Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Sanayi Odası (İSO), Sürdürülebilirlik vizyonu kapsamında açıkladığı Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi rehberinde; demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre ve elektrik sektörleri enerji yoğun endüstriler olarak tanımlanıyor. Bu bağlamda, bu sektörlerin AB Yeşil Mutabakatı uygulamalarında ‘Sınırda Karbon Düzenlemesi” kapsamında değerlendirilecek ilk beş sektör arasında yer aldığı belirtiliyor. Maden, Taş ve Toprak Sanayi kapsamındaki bir sektör olan çimentonun, Türkiye’den AB’ye ihracatının önemli büyüklükte olduğuna vurgu yapılıyor.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) küresel iklim değişikliği ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi sürdürülebilirlik çerçevesinde uluslararası ticarette yaşanan yeni sistemleri göz önünde bulundurarak belirlediği Sürdürülebilirlik Vizyonu kapsamında 10 sektör için hazırladığı yol haritalarını açıklamaya devam ediyor. İSO’nun bünyesindeki 55 meslek komitesinin gruplandığı 10 ayrı sektör için küresel pazarda yüksek katma değer üretmek ve sürdürülebilirlik yetkinliklerini artırmak amacıyla hazırladığı rehberlerden üçüncüsünü Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi Sektörü için açıkladı.
Rehber, İSO bünyesinde faaliyet gösteren ve Madencilik, Mermer ve Taş Ocakçılığı Sanayi, Mineral Ürünler Sanayi, Cam ve Cam Ürünleri Sanayi ve İnşaat Amaçlı Ürünler Sanayi meslek komitelerinin dahil olduğu “Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi” Grubunun gelecek dönem sürdürülebilirlik çalışmaları için sektöre özel yol gösterici öncelikler ve takip göstergeleri sunmak amacıyla hazırlandı.
Rehberde, Avrupa Yeşil Mutabakatı ile uyum kapsamında Ticaret Bakanlığı tarafından oluşturulan Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nda da “Milli Enerji ve Maden Politikası”na paralel olarak yıllık 1.000’er MW’lık rüzgâr ve güneş enerjisi kurulu gücü geliştirilmesi hedefinin açıklandığına ve bu doğrultuda Yeşil Tarife ile ilgili altyapı ve bilinçlendirme çalışmalarının sürdüğüne dikkat çekildi. Bu çerçevede “Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi” kapsamında yer alan sektörlerin ise önemli iklim ve çevresel etkileri olduğunun değerlendirildiğine işaret edilirken, küresel enerji tüketiminin yaklaşık %40’ı, su tüketiminin %25’i ve karbon salımının üçte biri binalardan kaynaklandığı göz önünde bulundurulduğunda bu sektörlerde çevresel etkileri azaltmanın önemine dikkat çekildi.
Çimento, Sınırda Karbon Düzenlemesi’nde ilk beş sektör arasında
İSO Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi rehberinde, Avrupa’nın 2050 yılına kadar dünyanın ilk iklim-nötr kıtasına dönüştürülmesi, Avrupa Birliği’nin (AB), Avrupa Yeşil Mutakabatı’nda (AYM) yer alan “Yenilenebilir Enerji Direktifi” ile 2030 yılında enerjinin %40’ının yenilenebilir kaynaklardan sağlanması hedefleri ile AYM çerçevesindeki hedeflere ulaşmak için Temmuz 2021’de “Fit for 55” (55’e Uyum Paketi) yasa teklifini açıkladığı hatırlatıldı.
Rehberde yer alan bilgilere göre, AB’nin bölgedeki karbon kaçağını azaltmak adına, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) aracılığıyla ticarette yeni vergiler ve tarife dışı engeller ile örülmüş bir sistem üzerine çalışmaları sürüyor. Buna göre AB Komisyonu’nun iklimle ilgili hedeflerin gerçekleşebilmesi için ilk koşulu; ekonominin tümünde karbonun etkin biçimde fiyatlandırılması olarak görülürken, AB’nin Fit for 55 ile açıkladığı SKDM kapsamında değerlendirilecek olan ilk 5 sektörde ise demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre ve elektrik sektörleri yer alıyor. İlk 5 sektörden biri olan çimento sektörünün ise Türkiye’den AB’ye ihracatı önemli büyüklükte bulunuyor. Rehber ayrıca Fit for 55 kapsamındaki diğer başlıklardan birinin de bina ısıtma sistemlerinde uygulanacak olan ayrı bir emisyon ticareti sistemi olduğunu hatırlattı. Böylece, binalardan kaynaklanan emisyonların azaltımlarını hızlandırarak yenilenebilir enerji kullanımına ve enerji verimliliğine yönelik yatırımların teşvik edilmesi hedefleniyor. Rehberde ayrıca Mineral Ürünler Sanayi içinde yer alan klinker (çimento ana hammaddesi), kireçtaşı (lime) ve alçı (plaster) gibi hammaddelerin inşaat sektöründe yoğun olarak kullanılması sebebiyle materyal seçiminin ön plana çıktığı da not düşüldü.
Maden, Taş ve Toprak Ürünleri Sanayi özelinde Avrupa Yeşil Mutakabatı’nda Öne Çıkan Konular
• Eski ve verimli olmayan binaların yenilenmesi ve bu yenileme işlemleri sırasında ise döngüsel ekonomiye katkısı olacak materyal kullanılması
• “Pasif Bina” standartlarının geliştirilmesi ve mevcut binaların enerji verimliliğinin artırılması
• Binaların enerji performanslarının iyileştirilmesi;
• 2030 yılına kadar enerji kaynaklarının %32’sinin yenilenebilir enerjiye dönüştürülmesi
• Sınırda Karbon vergisi ile oluşabilecek karbon nedenli maddi yükler
• Düşük karbon endüstrileri, bulut tabanlı endüstri uygulamaları
• Atık ve plastik kullanımının azaltılması, döngüsel ekonomiye geçiş
• Üretimde tehlikeli kimyasalların kullanımının önlenmesi