Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
KPMG, ABD’de bin tüketiciyle yaptığı ankette Covid-19’un günlük yaşam üzerindeki etkisini araştırdı. ‘Covid-19 Tüketicinin Nabzı’ araştırmasına katılan tüketicilerin neredeyse tamamı ‘Aşı bulunmadan Covid-19 öncesi rutinime dönmem’ dedi. Tüketici yine de salgının kontrol altına alınacağına inanmıyor. ‘Aşı bulunduğunda kendimi güvende hissederim’ diyenlerin oranı yüzde 49
Koronavirüs salgınıyla ilgili bilinmezlikler devam ederken KPMG, tüketicinin değişimini araştırdı. KPMG’nin ABD’de bin tüketiciyle gerçekleştirdiği anketten çıkan sonuçlar, salgının tüketim alışkanlıklarını nasıl değiştirdiğini ortaya koyuyor.
‘Covid-19 Tüketicinin Nabzı’ araştırmasına katılanların verdiği yanıtlar, Covid-19 süreciyle ilgili bilinmezliklerin tüketici davranışını doğrudan etkilediğini gösteriyor. Soruları yanıtlayan bin tüketicinin neredeyse tamamı aşı bulununcaya kadar Covid-19 öncesindeki rutinine dönmeyeceğini söylüyor.
Araştırmaya katılanların kısıtlamalar kalktıktan sonra ‘asla yapmam’ dediği şeyler şöyle sıralanıyor:
• Bara gitmek (yüzde 40)
• Spor salonuna gitmek (yüzde 39)
• Konser veya müzik festivaline gitmek (yüzde 35)
• Sinemaya gitmek (yüzde 29)
• Evde parti vermek (yüzde 26)
• AVM’ye gitmek (yüzde 22)
Tüketicilerin kısıtlamalar kalktıktan sonra ‘Belki yapabilirim’ dediği rutinleri ise şöyle:
• Arkadaşlarımla buluşurum (yüzde 42)
• Restoranda yemek yerim (yüzde 37)
• Doktor, kuaför vs hizmet alırım (yüzde 33)
• Seyahat ederim (yüzde 33)
• Sinemaya giderim (yüzde 22)
• Spor salonuna giderim (yüzde 17)
Güvende hissetme eşiği düşük
Ankete katılanlara Covid-19’un kontrol altına alınmasıyla ilgili düşünceleri sorulduğunda alınan yanıtlar da ilginç. Katılımcıların yüzde 49’u ‘aşı bulunduğunda’, yüzde 37’si ‘ilaç tedavisi onaylandığında’, yüzde 33’ü ise ‘ülkede yeni vaka görülmediğinde’ kontrolün sağlanacağını düşünüyor. Yüzde 50’den yüksek bir kesimin salgında kontrolün sağlanmasıyla ilgili güvensizliği dikkat çekiyor.
Herkes markette harcadı
Sokağa çıkma kısıtlamalarının olduğu dönem boyunca, ankete katılanların yüzde 60’ı market kategorisindeki harcamalarının arttığını söylüyor. Harcamaların azaldığı sektörler ise şöyle;
• Gel-al 9 eve servis restoran harcamaları (yüzde 54)
• Giyim, ayakkabı, aksesuar harcamaları (yüzde 46)
• Eğlence ve medya harcamaları (yüzde 46)
Katılımcıların yüzde 12’si ise harcamaların asla eskisi gibi olmayacağını ve normale dönmeyeceğini düşünüyor.
Online platformlara göç var
Araştırma sonuçlarını değerlendiren KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Emrah Akın, Covid-19’un etkisini en hızlı perakende sektörünün hissettiğini söyledi. Akın, “Tüketiciye bire bir dokunan sektör, ‘yeni normal’e hızla adapte olmak zorunda kaldığından, tüketicinin de ne kadar hızlı geliştiğini anlamak zorunda. Tüketicinin nerede ve nasıl harcama yapacağını belirleyen kalıcı değişimlere tanıklık ediyoruz. Araştırmadan gördüğümüz kadarıyla, ABD’de sosyal mesafenin önemiyle ilgili farkındalık yüksek. Bunun süreceğini ve tüketicilerin online platformlara göç edeceğini söyleyebiliriz. Online kanallardan alışveriş büyüyerek devam edecek. Yine kendilerini güvende hissetmeyen tüketicilerin daha küçük gruplarla sosyalleşeceğini, konser, bar, spor salonu gibi rutinlerin yerini restoranlarda ya da daha sakin yerlerde dar buluşmalara bırakacağını anlıyoruz. Buradan işletmelerin tüketicileri etkilemek için sağlık tedbirlerini önceliklendiren değişiklikler yapmaları gerektiği sonucuna ulaşıyoruz” dedi.
Akın, perakende sektörünün tüketicinin güvenini kazanmak için zor bir dönemden geçeceğini vurgulayarak “Ancak sektörleri şekillendiren her yıkıcı olayda olduğu gibi yeniliklerde de fırsatlar var. Yeniliklerden fırsat yaratmak için tüketiciye yakın olmak, değişimin sinyallerini doğru okumak ve işletmeleri yeni normalde müşteriyle buluşturacak şekilde dönüştürmek bu işin anahtarı” diye konuştu.