Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Aon 2019 Global Risk Yönetimi Anketi sonuçlarına göre, firmalar "ekonomik yavaşlama" riskini bir numaralı risk olarak değerlendiriyor. 2022 için ilk 10 risk öngörüsünde de ilk sırada yer alan bu risk, şirketlerin kârlılığını ve rekabetçi gücünü tehdit eden sigortalanamayan risklerin de başında geliyor. Aon'un anketine göre, 2019 için ilk 15 riskin 14'ü sigortalanamayan ya da kısmen sigortalanabilen risklerden oluşuyor.
Risk, emeklilik, reasürans ve sağlık konularında veri ve analitiğin gücünden faydalanarak profesyonel hizmetler sunan Aon, iki yılda bir iş ortaklarıyla paylaştığı 2019 Global Risk Yönetim Anketi sonuçlarını açıkladı. Anket sonuçlarına göre firmaların belirttiği ilk 15 riskin arasından yalnızca "iş kesintisi" riski sigortalanabiliyor.
60 ülkede 33 farklı sektörde faaliyet gösteren küçük, orta ve büyük ölçekli şirketlerden 2 bin 672 risk yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirilen Aon'un 2019 Global Risk Yönetimi anketi, 2019 yılındaki risklere yönelik çarpıcı risk bulgularının yanı sıra 2022 için de önemli risk öngörülerini ortaya koyuyor.
2019 için ilk 15 risk sıralamasında risklerin 7'si sigortalanamayan riskler
Anket sonuçlarına göre firmalar "ekonomik yavaşlama" riskini en önemli risk olarak görürken, ilk 15 risk arasında dördüncü sırada yer alan "iş kesintisi" dışında geri kalan 14 riskin 7'si hiçbir şekilde sigortalanamıyor, diğer 7 risk ise kısmen sigortalanabiliyor. Öyle ki, ilk 5 riskin 3'ü (ekonomik yavaşlama, piyasa faktörlerinin hızla değişmesi ve artan rekabet) hiçbir şekilde sigortalanamazken, marka itibarının zedelenmesi riski kısmen sigortalanabiliyor. 2022 için ilk 10 risk öngörüsünde de tablo değişmiyor. İlk 5 riskten yalnızca siber saldırılar/veri ihlali riski kısmen sigortalanabilirken, geriye kalan 4 risk (ekonomik yavaşlama, piyasa faktörlerinin hızla değişmesi, emtia fiyatları riski ve inovasyon çalışmalarının başarısız olması) sigortalanamıyor.
Aon Global Risk Yönetimi Anketine göre 2019 için ilk 15 risk
1-Ekonomik yavaşlama
2-Marka itibarının zedelenmesi
3-Piyasa faktörlerinin hızla değişmesi
4-İş kesintisi
5-Artan rekabet
6-Siber saldırılar/veri ihlali
7-Emtia fiyatları riski
8-Nakit akışı/likidite riski
9-İnovasyon çalışmalarının başarısız olması
10-Yasal düzenleme değişiklikleri
11-Yetenekli çalışanı elinde tutamama/kendine çekememe
12-Dağıtım/tedarik zinciri aksaklıkları
13-Sermaye/kredi riski
14-Yıkıcı teknolojiler
15-Politik riskler
Aon Global Risk Yönetimi Anketi 2022 için ilk 10 risk öngörüsü
1-Ekonomik yavaşlama
2-Piyasa koşullarının hızla değişmesi
3-Siber saldırılar/veri ihlali
4-Emtia fiyatları riski
5-İnovasyon çalışmalarının başarısız olması
6-Artan rekabet
7-İş kesintisi
8-Yetenekli çalışanı elinde tutamama/kendine çekememe
9-Nakit akışı/likidite riski
10-Marka itibarının zedelenmesi
Anketin bulgularını değerlendiren Aon Türkiye Eş CEO'su Selda Oknas şunları söyledi: "Dünyadaki tüm kurumlar, sektörler ve ekonomiler daha önce hiç olmadığı kadar çok riskle karşı karşıya. Buna rağmen, pek çok organizasyonun bu riskler için yeterince hazırlıklı olmadığını görüyoruz. Aon'un 2019 Global Risk Yönetimi Anketi bulguları, şirketlerin büyümelerini sürdürme, marka değerlerini koruma, müşteri ve paydaşlarına hizmet sunma becerilerini tehdit eden geniş bir yelpazede risklere karşı daha hazırlıklı olmaları gerektiğini ortaya koyuyor. Biz Aon olarak, şirketleri bu risklere karşı hazırlamak için veri ve analitiğin gücünden yararlanarak inovatif çözümler geliştiriyoruz. Global Risk Yönetimi Anketimiz için görüş bildiren risk yöneticilerinin öngörülerine dayanarak oluşturduğumuz 'İlk 15 Risk' karşısında, müşterilerimizin iş performansını iyileştirmeye katkı sağlamak, bilançolarını ve finansal sonuçlarını güçlendirmek, dalgalanmayı azaltmak için müşterilerimizle yakın bir işbirliği içinde çalışmaya devam ediyoruz."
Aon Global Risk Yönetim Anketi 2019 ilk 15 risk sıralaması ve 2022 ilk 10 risk öngörüsünde ilk üçte yer alan risklerle ilgili öne çıkan hususlar şöyle:
" Ekonomik yavaşlama
Aon Global Risk Yönetim Anketi'ne göre hem 2019 için ilk 15 risk sıralamasında hem de 2020 için ilk 10 risk öngörüsünde birinci sırada ekonomik yavaşlama yer alıyor. 2019 yılındaki ankette katılımcılar karşı karşıya oldukları bir numaralı riskin "ekonomik yavaşlama" olduğunu belirtiyor. 10 yıl önce global finansal krizin tüm dünyada zirve yaptığı dönemde bir numaralı risk olarak gösterilen ekonomik yavaşlama riski 2019'da tekrar ilk sıraya yerleşti. İki yıl önce gerçekleştirilen Aon 2017 Global Risk Yönetim Anketi'nde ilk 10 risk sıralamasında ikinci sırada yer alan ekonomik yavaşlama, arada geçen iki yılda dünya ekonomisinin beklenenin altında bir büyüme göstermesi ve artan riskler sebebiyle ilk sıraya yükseldi. Ankette, devam eden ticaret savaşlarından ve jeopolitik risklerden en çok etkilenmesi muhtemel sektörler olan büyük holdingler, inşaat, otelcilik & konaklama, makine ve ekipman üreticiliği, gayrimenkul, kauçuk, plastik, taş ve çimento, tekstil, havacılık dışındaki ulaşım araçları üretimi, havacılık dışındaki ulaşım hizmetleri ve toptan ticaret sektörleri bu riski bir numaralı risk olarak değerlendirdi.
" Marka itibarının zedelenmesi
2007, 2015 ve 2017 Aon Global Risk Yönetimi Anketi'nde ilk sırada yer alan marka itibarının zedelenmesi riski 2019 yılındaki ankette bir adım gerileyerek bir numaralı risk olan ekonomik yavaşlama riskinin bir adım gerisinde yer aldı. Ankete katılan firmalardan, özellikle eğitim, finans ve yatırım, ilaç, biyoteknoloji, kişisel hizmetler, restoran/yeme-içme ve perakende ticareti sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar, karş karşıya kaldıkları en önemli riskin marka itibarının zedelenmesi olduğunu belirtti. Sosyal medyanın 7/24 aktif olması, firmaların marka ve itibarla ilgili sorunlarının hızla yayılmasına neden olduğu için, firmaların marka değerlerini hem tüketici hem de piyasa algısı açısından uzun vadede olumsuz etkileyecek sonuçlar doğurabiliyor. 2017 yılındaki Aon Global Risk Yönetimi Anketi'ne katılan şirketler, 2020 için ilk 10 risk öngörüleri arasında bu riski altıncı sıraya koyarken, 2019 yılındaki ankette 2022 için ilk 10 risk öngörüsünde bu riskin onuncu sırada yer aldığı görülüyor.
" Piyasa faktörlerinin hızla değişmesi
2015 ve 2017'deki Aon Global Risk Yönetimi Anketi'nde 38. ve 34. sıralarda yer alan piyasa faktörlerinin hızla değişmesi riski, 2019'daki ankette üçüncü sıraya yükseldi. İngiltere'de devam eden Brexit süreci, Amerika'nın Çin'e ve AB'ye karşı başlattığı ticaret savaşları gibi gelişmeler tüm dünya piyasaları üzerinde sarsıcı etkiler yarattı. 2018'de finansal piyasalar yavaşlarken, robotik tarım uygulamaları, dijital üretim, blockchain uygulamaları ve yapay zeka gibi bilişim teknolojileri alanında önemli gelişmelere şahit olundu. Bu çığır açan teknolojiler ve dijital regülasyonların yaygınlaşması şirketler için dönüştürücü etki yaratırken yeni güçlükleri de beraberinde getirdi. Aon, bu geniş kapsamlı siyasi, ekonomik ve teknolojik gelişmelerin iç içe geçen etkilerini, piyasa faktörlerinin hızla değişmesi riski altında değerlendiriyor. Bu riskin geçmiş anketlerde oldukça gerilerde olmasına karşın bu yılki ankette ilk üç riskten biri olması bu riskin şirketler açısından öneminin ne kadar arttığını gösteriyor. Yaratıcı süreçleri, içerik üretimi, pazarlaması ve tüketim modellerini tamamen dönüştüren bu çığır açıcı teknolojilerin etkisindeki basım ve yayıncılık sektörleri bu riskten en çok etkilenen şirketler olarak öne çıkıyor. Bu sektörlerin yanı sıra, tüketim malları, otelcilik ve konaklama, yatırım ve finans, ilaç ve biyoteknoloji, restoran/yeme-içme ve perakende ticareti alanında hizmet veren şirketler, bu riski ilk üç risk arasında değerlendiriyor.
" Siber saldırılar/veri ihlali
Siber saldırılar/veri ihlali riski 2017'deki Aon Global Risk Yönetim Anketi'nde beşinci sırada yer alıyordu. 2007 ve 2009 yıllarındaki ankette 25. ve 18. sırada yer alan, ilk 10 risk arasına giremeyen bu risk, 2015 yılından itibaren hızla üst sıralara yükselmeye başlayarak ilk 10 risk arasında yer aldı. UK National Cyber Security Center verilerine göre 2017'den itibaren hızla artış gösteren kripto-gasp saldırılarından, dünyadaki kurumların yüzde 55'i etkilendi. Aynı rapor, 2019 yılında bu saldırıların özel ve tüzel kuruluşları etkileyecek en önemli tehditlerden biri olacağını öngörmüştü. Bilgi transferi ve paylaşımının hız kazandığı son dönemde, verilerin bulut ortamlarına taşınması ve yeni dijital fırsatların yaratılmasıyla birlikte şirketler ciddi bir siber saldırı tehdidiyle karşı karşıya kalıyor. Ponemon Institute verilerine göre, 2018'de bir veri ihlalinin ortalama maliyeti bir önceki yıla göre yüzde 6,4 artarak 3,86 milyon dolara ulaştı. Hassas ya da gizli bilgilerin yer aldığı bir kaydın kaybolması ya da çalınmasının ortalama maliyeti de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,8 artarak 148 doları buldu. Bu rakamlar ve yaşanan siber saldırı vakaları, siber saldırı algısını değiştirdi. 2019 yılındaki Aon Global Risk Yönetimi Anketi'nde altıncı sırada yer alan siber saldırı riski, ilk kez 2015 yılındaki ankette dokuzuncu sıradan ilk 10 risk arasına girdi. 2019 yılında her ne kadar altıncı sırada yer alsa da, anket katılımcıları 2022 öngörülerinde bu riskin ilk üç risk arasında yer alacağını belirtti. Aon 2019 Global Risk Yönetimi Anketi'nin sonuçlarına göre, sektörel kırılıma bakıldığında, bankaların, kamu kuruluşlarının, sağlık hizmetleri, sigortacılık ve teknoloji alanında faaliyet gösteren şirketlerin siber saldırı riskini en önemli risk olarak değerlendirdiği görülüyor. Bu sektörlerin, operasyonel verimliliklerini ve rekabetçi güçlerini artırmak için teknolojik ilerlemeleri hayata geçirmeye ihtiyaç duyan sektörler olması bakımından siber saldırılardan en çok etkilenen sektörler oluyor. 2018 yılında gerçekleşen en büyük siber saldırıların da hedefinde bu sektörlerin yer aldığı görülüyor. Kısmen sigortalanabilen bir risk olan siber saldırı riski karşısında şirketler siber sigorta çözümlerine başvuruyor. Aon'un verileri 2017'den bu yana siber sigorta kapsamı ve yaygınlığının hızla arttığını gösteriyor. Buna göre, bankacılık sektörünün yüzde 75'i, kamu sektörünün yüzde 58'i, sağlık hizmetleri sektörünün yüzde 81, sigortacılık sektörünün yüzde 73'ü ve teknoloji sektörünün yüzde 69'u siber sigorta çözümlerini satın aldı.