SAMEKS Bileşik Endeksi, bir önceki aya göre 1,3 puan azalarak Mart ayınd 50,1 puan seviyesinde gerçekleşti

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Şubat ayı SAMEKS verileri Bandırma'da açıklandı. SAMEKS Bileşik Endeksi, bir önceki aya göre 1,3 puan azalmasına karşın Mart ayındaki 50,1 puanlık değeriyle ekonomik aktivitedeki canlılığın sürdüğüne işaret etti.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Satınalma Müdürleri Endeksi SAMEKS verilerini 51 aydır kamuoyu ile paylaşıyor. Her ayın son iş gününde kamuoyuna sunulan Satın Alma Müdürleri Endeksi (SAMEKS) Mart ayı verileri Bandırma'da açıklandı.

Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış SAMEKS Bileşik Endeksi, bir önceki aya göre 1,3 puan azalmasına karşın Mart ayındaki 50,1 puanlık değeriyle ekonomik aktivitedeki canlılığın sürdüğüne işaret etti. Endekste gözlenen bu azalışta, hizmet sektörünün önceki aya göre 2,8 puan düşüş kaydederek 50,0 seviyesine gerilemesi etkili olurken, 1,0 puan yükselen sanayi sektörü ise 51,1 puanla olumlu görünümünü sürdürdü.

"Mevcut sistem arızalı. Köklü çözüme ihtiyacımız var"

Mart ayı SAMEKS toplantısında 16 Nisan'da yapılacak referanduma da değinen MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak şöyle konuştu;
"Mart ayı SAMEKS verileri ekonomideki canlılığın sürdüğünü gösteriyor. Temennimiz ekonomimizin daha da iyiye gitmesi. İş âlemi olarak, bu yönde çalışmaya devam edeceğiz. Ancak biz iş adamlarının da yatırımlarına devam etmesi için huzur, güven ve istikrara ihtiyacı var. Artık belirsizlik görmek istemiyoruz. İşte bu noktada; MÜSİAD olarak, Cumhurbaşkanının ilk defa halk tarafından seçilmesi sürecinin başından beri söylediğimiz bir gerçek var. Bu da Türkiye'de, Kuvvetler Ayrılığı olarak ifade edilen ama kurgusunda Kuvvetler Karmaşası olan sistemin mutlaka değiştirilmesi ihtiyacıdır. Bize göre Meclis'te kabul edilen ve 16 Nisan'da milletin oyuna sunulacak olan Anayasa değişikliği bir tercih değil, bir ihtiyaçtır. Çünkü mevcut sistem arızalı.
Millet olarak, bugüne kadar; siyasette vesayete, toplumda düşmanlığa, ekonomide gerilemeye, hukukta adaletsizliğe ve ulusllararası kamuoyunda itibarsızlığa neden olan darbelerden, muhtıralardan ve müdahalelerden çok çektik. Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye'nin artık böyle meselelerle kaybedecek zamanı yok ve köklü çözümlere ihtiyacımız var. İş dünyasının da iş yapması, Anayasanın garip maddeleri ve acayip yorumlarıyla açıkça engelleniyor. İş dünyası olarak, sürdürülebilir bir kalkınma için, Türkiye'nin bu en temel ihtiyacının mutlaka karşılanması gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle 'geleceğimize sahip çıkalım' diyoruz."

"Türkiye yeniden uzun soluklu pozitif büyüme sürecine girdi"
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı 2016 yılına ilişkin büyüme rakamlarını da değerlendiren Olpak şunları söyledi;
"Türkiye ekonomisi 15 Temmuz hain darbe girişiminin piyasalarda oluşturduğu negatif havanın da önemli etkisiyle 2016 yılının 3. çeyreğinde %1,3 oranında küçülmüş ve 27 çeyreklik pozitif büyüme sürecimiz sekteye uğramıştı.
Büyümenin 2016'nın 4. Çeyreğinde 3,5 puana ulaşması; 15 Temmuz sonrası oluşan olumssuz atmosferin bertaraf edildiğini ve 2016 yılının son çeyreğinden itibaren, gerek yatırımlar gerekse istihdamın artırılması adına alınan ek tedbir ve teşviklerin etkinliğine işaret etmektedir. Bu dönemle birlikte Türkiye'nin yeniden uzun soluklu bir pozitif büyüme sürecine girdiğine inanıyoruz.
Her ne kadar %3,2'lik hedefin bir miktar altında kalsa da, %2,9 oranındaki 2016 yılı büyüme oranını önemsiyoruz. Zira, Almanya'nın 1,5 ve ABD'nin 1,6 büyüdüğü aynı dönemdeki bu büyüme oranının, başta 15 Temmuz olmak üzere birçok terör saldırısı ve algı operasyonunun gölgeleyemediği başarılı bir netice olduğu düşünüyoruz.
Elbette önümüzde yine zorlu bir yıl ve %4,4'lük bir büyüme hedefi var. Bu oranı yakalayabilmek için yalnızca iç talep destekli büyümemeli, dış talepten de gerekli desteği alabilmeliyiz. 2016 yılı genelinde hane halkı tüketimi %2,3, devletin nihai tüketimi %7,3 artmasına karşın; mal ve hizmet ihracatının %2,0 azaldı. Bu bağlamda 2017 yılında birinci önceliğimiz dış pazarlar olmaalıdır. Buna ek olarak, son dönemde artış eğilim gösteren yatırımların da devam eden süreçte mutlak suretle daha da ivme kazanması gerekiyor. 2016 yılında yatırımlardaki artış oranı %3 seviyesinde. Bu oranın başta Cazibe Merkezleri Programı olmak üzere, özel sektör yatırımlarını ve bilhassa KOBİ'leri teşvik etmek amacıyla alınan diğer tedbirlerle daha da artacağını düşünüyoruz.
Türkiye ekonomisinin, 2016 yılının son çeyreğinde yakaladığı bu büyüme performansını 2017 yılında bir kademe daha ileri taşıyacağına ve önüne çıkarılan her türlü engeli aşarak hedeflerine varacağına inancımız tamdır."

"İktisadi toparlanma devam ediyor"
Yılın ilk ayında 50 referans puanının altında kalarak reel sektördeki durgunluğa işaret eden SAMEKS Bileşik Endeksi, Şubat ve Mart aylarında yeniden yükselişe geçerek ekonomik aktivitenin hızlandığının sinyalini verdi. SAMEKS Sanayi Endeksi'nin yılın ilk çeyreğini 50,9 puan ortalamasıyla kapatması sanayi sektöründe çarkların dönmeye devam ettiğini gösterirken, SAMMEKS Hizmet Endeksi'nin son 2 ayda gösterdiği performans da Türkiye ekonomisindeki olumlu görünümünü teyit etti.
MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak Şubat ayı SAMEKS verilerine ilişkin yaptığı açıklamada, Mart ayında, hizmet sektöründeki alt bileşenlerin zayıflamasına karşın, sanayi sektöründe yeni siparişler, girdi alımları ve üretimin olumlu görünümü, SAMEKS Bileşik Endeksi'ni 50 referans değeri üzerinde tuttuğunu belirterek:
"TÜİK tarafından açıklanan sanayi üretimi Ocak ayında önceki yılın aynı ayına göre %2,6 artarken; %18,1 oranında artış kaydeden ihracat ise dış talebin toparlanmaya başladığına işaret etti. Bu dönemde cari işlemler açığı da 561 milyon dolarlık artışla beklentilere paralel bir seyir izledi. Özetle; 2017 yılının ilk çeyreği geride kalırken, Türkiye ekonomisine yönelik açıklanan son veriler iktisadi faaliyetteki toparlanmanın devam ettiğini gösteriyor" şeklinde konuştu.

Sanayi Endeksi pozitif bir tablo sunuyor
SAMEKS Sanayi Endeksi, 2017 yılı Mart ayında, bir önceki aya göre 1,0 puan artarak 51,1 seviyesine yükseldi. Üretim (1,6 puan), Yeni Sipariş (2,3 puan), Satın Alım (2,9 puan) ve İstihdam (1,7 puan) alt endekslerinde gözlenen artışlar, sanayi sektörünün hızlanmasında belirleyici oldu. Böylece Sanayi Endeksi, Ocak ve Şubat dönemlerindeki olumlu görünümünü Mart ayında da sürdürdü ve 51,1 puanlık değeriyle sektördeki canlılığa işaret etti. Yılın ilk çeyreğini 50,9 puan ortalamasıyla kapatan SAMEKS Sanayi Endeksi, bu döneme ilişkin büyüme rakamları için pozitif bir tablo sundu.

Hizmet Sektöründe olumlu görünüm sürüyor
SAMEKS Hizmet Endeksi; 2017 yılı Mart ayında, bir önceki aya göre 2,8 puan azalarak 50,0 değerine geriledi. İş Hacmi (2,1 puan), Satın Alım (3,8 puan), ve İstihdam (4,7 puan) alt endekslerinde gerçekleşen azalışlar, hizmet sektöründe gözlenen yavaşlamanın en önemli belirleyicileri oldu. Önceki aya göre 2,8 puan azalmış olmasına karşın; Hizmet Endeksi'nin 50,0 seviyesinde gerçekleşmesi, sektöre yönelik olumlu görünümün sürdüğüne işaaret ediyor.

TÜRKİYE EKONOMİSİ
2017 yılı Mart ayı içerisinde Türkiye ekonomisine ilişkin açıklanan veriler, Türkiye ekonomisindeki pozitif görünümün sürdüğüne işaret etti.

İthalat, ihracat ve dış ticaret açığı arttı
2017 yılı Ocak ayında ihracat, önceki yılın aynı ayına göre %18,1 oranında artarak 11,3 milyar dolara yükselirken, ithalat da %15,9 artarak 15,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. İthalatın ihracattan hızlı bir artış sergilemesi bu dönemde dış ticaret açığının önceki yılın aynı ayına göre %10,3 artmasına neden oldu.

Cari açık yükseldi
2017 yılı Ocak ayına ait cari işlemler açığı, bir önceki yılın Ocak ayına göre 561 milyon dolar artarak 2,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylece yıllıklandırılmış bazda cari işlemler açığı 33,2 milyar dolar seviyesine yükseldi.

Sanayi üretimi artmaya devam ediyor
Büyümenin öncü göstergelerinden sanayi üretimi, 2017 yılı Ocak ayında, önceki aya göre %1,3 oranında artış kaydederken; yıllık bazda ise %2,6 oranında arttı. Önceki yılın aynı ayyına göre sağlanan bu artış, yılın ilk çeyreğine yönelik büyüme oranı için olumlu bir izlenim verdi.

İşsizlik oranlarındaki artış 8. ayında
Kasım, Aralık ve Ocak dönemlerinin ortalaması alınarak hesaplanan Aralık 2016 dönemi işsizlik rakamları, geçtiğimiz aya göre 0,6, önceki yılın aynı ayına göre ise 1,9 puan artarak arındırılmamış veriye göre %12,7 seviyesinde gerçekleşti. Böylece işsizlik oranındaki artış trendi 8. ayına ulaştı, %12,7'lik bu oran son 81 ayın en yüksek işsizlik oranı olarak kayıtlara geçti.

Enflasyon çift hanede
TÜFE, 2017 Şubat ayında bir önceki aya göre %0,81 artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre ise %10,13 artış gösterdi. Böylece manşet enflasyonda 2012 yılından beri ilk defa çift haneli seviyeye çıkıldı.

DÜNYA EKONOMİSİ
2017 yılı Mart ayında küresel ekonominin başlıca gündem maddesi FED'in faiz artırımı olurken; Avro Bölgesi, İngiltere ve Çin ekonomisindeki gelişmeler de yakından takip edildi.
Mart ayında gerçekleştirdiği toplantısında politika faizini 25 baz puan artırarak %0,75 ila %1,0 aralığına çeken FED, 2017 yılı içerisinde iki kez daha faiz artırımına gidileceği öngörüsünü ise yineledi.
Avro Bölgesi'nde ise, Mart ayında açıklanan veriler ekonomideki toparlanma sürecinin devam ettiğine işaret ederken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) beklentiler paralelinde para politikasında herhangi bir değişikliğe gitmedi.
Diğer yandan, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden çıkış sürecini başlatacak olan Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesinin 29 Mart 2017 tarihinde yürürlüğe gireceği açıklanırken, 2 yıl sürecek müzakere sürecinde tarafların, başta ticaret olmak üzere, çıkış koşulları üzerinde anlaşması öngörülüyor.

Küresel büyüme zayıf ve kırılgan görünüm sürdürüyor
Son 3 yıla ilişkin veriler baz alındığında 2017 yılı Şubat ayında ilk kez dış ticaret açığı veren Çin ekonomisinde ise; hızlı bir artış kaydeden ithalat iç talepteki canlanmaya işaret ederken, Ocak-Şubat döneminde %6,3 artış kaydeden imalat sanayii PMI verisi oldukça olumlu bir tablo sundu.

Özetle; ABD öncülüğünde gelişmiş ekonomilerde ekonomik aktivitenin bir miktar ivme kazandığı görülürken, küresel büyüme zayıf ve kırılgan görünümünü sürdürüyor.



Diğer Haberler
İNGİLTERE BAŞBAKANLIK SÖZCÜSÜ : HER İKİ TARAFIN ARZUSUNUN, BREXİT MÜZAKERELERİNE YAPICI YAKLAŞILMASI YÖNÜNDE OLDUĞU AÇIK
TÜRKİYE'NİN AB TANIMLI BORÇ STOKU 4.ÇEYREKTE 732.8 MİLYAR TL (ÖNÇEKİ: 682,5 MİLYAR TL)
EURO ÇALIŞMA GRUBU, KURTARMA GÖZDEN GEÇİRMESİ ÇALIŞMALARI İÇİN AB/İMF EKİP ŞEFLERİNİN YUNANİSTAN'A DÖNMESİNİ ÖNERDİ, KREDİTÖRLERİN TEKNİK EKİPLEİRNİN NİHAİ KARARI BUGÜN VERMESİ BEKLENİYOR -YUNANİSTAN HÜKÜMET SÖZCÜSÜ
CANİKLİ: ENFLASYON VE FAİZLERDEKİ AŞAĞI YÖNLÜ HAREKETLERİ BİRLİKTE İZLEYECEĞİZ
CANİKLİ: YÜKSEK BÜYÜME İŞSİZLİK RAKAMLARINI DA İKİNCİ YARIDAN İTİBAREN DÜŞÜRECEK. YIL SONUNDA TEK HANELİ RAKAMLARI GÖRECEĞİZ
Facebookta Paylaş