Sesmir/Ökmen:TL'deki değer kaybının, finansal piyasalar, dış finansmana erişim kanalı ve döviz rezervleri üzerinde belirgin bir negatif semptomları henüz ortaya çıkmamıştır

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

TL'deki değer kaybının, finansal piyasalar, dış finansmana erişim kanalı ve döviz rezervleri üzerinde belirgin bir negatif semptomları henüz ortaya çıkmamıştır. Aynı şekilde uluslararası döviz rezervleri ve dış finansman koşullarındaki zayıf denge hali de pek fazla bozulmadan hala devam etmektedir. Ancak, TL'deki değer kaybının aynı hızla devam etmesi halinde dış finansmana erişim kanalı, finansal piyasalar ve döviz rezervleri ilave riskler üretmeye başlayacaktır.

Siyasi tercihleri belli ve politika aktivitesi devam eden kadroların arasından Merkez Bankası Başkanlığı'na atama yapılması, Banka'nın kurumsal bağımsızlık yoksunluğunu netleştirmiş, bu konuda devam eden tartışmaları bitirmiştir. TCMB Başkan ve başkan yardımcılarının, seçilmeleri, görev süreleri ve görevden alınmalarına ilişkin yasal çerçeve değişmeden ve bir önceki haline dönmeden MB'ının kurumsal bağımsızlığı ve para politikasının kredibilitesi güvence altında olamaz. Ancak, Merkez Bankası ve yeni yöneticiler tarafından mevcut ekonomik problemlerin olduğu gibi kabul edilmiş olması piyasalara çözümünün ilk adımının atıldığı işaretini vermiştir. Devamı getirilmez veya eskisi gibi tedrici ve yavaş davranılır ise çok daha fazla kredibilite kaybı yaşanabilir.

Kamu bankalarına verdirilen krediler, Merkez Bankası kaynakları ve faiz düşürme veya negatif faiz politikaları yoluyla üç kanaldan genişlemeci ve gevşek para politikası uygulandı.

Ucuz faizli, üretime gitmeyen ve sıfır çarpanlı kalitesiz krediler yoluyla; döviz talebinin hızlanmasına, döviz satın alma nakdinin edinilmesine ve rasyonel gerekçeleri olmadan satış için rezervlerden döviz tahsis edilmesine bizzat kamunun kendisi sebebiyet verdi.

TCMB 'nin uyguladığı para politikasının enflasyon hedeflemesine uygun ve sıkı para politikası olduğu sadece söylemden ibarettir.

Yüksek enflasyon ve azalan döviz rezervlerinin baskısıyla TL'nin üzerinde oluşan tahribat, politika faiz artırımının bir an önce yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Merkez Bankası faiz artırım sürecinde uzun süredir geç kalması, artırım ihtiyacını her geçen gün daha da yakıcı hale getirmektedir. Bu gecikme, istikrarsız konjonktüre karşı uygulanması şart olan sıkı para politikasına yönelmeyi engellemektedir.

Hazinenin yurt içinden dövizle borçlanma macerasıyla son iki yıldır anlamsız bir kur riski üstelenen kamunun, kur farkı ve faiz bileşiminden oluşan toplam fonlama maliyeti ciddi ve gereksiz yüksek bütçe açıklarına neden olmaktadır. Yurt içinden dövizle borçlanma macerası kamuya yaklaşık 2,5 katı ilave fonlama yükü getirmiştir. İç borcun YP üzerinden gerçekleştirilmesi kamu borç ve finansman yönetimi ilkelerinden sapma ve kırılma halidir.

Türkiye ekonomisinin sabit sermayesi ve üretkenliği artmadığı gibi, aynı zamanda tasarruf seviyeleri ile yatırım ihtiyacı arasındaki fark da negatif yönde genişliyor.

İş bulma umudunun yüksek oranda korunması seklindeki sağlıklı ekonomilerin ana prensibi kapsamında istihdam hesaplamaları yapıldığında, son açıklanan %13,2 oranındaki işsizlik oranının esasen %19,71 olduğu görülecektir: İş bulma umudunu yitiren kişilerin sayısında bu dönemde meydana gelen toplam 2.570.000 artış içerinde yer alan kişilerin çok yüksek kısmının esasen gerçek işsiz oldukları ve iş gücüne katılmaları gerektiği düşünülür ise, son ölçümlere göre TUİK tarafından açıklanan resmi işsizlik oranının %13,2 değil, %19,71 seviyesinde olduğu görülecektir.



Diğer Haberler
RUSYA MERKEZ BANKASI BAŞKANI : PARASAL GEVŞEME İÇİN HALA ALAN VAR
RUSYA MERKEZ BANKASI BAŞKANI : TALEPTEKİ YAVAŞ TOPARLANMA EKONOMİK TOPARLANMA ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURACAK
RUSYA MERKEZ BANKASI BAŞKANI : BU YIL PARASAL GEVŞEME HALİHAZIRDA EKONOMİK AKTİVİTEYİ DESTEKLİYOR
EYLÜL AYINDA İTHALAT BİRİM DEĞER ENDEKSİ YILLIK % 2,1 AZALDI (ÖNCEKİ: -3.5%) - TÜİK
ALTIN VE ENERJİ HARİÇ CARİ İŞLEMLER HESABI BU AYDA 3.24 MİLYAR DOLAR FAZLA VERDİ -TCMB
EYLÜL AYINDA İTHALAT MİKTAR ENDEKSİ YILLIK % 23,8 ARTTI (ÖNCEKİ: +24.7%) - TÜİK
EYLÜL AYINDA MEVSİM VE TAKVİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İHRACAT MİKTAR ENDEKSİ % 11,2 ARTTI(ÖNCEKİ: -8.8%) - TÜİK
CARİ İŞLEMLER DENGESİ OCAK-EYLÜL DÖNEMİNDE -27.97 MİLYAR DOLAR
EYLÜL AYINDA MEVSİM VE TAKVİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İTHALAT MİKTAR ENDEKSİ 2,0 ARTTI(ÖNCEKİ: +6.6%) - TÜİK
EYLÜL AYINDA DIŞ TİCARET HADDİ 106,0 OLARAK GERÇEKLEŞTİ (ÖNCEKİ: 108.3)
Facebookta Paylaş