Ticaret Bakanlığı'ndan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ticaret Bakanlığına, üniversite kampüslerinde kurulan stantlarda veya tüketicilerin evlerine gelerek yapılan iş yeri dışında satışlara ilişkin olarak bir çok şikayet ulaşmaktadır.
Söz konusu şikayetlerde, başta internet üzerinden verilen yabancı dil kursu, farklı branşlara ilişkin kitap ve cd de içeren destekleyici uzaktan eğitim setleri olmak üzere çeşitli mal ve hizmetlerin kullanımına yönelik aktivasyon kartı içerikli satışlarda, satış temsilcilerinin, tüketicileri 14 gün içerisinde vazgeçme hakkı olduğu vurgusu ile tüketicileri satışa ikna ettiği belirtilmektedir.
Satış anında sistemin denenmesi gibi bahanelerle aktivasyon kartında yazan kullanımı nedeniyle 6502 sayılı Kanunun herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin tanıdığı cayma hakkının kullanımının engellenerek, tüketicilerimizin mağdur edildikleri görülmektedir.
Satış temsilcileri tarafından cayma hakkını kullanmak isteyen tüketicilerin, cayma taleplerini telefon aracılığıyla iletmeleri üzerine satıcı veya sağlayıcılar tarafından cayma talebinin kayıt edildiği ve işleme konduğu yönünde yanlış ve yanıltıcı bilgi verildiği tespit edilmiştir.
İlgili mevzuatta düzenlenen 14 günlük cayma hakkı kullanım süresi içinde tüketicilerin "yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığı" ile iletmeleri gereken cayma bildirimini yapmalarının hileli bir şekilde engellendiği görülmektedir.
Bu durum tüketicilerin hiç kullanmayacakları ve memnun olmadıkları bir mal veya hizmet için ödeme yapmak zorunda bırakılmalarına, ödeme yapılmaması durumunda ise haklarında haciz de dahil olmak üzere cebri icra yollarının işletilerek, sözleşme konusu bedelin yanında masraflar da dahil olmak üzere fazladan bedel ödemek suretiyle mağdur edilmelerine yol açmaktadır.
" Cayma Hakkı Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bu kapsamda üniversite kampüsleri ya da perakende satış yerleri kullanılmaksızın tüketicinin ev veya iş yaşanttısını sürdürdüğü mekanlar gibi iş yeri dışında yapılan satışlarda cayma hakkının kullanımına ilişkin ispat yükü tüketicilere aittir.
Bu nedenle cayma bildiriminin 14 gün içerisinde yazılı olarak (iadeli taahhütlü posta vb.) veya kalıcı veri saklayıcısı (kısa mesaj, elektronik posta vb.) ile gerektiğinde ispatı da sağlanabilecek şekilde yapılması gerekmektedir.
Ambalaj gibi koruyucu unsurları açıldığı takdirde tüketiciler açısından cayma hakkının kaybına yol açacak aktivasyon kartı gibi dijital içeriklere ilişkin sözleşmelerde satış temsilcilerinin bunları açması ya da kazımasına izin verilmemesi daha sonradan hak kaybı yaşanmaması adına önem arz etmektedir.
Bununla birlikte, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve İş Yeri Dışında Kurulan Sözleşmeler Yönetmeliği uyarınca; cayma hakkı bulunan sözleşmelerde satıcı veya sağlayıcıların, tüketicileri cayma hakkı konusunda gerektiği şekilde bilgilendirmemesi veya yönetmelikte belirtilen diğer yükümlülüklere aykırı hareket etmesi ddurumunda, tüketicilerin cayma hakkını kullanmak için 14 günlük süreyle bağlı olmadığı ve bu sürenin cayma süresinin bittiği tarihten itibaren bir yıl sonra sona ereceği unutulmamalıdır.
Diğer taraftan tüketicilerin iş yeri dışında yapılan satışlarda satıcı veya sağlayıcıların Ticaret İl Müdürlüğünden alınmış bir yetki belgesi olup olmadığına, cayma hakkı bulunan sözleşmelerde 14 günlük cayma süresi içerisinde sözleşmeye konu mal veya hizmet karşılığında tüketicilerden herhangi bir isim altında ödeme yapılmasının veya borç altına sokan herhangi bir belge verilmesinin istenemeyeceğine dikkat etmesinde fayda bulunmaktadır.
Tüketicilerin ayrıca sözleşmenin yazılı olarak yapılmadıkça geçerli olmayacağını ve satıcı veya sağlayıcıların, sözleşmeyi tüketicilerin imzalamasını ve "sözleşme tarihi" ile "sözleşmenin bir örneğini elden teslim aldım." ifadesini ve cayma hakkının kullanılabildiği sözleşmeler için de "14 gün içinde cayma hakkımın olduğu konusunda bilgilendirildim." ifadesini tüketicinnin kendi el yazısı ile yazmasını sağlamak zorunda olduğunu bilmeleri önem arz etmektedir.
-İş Yeri Dışında Yapılan Satışlara İlişkin Düzenli Denetim Faaliyetleri gerçekleştiriliyor
İş Yeri Dışında Kurulan Sözleşmelere ilişkin mevzuat Bakanlığımız görev alanında olup, iş yeri dışında satışa başlamadan önce Ticaret İl Müdürlüklerinden alınması zorunlu bulunan yetki belgesinin bulunup bulunmadığı gibi hususlarda satıcı/sağlayıcıların mevzuata uygun ve tüketicilerin zararına olmayacak şekilde davranıp davranmadıkları Bakanlığımızca re'sen ya da ulaşan şikayetler dikkate alınmak suretiyle incelenmekte ve denetlenmektedir.
Bu kapsamda 2018 yılında Bakanlığımız tarafından gerçekleştirilen denetimler neticesinde işyeri dışında yapılan satışlara ilişkin mevzuata aykırı uygulamaları tespit edilen satıcı/sağlayıcılara toplam 767 bin 563,80 lira idari para cezası uygulanmış olup, söz konusu denetimler aralıksız devam etmektedir.
-Uyuşmazlık Halinde Tüketici Hakem Heyetlerine Başvurabilirsiniiz
6502 sayılı Kanun kapsamında bireysel tüketici uyuşmazlıklarının çözümünde iki kurum yetkili kılınmıştır. Bunlar, illerde "Ticaret İl Müdürlüğü", ilçelerde "Kaymakamlık" bünyesinde oluşturulan "Tüketici Hakem Heyetleri" ve illerde "Tüketici Mahkemeleri"dir. Tüketiciler, firmaların uygulamaları nedeniyle mağdur olmaları durumunda, kayıplarının tanzim edilmesi amacıyla değeri 8 bin 480 liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetine, değeri 8 bin 480 lira ve üzeri olan uyuşmazlıklarda ise tüketici mahkemesine başvurabilmektedirler.
Diğer taraftan, mağduriyet yaşanan veya mevzuat hükümlerini ihlal ettiği düşünülen satıcı veya sağlayıcılar hakkında da denetim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için Ticaret İl Müdürlüklerine veya Bakanlığımıza şikayette bulunulabilir.