Kazakistan ve Azerbaycan ile transit geçiş sorununu çözemeyen nakliyeciler, Orta Asya taşımalarında pazar payında %40'a yakın düşüş yaşadı

Orta Asya’ya ihracat taşımalarında transit ülke konumundaki Kazakistan ile yeni bir kriz yaşandı. Sınırlı sayıda verilen transit geçiş belgeleri tükendiği için Türk nakliyeciler, haftalardır Kazakistan üzerinden Orta Asya’ya taşıma yapamıyor. Son olarak geçen hafta İstanbul’da iki ülke arasında yapılan Kara Ulaştırması Karma Komisyon (KUKK) toplantısı da bir anlaşma sağlanamadan sonuçlandı. Transit geçişlerde karşılaştıkları engeller nedeniyle ihracatta navlun gelirinin büyük bir kısmını yine yabancı kaptıran nakliyeciler, bu pazarda daha fazla kan kaybetmemek için Türkmenistan kapısının acilen açılmasını istiyor.

Orta Asya Türkiye’nin önemli ihracat pazarlarından biri konumunda. Özbekistan başta olmak üzere Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan’a yıllık 40 bine yakın ihracat seferi yapılıyor. Bu taşımaların yarıdan fazlası da ticari ilişkilerin giderek geliştiği Özbekistan’a yapılıyor. Pandemi öncesinde Türk nakliyeciler Orta Asya seferlerinin yüzde 90’ını İran üzerinden Türkmenistan’a, oradan da diğer ülkelere geçerek yapıyordu. Ancak salgın nedeniyle Türkmenistan tüm dünyaya transit geçişi kapattı. Bu gelişme sonrası Türk nakliyeciler için Orta Asya’ya ulaşmak için sadece iki seçenek kaldı. Alternatif en kısa yol Gürcistan- Azerbaycan rotası oldu. Ancak Azerbaycan, araç başına 500 dolardan fazla ek ücret aldığı için nakliyeciler çoğunlukla Gürcistan-Rusya-Kazakistan üzerinden Orta Asya’ya geçmeyi tercih ediyor. Kazakistan’dan 30 bin transit geçiş belgesine ihtiyaç duyulurken, sadece birkaç bin adetlik belge verilmesi bu rotada da sıkıntıların başlamasına neden oldu.

UND yetkilileri, Orta Asya’ya yapılan ihracat taşımalarını geçiş belgesi vermeyerek engelleyen Kazakistan’ı protesto amacıyla haziran sonunda Kazakistan Büyükelçiliği önüne “Türk Kazak Kardeşliği Adına Üzgünüz” yazılı siyah çelenk bırakmıştı. Yıllık 26 bin taşımanın engellendiğini, 3 milyar dolarlık ihracatın bu nedenle yapılamadığını belirten UND yetkilileri, transit geçişlerin önünü açılmasını ve Ro-Ro ile ülkeye gitme şartının kaldırmasını talep etmişti.

'Müjde' heyecanı kısa sürdü
Aslında geçtiğimiz haftalarda hem Azeri hem de Kazak yetkililerden geçiş sorunlarına yönelik çözüm sinyalleri gelmişti. Azerbaycan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, haziran sonunda İstanbul’da yapılan Türkiye- Azerbaycan KUKK toplantısında geçiş kotalarının artırılacağını ve Türk nakliyecilerden hiçbir dayanağı olmadan alınan ek ücretlerin birçoğunun kaldırılacağı müjdesini vermişti. Ancak bunun için yasa değişikliği yapılaması ve parlamentonun onayı gerekiyor. Meclis tatilde olduğu için de Ekim ayından önce bu konuda bir sonuç beklenmiyor. Öte yandan, Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly’den de lojistik sektörüne müjdeli haber gelmiş 4 bin yeni geçiş belgesi daha verileceği açıklanmıştı.

“Türkmenistan acilen açılmalı”
DÜNYA’ya konuşan UND İcra Kurulu Başkanı Alper Özel, Kazakistan’la yaşanan sorunların çözüme kavuşmadığını, bir krize doğru gittiklerini dile getirerek, “Kazakistan’a yapılan KUKK toplantısında bazı kesimlerin kendi menfaatleri için bu engelleri çıkardığını anladık. Türkiye şu anda Orta Asya’ya ulaşmada büyük zorluk yaşıyor. Kazakistan buna engel koyuyor” dedi. Özel, Kazakistan’la transit geçiş krizinin büyümesi nedeniyle alternatif çözümlere odaklandıklarını belirterek, nakliyeciler olarak sorunların başlangıç sebebi olan Türkmenistan kapısının yeniden açılması talepleri olduğunu söyledi. Nakliyeciler ayrıca, Kazakistan’a mecbur kalmamak için Kırgızistan ile ilişkileri güçlendirmeyi hedefl iyor. Kırgızistan üzerinden Orta Asya ve Çin’e ulaşılması hedefl eniyor. Ancak bunun için de Türkmenistan kapısının açılması gerekiyor.

Kazak yetkililer İstanbul'a geldi ama anlaşma sağlanamadı
Türkiye ile Kazakistan arasında Kara Ulaştırması Karma Komisyon (KUKK) Toplantısı, 10-11 Ağustos tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirildi. Toplantıya iki ülkenin ulaştırma bakan yardımcılarının yanı sıra UND ve Kazakistan taşımacılık sektörünü temsil eden KazLogistics Derneği temsilcileri katıldı. Toplantıda iki ülke arasındaki transit geçiş sorunu masaya yatırıldı. Ancak toplantıda herhangi bir anlaşma sağlanamadı. Toplantının ayrıntılarını DÜNYA’ya aktaran UND İcra Kurulu Başkanı Alper Özel, “Bilindiği gibi, Kazakistan transit sorunu çözümü için son aylarda birçok üst düzeyde önemli girişimler yapıldı. Taleplerimiz her düzeyde dile getirildi. Son olarak geçen hafta yapılan KUKK toplantıda taleplerimizi yeniden Kazak yetkililere aktardık. Transit taşımalarda Kazak tarafının anlamsız engellemeleri tüm boyutlarıyla ele alındı ve uluslararası anlaşmalardan kaynaklı haklarımıza vurgu yapıldı. Ancak, yapılan görüşmelerde, Kazak tarafının kendi araçlarının daha çok yüklenmesi için transit geçişi bir pazarlık aracı olarak kullandıkları anlaşıldı. Ayrıca transit geçişlerin Hazar üzerinden olması ısrarı da Kazak tarafınca sürdürüldü. Bu doğrultuda, anlaşma sağlanamadığı için herhangi bir protokol veya tutanak imzalanmadı” açıklamasını yaptı. Özel, kazak yetkililerin, Türkiye’den Orta Asya’ya giden yüklerin yüzde 26’nın Kazak araçlar tarafından yapılması şartı ile istenilen sayıda transit geçiş belgesi vereceğini aktararak, “Transit geçiş bir coğrafi sorumluluktur. Bunu şantaj olarak kullanmak doğru değil. Hele ki kardeş bir ülkenin bunu yapması çok üzücü. Kazakistan tarafı Türk taşımacıların kota talebini karşılamazken, Kazakistan’ı transit geçmek için Türk taşımacıları Hazar Denizi’nden geçen güzergâhı kullanmaya zorunlu kılması, Türk taşımacılarının ve dolayısıyla Türk ihraç mallarının maliyetini artırıyor” şeklinde konuştu.

"Kazakların tutumu hukuka da kardeşliğe de aykırı"
UND yönetimi, Doğu-Batı arasındaki mal ticaretinin hızlanması ve yeniden canlandırılan İpekyolu ile Kazakistan’ın lojistikteki stratejik öneminin arttığı belirterek, transit geçiş engellerinin bugüne kadar Kazakistan ve Türkiye’nin taraf oldukları uluslararası ticaretin küresel kuralları ve konvansiyonlarına aykırı olduğu dile getirildi. Yetkililer, “Kazakistan, Orta Asya’da kilit bir transit güzergâh olup özellikle Türkmenistan’ın pandemi nedeniyle sınırlarını kapatmasından sonra, Türk ve Orta Asya karayolu taşımacıları ve sınırlar arası tedarik zincirleri için kritik önem kazandı. Ancak, Kazakistan’ın Türk taşımacılar tarafından bu topraklar üzerinden transit olarak gerçekleştirilen yük taşımalarına karşı takındığı yapıcı olmayan tutum, küresel ticaret dünyası adına tayin edilmiş olan bu kritik rol ve sorumluluğun gereğinin yerine getirilmesi ile güçlü bir tezat oluşturuyor. Kazakistan 29 Nisan 2016’da Astana Kenti’nde imzalanan en son Türk-Kazak Kara Ulaştırması Karma Komisyon Toplantısı Protokolü’nde yer alan taahhütlerini yerine getirmedi. Bahse konu Protokol uyarınca; Türk tarafı 2016 yılı için, Türk taşımacıların Türkiye’den Kazakistan’a yaptığı taşıma sayısının en az yüzde 26’sı kadar Kazak taşıtını yükleyecekleriyle ilgili teminat verdi. Türk tarafının 2016 yılından beri bu taahhüdü yerine getirdiği resmi istatistiklerle teyit ediliyor. 2021 Ocak-Haziran Türkiye’den Kazakistan’a yönelik taşımalar için yüklenen Kazak taşıtlarının oranı yüzde 35 oldu. Bu oran ile Türk tarafı, taahhüt ve sorumluluklarını tam anlamıyla yerine getirdi. Aynı Protokolde, Kazakistan’ın da Türk tarafına “daha az kısıtlayıcı” bir yaklaşımı sergilemesi gerektiğine yönelik ifadeler yer alıyor. Kazakistan tarafı, Türk tarafına makul talepleri doğrultusunda transit geçiş belgesi verileceğini teminat altına aldı. Türkmenistan tüm dünya ülkelerinin transit geçişine sınır kapılarını kapatmış olması makul bir sebeptir. Ancak Kazak tarafı, özellikle COVID-19 pandemisinin yarattığı koşullara dayanan son derece makul gerekçelere dayanılarak talep edilmesine rağmen, Türk tarafına talep ettiği ilave transit belgeleri, mod dayatmasıyla beraber kısmen ve ihtiyacın çok altında vererek, bu taahhütlerini yerine getirmiyor. Kazakistan’ın Türk taşımacılara yönelik ısrarlı ve ayrımcı transit kısıtlamaları Türkiye’nin Orta Asya bölgesi ile ticaretine, özellikle de ana ticaret ortağı Özbekistan’a ihracatına büyük zararlar veriyor. Kazakistan’ın “transit konusundaki” mevcut politikası, Kurucu Başkan Sayın Nursultan Nazarbayev’in, ortaya koyduğu 'Nurlu Yolu İnşa Etme' vizyonu ile tamamen aykırı” açıklamasını yaptı.

“Çin seferi için Kırgızistan seçeneğine yoğunlaştık”
Orta Asya ihracat taşımalarında yaşanan problemler Türkiye-Çin arasında başlaması planlanan karayolu seferleri için de risk oluşturuyor. Türkiye ile Çin hükümetleri arasında 13 Mayıs 2017 tarihinde Pekin'de Karayoluyla Uluslararası Yük ve Yolcu Taşımacılığı Anlaşması imzalanmıştı. Mevzuatlarla ilgili süreç tamamlanmadığı için yasal düzenlemeye ilişkin karar ancak geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girebildi. Bu anlaşma ile Türk taşımacılar Çin’e yıllık gidiş-dönüş 30 bin sefer yapabilecek. Alper Özel, iki devlet başkanının imzaları atmasının üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen henüz tek bir TIR’ın bile Çin’e gidemediğini dile getirerek, bu seferler başlasa bile transit geçiş belgesi sorunları nedeniyle bu ülkeye karayoluyla istenilen oranda ihracat yapılamayacağının altını çizdi. Özel, “Çin’e 30 bin seferden bahsediyoruz ancak, bu noktada Kazakistan geçiş belgelerine ihtiyaç olacak. Kazakistan şu anda yıllık sadece 2 bin transit geçiş belgesi veriyor. Biz Çin de devreye girdiği için Kazakistan’dan en az 50 bin adet transit geçiş belgesi verilmesini talep etmiştik” dedi. Alper Özel, Çin’e yönelik taşımalarda Kazaklara mecbur kalmamak için Kırgızistan alternatifine yoğunlaştıklarını belirterek, “Kazakların Uzlaşmaz bir tavrı var. Çözüm sağlayamıyoruz. Ancak uzun vadeli kalıcı bir Orta Asya ve Çin’e ulaşım stratejisi belirlemeliyiz. Çin pazarında Türkiye için çok büyük fırsatlar var. Havayolu ile Çin’e 60 bin dolara ya da deniz yoluyla 45 günde taşınan 20 ton yükü biz karayolu ile bu ülkeye 10 bin dolara ve 10 günde götürebiliriz. Kırgısiztan üzerinden bu taşımaları yapmak istiyoruz” diye konuştu.

Türk nakliyecilerin payını yabancı araçlar kapıyor
Kazakistan ve Azerbaycan ile transit geçiş sorununu çözemeyen nakliyeciler, Orta Asya’ya yönelik taşımalarda pazar payında önemli oranda düşüşler yaşıyor. En büyük kayıp ise Türkiye’nin bölgedeki en önemli ihracat ülkesi olan Özbekistan taşımalarında yaşanıyor. 2019 yılında sadece 146 seferi yabancılar taşırken, yaklaşık 20 bin taşımanın yapıldığı 2020’de bu rakam 6 binlere kadar çıktı. Pazar kaybı 2021’de de devam etti. UND’nin verilerine göre, yıllık yaklaşık 22 bin seferin yapıldığı Özbekistan’a yönelik taşımalarda Türk araçların payı pandeminin başlangıcından bu yana yüzde 99’dan yüzde 63’e geriledi. Orta Asya’ya yapılan ihracat taşımalarının toplamında da Türk araçların taşıma sayıları yüzde 11 gerilerken, yabancı araçların sefer sayılarında yüzde 25 artış oldu.