İtalya’da Siyasi Belirsizlik, Borç ve Popülizm Konuları
Ekonomik riskler… Avrupa ekonomisinin artan faiz oranları ve dolayısıyla ekonomik belirsizliklerle desteklenen finansal çöküş riskiyle karşı karşıya kaldığına şüphe yoktur. Bu nedenle İtalyan ekonomisi, istikrarsız mali durumu nedeniyle Euro Bölgesi'nin üçüncü büyük ekonomisi olmasına rağmen özellikle mali kriz riski altındadır.
Euro Bölgesi borç seviyeleri… Daha önce Avrupa Merkez Bankası, bankaları cömert oranlarda borç vermeye teşvik ederek işletmeler için borçlanmayı teşvik ediyordu. Ancak artan enflasyon ve Euro Bölgesi'nde faizlerin ilk kez artmasıyla Merkez Bankası bu konuda temkinli davrandı. Sonuç olarak, özellikle İtalya'yı doğrudan etkileyen, ağırlıklı olarak borca dayalı şirketler olmak üzere, Avrupa'daki işletmelerin finansal istikrarı sorgulanır hale geldi.
İtalya, Euro Bölgesi'nde borç açısından en yüksek ikinci ülkedir ve yatırımcıları finansal açıdan daha istikrarlı ülkelere yönlendirmektedir. Ayrıca Avrupa Komisyonu, bu sözler doğrultusunda İtalya'yı %0,9 büyüme tahmini ile gelecek yıl ekonomik büyüme açısından en yavaş ülke olarak adlandırıyor. Belirtilen nedenlere göre, tüketici harcamalarının ve iş yatırımlarının azalacağı ve bu durumun İtalyan ekonomisine ve genel olarak Euro Bölgesi'ne kesinlikle zarar vereceği tahmin ediliyor.
Euro Bölgesi ve AB borç rasyoları… Kaynak: Bloomberg
Siyasi ve ekonomik istikrar… Bununla birlikte, Avrupa ekonomisinin istikrarına ilişkin endişeler bunlardan daha fazlasından kaynaklanmaktadır. Öngörülere göre Avrupa ekonomisi, daha önce belirtilen sebeplerin yanı sıra enerji arzındaki kıtlık nedeniyle de durgunluk olasılığını taşıyor. Avro Bölgesi ülkeleri arasında Rusya'nın enerjisine olan güçlü bağımlılığı nedeniyle İtalya'nın bundan önemli ölçüde etkileneceği tahmin edilmektedir. İtalya, Rusya-Ukrayna krizi öncesinde doğalgaz arzının %40'ını Rusya'dan ithal ederken, krizin artmasıyla birlikte bu oran %25'e düştü.
Ülkenin yetkilileri, Rus arzının tamamen kesilmesi durumunda enerji güvenliğini sağlamak için kömürle çalışan elektrik santrallerinden gaz tasarrufu sağlamak için maksimum düzeyde yararlanmayı planlıyor. Ülkenin gaz depolama tesisleri yarıdan biraz fazla dolu, ancak uzmanların tahminlerine göre Rusya akışları azaltmaya devam ederse, İtalya kışa kadar %90 kapasite hedefine ulaşmakta zorluklarla karşılaşabilir. Enerji fiyat enflasyonunu kötüleştirmenin doğal bir riski de vardır: arz ne kadar azalırsa, enerji fiyatlarındaki sıçrama da o kadar yüksek olur.
Güncel siyasi durum… Öte yandan, İtalya'nın siyasi durumu da ekonomisi üzerinde bir paydaştır. İtalya'nın siyasi istikrarının, Başbakan Draghi liderliğindeki teknokrat hükümetin başarısızlığının ardından zedeleneceği tahmin ediliyor. Dolayısıyla olası bir siyasi istikrarsızlığın genel olarak İtalyan ekonomisine zarar vereceği söylenebilir. Mevcut hükümetin başarısızlığı ile birlikte, Avrupa Birliği'nin makul bir endişesi ile gelecekteki hükümetin ekonomik reformları sorgulanabilir hale geldi.
İtalya'da parlamento seçimleri 25 Eylül'de yapılacak. Bu seçimlerde, Mario Draghi'nin başbakanlık görevinden ayrılmasının ardından aşırı sağ parti "İtalya'nın Kardeşleri" liderliğindeki koalisyonun oyların çoğunluğunu alması bekleniyor. O zamana kadar Draghi'nin hükümet başkanı olarak görev yapacağı biliniyor.
İtalya seçimleri güncel anketler… Kaynak: Politico, sondaggibidimedia.com
Ukrayna'daki ihtilaf, yükselen enflasyon ve yaklaşan seçimler, ülkede ekonomiyi aynı anda birkaç yönden vurma tehdidi oluşturan sözde mükemmel bir fırtınanın mayalanması anlamına geliyor. Geçen hafta, parlamentodaki en büyük parti olan popülist 5 Yıldız Hareketi, Ukrayna'ya silah tedariki konusunda ikiye bölündü. Politico tarafından yapılan bir ankete göre, şu anda sağcı Avrupa şüpheci partilerin koalisyonu - İtalya'nın Kardeşleri ve Lig - oyların neredeyse %40'ını alıyor ve bu da onlara Demokrat Parti ve AB'nin sol ittifakına göre bir avantaj sağlıyor.
Sonuç? İtalya seçimleri, Euro Bölgesi için hem ekonomik hem de siyasi bir risk. Koalisyon hükümetlerinin ekonomik yönetim anlamında bir başarı sağladığını söylemek zordur. Popülist hükümetlerin büyük destek alarak iş başına gelmesi ise AB karşıtlığı, Putin’e yakınlık, göçmenlik, Euro gibi konulardaki marjinal söylem ve görüşler nedeniyle riskli görülüyor. Özellikle Putin konusu özelinde AB içerisinde şu anda Macaristan’daki Orban yönetimiyle yaşanan sıkıntılar buna en yakın referans olarak gösterilmekte. Piyasa açısından sağlıklı görülen senaryo merkez partilerin güç kaybetmediği, piyasa ekonomisi ve mevcut finansal sistemle barışık ve aynı zamanda NATO ve ABD ile uyumlu politika eksenidir. Ekonomik hoşnutsuzluk, popülizmi başa getirirse İtalya siyasi riskleri sadece belirsizlik ekseninde olmaz, borç ve Euro birliğinin geleceği üzerinden de konuşulur.
https://terayatirim.com/arastirma/makro-perspektif/280720221059
Enver Erkan
Araştırma - Başekonomist
Tera Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.terayatirim.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.