Strateji Raporu (Gedik Yatırım)

Ekonomik Görünüm
FED’in daha da şahinleşen duruşu küresel resesyon beklentilerini güçlendirdi

FED’in 21 Eylül’deki son FOMC toplantısında politika faizini piyasanın beklediğinden
( daha uzun bir süre, daha yüksek seviyelerde tutacağı yönünde verdiği
güçlü mesajlar, risk iştahında önemli bir bozulmaya yol açtı

FED’in agresif parasal sıkılaştırma süreci ile beraber, Rusya/Ukrayna savaşının devam
eden etkileri ( özellikle de doğalgaz fiyatları üzerinde) ve Çin’in ekonomik
görünümündeki bozulma son dönemde ABD ve Dünya ekonomisinde resesyon
beklentilerinin ciddi anlamda yükselmesine yol açmış durumda

IMF, Dünya Bankası ve OECD gibi kurumlar artan resesyon riskine dikkat çekerken, CNBC
tarafından ekonomistler, stratejistler ve fon yöneticileri arasında düzenlenen piyasa
anketine göre, piyasa ABD ekonomisinin gelecek 12 ay içinde resesyona girme ihtimalini
52 olarak görüyor Daha birkaç ay öncesinde bu oran tek haneli seviyelerdeydi
Geçmişte güvenilir resesyon göstergeleri olarak öne çıkan makro göstergelerin mevcut
durumlarını değerlendirdiğimizde, biz de 2023 ’te (en geç 2024 ’ resesyon ihtimalinin
oldukça güçlendiğini düşünüyoruz

Özellikle, Brent petrol varil fiyatının ekonomik aktivitedeki yavaşlamaya karşın jeopolitik
ve diğer bazı dışsal faktörler nedeniyle yeniden 100 seviyelerine yükselmesi (doğalgaz
fiyatlarının mevcut seviyeleri ile beraber), ABD ve Dünya ekonomisini 1970 ’lerde olduğu
gibi resesyona, daha doğrusu buna enflasyonun da eşlik ettiği stagflasyonist bir sürece
taşıma potansiyeli taşıyor (daha küçük ölçekli de olsa) Bu durumun hiç şüphesiz
piyasalardaki genel risk iştahında olduğu gibi, Dünya ekonomisi, özellikle de borçluluğu
yüksek ülkelerin borçlanma maliyetleri üzerinde önemli etkileri olacaktır

Tarihsel veriler, resesyon dönemlerindeki ayı piyasalarında S&P 500 endeksindeki
ortalama kayıp oranının 33 olduğuna işaret ediyor Buna dayanarak ABD borsalarında
daha 15 20 düşüş potansiyeli olduğu söylenebilir Hatta, enerji fiyatlarındaki hızlı
yükselişlerin eşlik ettiği bir resesyon yaşanması durumunda kayıplar daha da artabilir Öte
yandan geçmiş tecrübeler, borsalarda dip seviyelerin görülmesinin ardından
toparlanmaların da çok hızlı olduğunu gösteriyor Buna göre, resesyona dair işaretlerin
belirginleşmesiyle merkez bankalarının duruşlarını yumuşatmaları borsalarda hızlı
yükselişleri getirebilir Bu açıdan, enerji fiyatlarının seyri kritik önemde olacaktır
Serkan Gönençler
Baş Ekonomist
Hızlı
büyüme isteği devam ederken, TL’deki değer kaybı eğilimi güçlenebilir

Son iki PPK toplantısında büyümedeki ivme kaybına dikkat çekerek politika faizini toplamda
200 baz puanlık indirimle 12 0 ’ye çeken TCMB’nin politika faizini sene sonu itibariyle tek
haneli seviyelere çekmeyi amaçladığı anlaşılıyor

Kredi faizlerindeki gerilemeye karşın, kredi büyümesindeki ivme kaybının büyük ölçüde arz
kaynaklı olarak devam ettiği görülüyor Bu durumun özellikle 2023 yılı içinde büyüme
üzerinde olumsuz etkilerinin güçlenmesini bekliyoruz Buna karşın, 50 milyar TL’lik yeni bir
kredi garanti fonu ( paketinin açıklanmak üzere olması, kısa vadede özellikle kamu
bankaları üzerinden selektif kredilere ivme kazandırarak büyümeyi destekleyebilir

Buna karşın, Avrupa başta olmak üzere küresel ekonomide beklenen yavaşlama ve içeride
yüksek enflasyonun satın alma gücünü tahrip etmeye devam etmesiyle GSYH büyüme
trendinde hem ihracat hem de iç talep kaynaklı olarak önemli bir yavaşlama bekliyoruz Bu
yavaşlamaya karşın, ilk yarıdaki güçlü büyüme sayesinde, 2022 yılı büyümesi 5 civarında
(mevcut tahminimiz 4 8 seviyesinde) gerçekleşebilir

Güçlü turizm gelirleri ve büyük ölçüde Rusya kaynaklı olduğu düşünülen sermaye girişlerinin
yanı sıra kredi genişlemesinde henüz bir ivmelenme olmaması, TL üzerindeki olumsuz
baskıları sınırlıyor Ancak önümüzdeki aylarda yaşanması muhtemel parasal ve mali
genişlemeye bağlı olarak, TL üzerinde değer kaybı baskılarının güçlenmesini bekliyoruz 2022
sonu için $$/TL kurunu 20 50 olarak öngörürken ( değer kaybı eğiliminin 2023 ’ün
başlarında da devam etme olasılığının bulunduğunu düşünüyoruz

2020 sonunda 20 50 $$/TL kuru ve 95 şeklindeki Brent petrol fiyatı varsayımlarımızı baz
alarak, TÜFE enflasyonunun kasım itibariyle 90 seviyelerine yaklaşmasını ve yılı da 74 5
civarında tamamlamasını bekliyoruz

Doğalgaz fiyatlarındaki tarihi yüksek seviyelerin korunmasıyla cari açık tahminlerinin de
sürekli yukarıya revize edildiğini görüyoruz 2022 sonu cari açığını halihazırda 60 milyar
civarında (GSYH’nin 7 1 ’ öngörmekteyiz

2022 ’de 3 5 ’lik bütçe açığı/GSYH hedefinin bir miktar altında kalınacağı söylenebilir
Ancak, hızla artacak faiz harcamaları ve KKM sistemine bağlı transferler nedeniyle, bütçe
açığı/GSYH oranının ilerleyen yıllarda 4 0 ’e doğru (hatta üzerine) yükselmesi riskinin
oldukça yüksek olduğunu düşünüyoruz
 Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.gedik.com

                                     ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.