İstanbul Sanayi Odası Başkanı Bahçıvan: İkili ticarette Çin lehine 9 milyar dolarlık fazlalık var

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Çin Ülke Günü toplantısında “İkili ticarette Çin lehine 9 milyar dolarlık fazlalık var. Çin’in dünyadaki 100 milyar doları aşan doğrudan yabancı yatırımlarındaki payımız yetersiz. İki ülke iş insanlarının katkılarıyla ticaret daha dengeli olacak, 2018 Çin-Türkiye Turizm Yılı ile daha güçlü bir yakınlaşma sağlanacak” dedi.
 
Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Bo Qian: “Çin beş yılda 8 trilyon dolardan fazla mal ithal edecek. Dış yatırımları da 750 milyar doları aşacak. Bu durum pek çok ülkenin yanında Türkiye ile aramızda büyük bir potansiyel yaratacak. Bu tren kaçarsa, 20-30 yıl kaybederiz.”
 
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Abdülkadir Emin Önen: “Çin’e geçen yıl yapılan 118 milyar dolarlık dış yatırım ağırlıklı hizmet sektöründen oluşuyor. Türk ihracatçısının Çin’de daha fazla pay alması için de ürünlerde markalaşmaya gitmesi gerekiyor.”
 
 
İstanbul Sanayi Odası (İSO), farklı ülke pazarlarını tanıma fırsatı sunduğu Ülke Günleri etkinliği kapsamında bu kez 11 trilyon dolar GSYİH ile dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan ve küresel ekonomiden yaklaşık yüzde 15 pay alan Çin’i mercek altına aldı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın ev sahipliğinde düzenlenen Çin Ülke Günü ve Türkiye için Fırsatlar toplantısına, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Abdülkadir Emin Önen ve Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Bo Qian ile birlikte çok sayıda bürokrat ve sanayici katıldı. Toplantıda Çin’in ekonomik durumundan dış ticaretine pazar yapısı ele alınırken, ülkedeki yatırım ve iş fırsatları da araştırıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasını hedefleyen “Kuşak ve Yol” projesinin ticari açıdan önemine dikkat çekerek “Çin ile Avrupa arasında mal sevkiyat süresi ve maliyeti ciddi ölçüde düşecektir” dedi.
İkili ticarette Çin lehine ciddi fazlalık bulunduğuna işaret eden Bahçıvan, “Çin’e ihracatımız geçen yıl yaklaşık 7855 milyon dolar olurken, yaklaşık 10 milyar dolar olan ithalat ise Çin’i en fazla ithalat yaptığımız ülkeler listesinde zirveye taşıdı. İki ülke ticaretinin iş insanlarımızın katkılarıyla, kısa sürede daha dengeli ve sağlıklı bir yapıya kavuşacağına inanıyoruz. 1,5 trilyon doların üzerinde ithalat potansiyeline sahip olan ve iç tüketime dayalı büyüme sürecine geçme planlarını devreye alan Çin’e ihracatımızın tatmin edici bir düzeye çıkmasını umuyoruz” dedi.
 
Yabancı yatırımlardan daha fazla pay almalı
Çin’in küresel çapta 100 milyar doların üzerindeki doğrudan yabancı yatırımlarından Türkiye’nin yetersiz pay aldığını da vurgulayan Bahçıvan “Karşılıklı yatırımların yanı sıra, Çin ile Türkiye’nin Afrika ve Ortadoğu ülkeleri başta olmak üzere üçüncü ülkelerde ortak yatırımlar yapması için de büyük potansiyel bulunuyor. Karşılıklı yatırım, ticaret ve iş birliğimizin gelişerek daha yüksek düzeylere ulaşması için çalışmaktayız. 2018 Çin-Türkiye Turizm Yılı vesilesiyle daha güçlü bir yakınlaaşma sağlanacaktır. Her yıl yaklaşık 200 milyon Çinli, turizm amaçlı yurt dışına çıkıyor. Geçen yıl Türkiye’ye gelen Çinli turist sayısı 160 bin civarındaydı. Başta tarihi şehir İstanbul olmak üzere Türkiye’nin güzelliklerini daha çok Çinlinin görmesini arzu ediyoruz. Özellikle vize sıkıntısının yetkili makamlarca ivedilikle çözüme kavuşturulması büyük önem taşıyor” dedi.
 
Bo Qian: “İki ülke halkının kaynaşması ve birbirini anlaması çok önemli”
Toplantıda “Çin Ekonomisi ve Türkiye için Fırsatlar” başlıklı bir konuşma yapan Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Bo Qian da “Çin, beş yılda 8 trilyon dolardan fazla mal ithal edecek. Dış yatırımları da 750 milyar doları aşacak. Bu, pek çok ülkenin yanında Türkiye ile aramızda büyük bir potansiyel yaratacak. Türkiye büyük bir ülke ve Türk halkı da çok büyük insanlar. Doğru kararlar vermemiz lazım. Şu anda Türk dostlarımızla aynı trendeyiz ve bu trenden olmaktan mutluyuz. Bu tren kaçarsa 20-30 yıl kaçar” dedi.
İki ülke arasında ticari vve ekonomik ilişkilerin çok önemli olduğunu ancak daha önemli olan ayrıntının “halkların birbiriyle teması” olduğunu belirten Qian, “İki ülke arasında politik güven var. Ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmek için ise halkların teması, birbirimizi anlamamız önemli. Birbirimize güvenirsek, her şey hallolur. İki ülke birlikte çalışırlarsa, elde edemeyeceğimiz bir başarı yok” diye konuştu.
Bo Qian, beş yılda bir yapılan ve ülkenin uzun vadeli stratejilerinin belirlendiği 19. Komünist Partisi Kongresinden çıkan mesajlara ilişkin olarak da şunları söyledi: “Çin’de 2020’ye kadar müreffeh bir toplum yaratacağız. Ülkede 50 milyondan fazla insanımız yoksulluk düzeyinin altında. Kendimizi üç yılda bu yoksulluğu ortadan kaldırmaya adadık. Sonra 30 yıllık bir kalkınma programımız olacak ve 2049’a kadar modernleşme hedefini gerçekleştireceğiz.”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Abdülkadir Emin Önen de “Karşımızda 1,4 milyar nüfusu ile dünyanın üçüncü büyük ülkesi, 209 ülkeye 2,3 trilyon dolar ihracat yapan, 206 ülkeden de 1,7 trilyon dolarlık ithalat yapan ve 600 milyar dolarlık dış ticaret fazlası veren bir ülke var. Her yıl ortalama büyümesi yüzde 7 civarında. Tek Kuşak Tek Yol projesi bu ülke ile ticaretimizde itici güç olacak. Çin’e geçen yıl yapılan 118 milyar dolarlık dış yatırım ağırlıklı hizmet sektöründen oluşuyor. Türk ihracatçısının Çin’de daha fazla pay alması için de ürünlerde markalaşmaya gitmesi gerekiyor” dedi.