurt içine gelen (FDI) doğrudan yatırımların nasıl seyrettiğini, ODI/FDI
oranı üzerinden izlemek mümkün. Bu oran basit bir bölme işlemi ile elde edilse de, aslında
Türkiye’nin yatırım ortamına ilişkin önemli ipuçları vermektedir. Çünkü yatırımcıların kararları,
iç pazarın cazibesi, işgücü maliyetleri, vergisel yükler, işgücünün sahip olduğu beceri seti ve
siyasi - ekonomik istikrar gibi pek çok unsurdan etkilenmektedir. Dolayısıyla ODI/FDI
oranındaki yükseliş, bir ülkenin yatırımcılar için cazibesini yitirmeye başladığını ve/ya ülkeden
giden yatırımların gelen yatırımlara göre daha hızlı arttığını anlatan bir gösterge olarak
değerlendirilmelidir.

ODI/FDI oranı Aralık 2017’de %24,9 seviyesinde gerçekleşti.

 2000’li yıllara kadar neredeyse yatay bir seyir izleyen yurt içinde doğrudan yatırımlar, 2003
yılından sonra dalgalı bir seyir izlemeye başlamış ve Aralık 20173 itibarıyla da yaklaşık 10,8
milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Türkiye’den giden doğrudan yatırımlar ise
2002 yılından itibaren hızla yükselmiş ve Aralık 2017 itibarıyla 2,7 milyar ABD doları
seviyesine ulaşmıştır.

Doğrudan yatırımların yurt içi hâsılaya (GSYİH) oranına 2006-2016 dönemi itibarıyla
bakıldığında, FDI/GSYİH oranının %3,7’den %1,6’ya düştüğü, ODI/GSYİH oranının ise
%0,2’den %0,4’e yükseldiği görülmektedir.

Şekil 1, Türkiye’nin giden yatırımlarının gelen yatırımlara oranının uzun dönem ortalamasının
üzerinde olduğunu göstermektedir. 2002-2017 döneminde ortalama %21,5 olan ODI/FDI
oranı, Aralık 2017 itibarıyla %24,9 seviyesinde gerçekleşmiştir.

ODI/FDI oranı alt dönemler itibarıyla incelendiğinde, 2002-2007 dönemindeki azalan trendin,
2008-2017 döneminde yön değiştirerek artışa geçtiği dikkat çekmektedir. Söz konusu oranın
bu dönemlerdeki ortalamasına bakıldığında 2002-2007 döneminde gerçekleşen %15,7’lik

seviyenin, 2008-2017 döneminde %24,9’a, 2012-2017 döneminde ise %31,2’ye yükseldiği
görülmektedir. Son yıllarda ODI/FDI oranında gerçekleşen bu yükseliş, bir yandan
Türkiye’nin doğrudan yatırımlar için cazibesini kaybetmeye başladığını gösterirken, bir
yandan da yurt içindeki yerleşiklerin yurt dışındaki fırsatları daha yakından takip etmeye
başladığına işaret etmektedir. Yakın dönem (2012-2017) ortalamasının uzun dönem (2002-
2017) ortalamasının yaklaşık 9,7 yüzde puan üzerinde olması, bu göstergeyi dikkatle
izlemeye devam etmemiz gerektiğini de ortaya koymaktadır. (Şekil 1 ve Şekil 2)
Türkiye’nin bu iki dönemdeki büyüme performansı, doğrudan yatırımlardaki trend
değişikliğinin açıklayıcı nedenlerinden biri olabilir. 2002-2007 döneminde %7,1 olan ortalama
büyüme oranının, 2008-2016 döneminde %4,8’e gerilemesi ve aynı zamanda bu
dönemlerdeki büyüme oynaklığı katsayısının da 1,7’den 4,5’e çıkması, Türkiye’ye yatırım
yapmak isteyen yerli ve yabancıları tedirgin etmiş gibi görünmektedir.


http://www.tepav.org.tr/upload/files/1518762635-8.Turkiye___ye_Gelen_Ve_Turkiye___den_Giden_Dogrudan_Yatirimlardaki_Gelismeler___Aralik_2017.pdf