TCMB politika faizini %24’e yükseldi, TRY değer kazandı…
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 1 haftalık repo oranını 625 baz puan artırarak %24’e yükseltti. Piyasalardaki dolaşan anketler birbirinden farklı beklentiler içeriyordu, ancak ortalama olarak 300 baz puan civarında bir faiz artışı beklentisi olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla, beklenenden daha “şahin” bir politika hamlesi gerçekleştiren bir Merkez Bankası görüyoruz.
Merkez Bankası’nın faiz kararlarının TRY’ye rekabetçilik kazandırabileceği öngörülebilir. Enflasyona karşı önden yüklemeli bir faiz artırımı olarak da değerlendirebiliriz, çünkü Eylül ve Ekim aylarında da yüksek gelmesi beklenen aylık enflasyon, yıllık enflasyonu %20 bandı üzerine taşıyabilir. Bu bakımdan Türkiye’nin EM piyasalarıyla rekabet edebilmesi ve ülkeye kısa vadede döviz girişi sağlanması bakımından reel getirinin artırılmış olması olumlu… TCMB aynı zamanda, piyasanın beklediği oranın daha üzerinde bir faiz artışı yaparak yatırımcıya da mesaj vermiş oldu.
Merkez Bankası’nın diğer politika araçları olan gecelik borçlanma ve borç verme faizleri, politika faizindeki artışla beraber sırasıyla %22,50 ve %25,50 oldu. Geç likidite penceresi faiz oranı ise %27’ye yükselmiş oldu. Merkez Bankası açısından bu yıl faizlerin getirildiği seviyeler bakımından bir sıkılaştırma yılı oldu. Enflasyonda süregelen yukarı yönlü riskler ve artan döviz kurlarının bu riskleri artırması, bunun yanı sıra artan ABD faizlerinin genel olarak EM piyasaları üzerinde negatifliği artırması çerçevesinde bu sıkılaştırma ihtiyacı meydana geldi. Belirttiğimiz riskler devam ettiği sürece de, özellikle enflasyon görünümü belirgin bir şekilde iyileşmediği sürece Merkez Bankası para politikasını sıkı tutacak. Bu ibarenin ve “gerekli olduğu takdirde ilave sıkılaştırma yapılabileceği” ibaresinin Merkez Bankası politika açıklamasında yer alması önemli… Merkez Bankası, gerçekleştirmiş olduğu faiz artırımı ile beraber proaktif bir hamle yapmış oldu.
Uygulanan parassal sıkılaşma ile beraber, büyüme hikayesinin 2018 için sonuna geldiğimiz düşünülebilir. Yüksek faiz ortamı ile beraber baskılanan iç talep ve döviz kurlarının ekonomik aktivite üzerindeki olumsuz etkisi, aynı zamanda artan ithal maliyetleri çerçevesinde hem ithalat yapmanın, buna bağlı olarak da üretim yapmanın maliyetli hale geldiği ortamda yılın ikinci yarısında düşük büyüme oranları göreceğiz. Ekonomide algı fiyat istikrarı üzerinden yürüyor ve çift taraflı bir etki söz konusu olmaya başladı. Faizle beraber güven ortamının sağlanması da oldukça önemli…
İlk etkiler elbette TRY açısından pozitif oldu ve kurun 6,00 seviyelerine doğru gerilemiş olduğunu görüyoruz. Ancak bu bant görüldükten sonra 6,20 seviyelerine doğru tepki gerçekleşmiştir. Henüz kurda kalıcı gerilemeden bahsetmek için çok erken olduğunu görüyoruz.
GCM Forex
GCM Menkul Kıymetler A.Ş.
www.gcmforex.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yyatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.