Geride bıraktığımız haftada yurtiçinde TCMB’nin faiz kararı ön plana çıktı. TCMB, Perşembe günü gerçekleştirdiği PPK
toplantısında politika faizini piyasa beklentilerine paralel olarak %50 seviyesinde sabit bıraktı. Karar metninde,
enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağını
yineleyen TCMB, para politikasındaki kararlı duruşun; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve
enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşüreceğini ve dezenflasyonun yılın
ikinci yarısında tesis edileceğini ifade etti. metninde sistemde oluşan likidite fazlasını sterilize etmek için ilave adımlar
atılacağının altı özellikle çizildi. Her ne kadar sıkı duruş için olası bir faiz artışının önü açık bırakılsa da önümüzdeki
dönemlerde TCMB’den bir faiz artışı beklemiyoruz. Ardından PPK metninde belirtildiği gibi aksiyonlar çok hızlı bir
şekilde gelmeye başladı. TCMB'den yapılan açıklamaya göre kısa vadeli TL mevduat için zorunlu karşılık oranı %8'den
%12'ye, uzun vadeli mevduat için ise sıfırdan %8'e çıkarıldı. Kısa vadeli KKM'de zorunlu karşılık oranı %25'ten %33'e,
uzun vadeli KKM'de ise %10'dan %22'ye yükseldi. Yeni oranlarda tesis tarihi 24 Mayıs olarak açıklandı. Hızlı giden YP
kredilere döngü karşıtı önlemler kapsamında aylık %2 artış sınırı getirildi. Bu sınırlamanın döviz kredilerinin büyüme
hızını yaklaşık yarıya indireceğini düşünüyoruz.
Yurt dışı yerleşik yatırımcılar, 10-17 Mayıs haftasında reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 233 milyon dolar
hisse senedi satışı, 1.678 milyon dolar sabit getirili menkul kıymet alımı gerçekleştirdi. Aynı haftada yurt içinde
yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı 767 milyon dolar azalarak 106.002 milyon dolara gerilerken, tüzel kişilerin
döviz mevduatı 179 milyon dolar artarak 66.040 milyon dolara yükseldi. Kur korumalı mevduat (KKM) hesapları 641
milyon dolar azalarak 68.228 milyon dolar (2.176 milyar TL) olarak gerçekleşti. Türkiye’nin dolar bazlı 5 yıl vadeli CDS
oranı 260’lı seviyelerde kalmaya devam etti.
Diğer taraftan Kültür ve Turizm Bakanlığının verilerine göre, Türkiye'ye Nisan ayında gelen yabancı ziyaretçi sayısı yıllık
%8,71 artarak 3 milyon 611 bin 244'e ulaştı. Türkiye'yi ziyaret edenlerin 10 milyon 654 bin 94'ü yabancılar
oluştururken artış hızında bir yavaşlamla söz konusu. Yıllık artışlar geçen ay %15,65, Şubat ayında da %22,68 olarak
kaydedilmişti. 2024’ün dört ayında Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında Almanya, %16,20 artış
ve 1 milyon 122 bin 930 ziyaretçi ile birinci sırada yer aldı. Rusya Federasyonu 1 milyon 78 bin 294 ziyaretçi ile ikinci
sırada, İran %51,78 artış ve 946 bin 437 ziyaretçi ile üçüncü olarak devam etti.
Yurtiçinde Haftalık veri takviminde ise pazartesi günü İmalat sanayi kapasite kullanım oranı ve Reel Kesim güven
endeksi açıklanacak. Çarşamba günü Hazine Bakanı Mehmet Şimşek’in konuşması izlenirken Perşembe günü ise TCMB
PPK özeti ve BDDK Bankacılık Nisan verileri açıklanacak. Cuma günü Türkiye 1. çeyrek büyüme verilerini ve Ayrıca
Hazine’nin Haziran-Ağustos dönemi iç borçlanma stratejisi takip edeceğiz.
Küresel tarafta ise ABD’de FOMC toplantı tutanakları ön plana çıktı. 30 Nisan-1 Mayıs toplantısına ait tutanaklarda,
“Katılımcılar geçen sene enflasyon yavaşlasa da son birkaç ayda Komite’nin %2 hedefine ilerlemekte zorlandığını
gözlemledi. Enflasyon konusunda daha fazla güven kazanmak beklenenden uzun sürecek” ifadesine yer verildi.
Tutanaklarda bazı katılımcılar, enflasyonda riskler ortaya çıkarsa faiz artışının uygun olacağını belirtti. Fed bilanço
küçültme kaynaklı oluşabilecek türbülans riskini azaltmak için 1 Mayıs’ta bilanço küçültme miktarını Haziran’dan
itibaren aylık 60 milyar dolardan 25 milyar dolara indireceğini duyurmasının ardından tutanaklarda, neredeyse tüm
yetkililerin bilanço küçültme sürecini desteklediğini gösterirken birkaç yetkili ise bilanço küçültme miktarının önceki
seviyelerde kalmasını destekleyebileceklerini belirtti. diğer taraftan ABD'de dayanıklı mal siparişlerinin tutarı,
Nisan'da aylık bazda %0,7 artışla 284,1 milyar dolara çıkarken, işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 18
Mayıs ile biten haftada önceki haftaya oranla 8 bin kişi azalarak 215 bine indi. ABD’de imalat sektörü PMI, Mayıs
ayında 50,9, hizmet sektörü PMI 54,8 ve bileşik PMI 54,4 seviyesine yükseldi. Küresel olarak yükselen PMI rakamları
büyümenin toparlama sürecine girdiğini gösteriyor. Bu da faiz indirimlerinin hızını düşürebilecek bir faktör olarak
karşımıza çıkmakta. Bu durumun hisse senetlerine olumsuz yansıyabileceğini düşünüyoruz.
Küresel tarafta haftaya ABD piyasaların kapalı olmasıyla başlayacağız. Salı günü önemli veri akışı olmazken, Çarşamba
günü Bej Kitap Raporu önemle takip edeceğiz. Perşembe günü ABD 1. çeyrek büyüme ikinci tahmin verileri izlenecek.
Cuma günü ise FED’in önemle takip ettiği PCE ve çekirdek PCE verilerini takip edeceğiz. Her iki veri de faiz
indirimlerinin zamanlamasına ilişkin beklentileri şekillendirmesi bakımından yakından önemli olduğunu düşünüyoruz.
Çekirdek PCE Mart ayında aylık %0,30 artışla yıllık bazda %2,80 seviyesinde gerçekleşmişti. Nisan ayında beklenti aylık
%0,20 artış olması yönünde şekillenirken beklentilerin üzerinde bir veri seti piyasalardaki risk iştahını azaltabilir.
Avrupa tarafında ise, İngiltere piyasaları Pazartesi günü kapalı olacak. Almanya IFO endeksi izlenecek. Perşembe günü
BoE Başkanı Bailey konuşacak. Cuma günü Euro bölgesi öncü TÜFE verileri takip edilecek
Pardus Portföy Yönetimi A.Ş
https://pardusportfoy.com/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.