Haftalık bülten (Tuncay Turşucu Araştırma ve Danışmanlık)

Borsa ‘da Seçim Sonrası
Borsa endeksi geçen haftayı %0.34 yükselişle yatay olarak kapadı. Endeks önceki hafta %3.20 gibi hızlı bir
yükseliş gerçekleştirmişti. Geçen haftanın akılda kalan en önemli hareketi Pazartesi günü endeksin Banka
hisseleri öncülüğünde agresif bir yükseliş göstermesi ancak gün sonunda satıcılı bir kapanış yapması oldu.
Bu hareket 9400 sınırında olurken, bu seviye güçlü bir direnç olarak bir kez daha işaretlendi. Bankacılık
XBANK endeksi geçen hafta %2 yükseliş kaydetmeyi başardı. Özellikle Perşembe günü gelen alımlar bunda
etkili oldu. Bakıldığında BIST100 dışı XTUMY endeksi %2.13 değer kaybı ile dikkat çekti. Piyasa değeri küçük
hisselerde oynaklıklar etkili olmaya devam ediyor. Geçen haftanın aynı zamanda ay sonu olması, vadeli
işlemlerde ve spot piyasada oynaklığı etkilemiş olabilir.
Haftalık açıklanan yabancı işlemlerde yabancıların son dört haftada toplam 622 mn $ hisse satışının
ardından, 22 Mart ile biten haftada 428.8 mn$ alım gerçekleştirdiklerini gördük. Böylece son beş haftada
toplam satış 193mn$ seviyesine geriledi. TCMB faiz kararının bunda etkili olduğunu düşünüyoruz. Diğer
yandan borsada okuduğumuz bu yabancıların, çok sıcak para şeklinde olduklarını, gerçekte beklediğimiz
büyük fonlar olmadıklarını düşünüyorum. Dolayısı ile, okuduğumuz bu yabancı işlemleri gelecek haftalarda
yine dalgalı olabilir.
Seçim Sonrası Beklentiler
Açıkçası, seçim sonrasında mevcut ekonomi politikalarında değişiklik beklemiyorum. TCMB’nin seçimlere
iki hafta kala politika faizini 500 + 300bps arttırması bunun önemli bir işareti. Ancak en büyük işaret
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta iki farklı yerde, ekonomi politikasına, OVP’ye ve ekonomi
yönetimine güvenlerinin tam olduğunu açıklaması oldu. Üstelik son açıklamasında bir adım daha ileriye
giderek doğrudan Mehmet Şimşek’in kendisine itimadının tam olduğunu belirtmesi, ekonomi
politikalarının seçimden sonra ayın sıkılıkta devam edeceğinin önemli bir göstergesi.
Diğer yandan seçim sonuçlarında AKP’nın oylarında öngörülemeyen bir düşüş olması durumunda ise
Hükümet’in kesinlikle seçimlere 2028 yılında normal tarihinde gideceğini düşünüyorum. Gelecek bir iki yıl
içerisinde bir erken seçime gitmesi, Hükümet lehine bir durum olmayacaktır.
Borsa
Bu beklentilere paralel olarak Borsa hakkındaki genel görüşümü koruyorum. Faizlerin yüksek seyri, %57
bandına gelmiş bir Mevduat ortamı, kredilerin durma noktasına gelmiş olmasının etkisiyle Borsa’da bir iki
aylık bir yatay dalgalanma süreci yaşayabiliriz. Ancak bunun sonrasında, enflasyondaki düşüş, Turizm
gelirleri ile yükselebilecek TCMB rezervleri ve belki aylık bazda gelebilecek bir veya iki ay cari fazla verileri
gibi gelişmeler Borsa üzerinde pozitif bir zemine hazırlık yapacaktır. Yılın üçüncü çeyreğinden itibaren ise,
hem içeride hem global piyasalarda hisse senedi piyasalarında güçlü yükseliş beklentimi koruyorum. Ancak
bu yükselişin içerisinde var olmak için, önümüzdeki iki ayda sakin kalınması önemli olacaktır. Borsanın
günlük hareketlerine kendisini kaptıranların, günlük sert yükseliş veya düşüşlere anlam verenlerin bu
süreci sağlıklı şekilde atlatabileceklerini beklemiyorum. Önümüzdeki kısa vadeli süreç kredili pozisyonlar
için uygun olmayacaktır. Yatırımcıların kredi kullanımlarına dikkat etmeleri büyük önem taşıyor.
Önümüzdeki hafta hem bayram öncesi olması nedeni ile kredili pozisyonların satışlarını görebiliriz. Diğer
yandan Nisan ayında büyük şirketlerin temettü ödemelerini alacağız. Bunun küçük bir kısmı gelecek hafta
olacak. Temettü ödemelerinin de Borsa endeksi üzerinde aşağı yönlü baskı yaratması mümkündür. Vadeli
kontratlarda long pozisyonu olanların dikkat etmeleri gereken bir Nisan ayı olacak. Diğer yandan
açıklanacak Mart ayı enflasyonu izlenebilir. Beklentiler %3.5 düzeyinde bulunurken, beklentilerden yüksek
gelebilecek bir enflasyon verisi, dalgalanma yaratabilir.
Endekste 8300-8500 bölgesi önemli bir destek görevi görüyoruz. Önümüzdeki süreçte bu seviyenin altına
düşen bir endeks beklemiyorum. Bu seviyeleri bir taban bölgesi olarak görmekteyim. Elbette bir yol kazası
veya olağanüstü bir gelişme olmadıkça. Yukarıda ise 9450 seviyesi artık çok güçlü bir direnç. Bunun anlamı
şu demektir, Eğer Borsa endeksi 9450 direncini kırar ve üzerine yerleşirse, çok daha yüksek seviyelere
doğru hareket habercisi olabilir. Sonuç olarak hesapta olmayan gelişmeler olmaz ise, pozisyonunu
koruyanlar, yıl sonunda yüzleri gülecektir.
Dolar
Dolar kuru için ise beklentim şu ana kadar olduğu gibi aylık %2-3 yükseliş bandı içerisinde kontrollü
yükselişini devam ettireceği yönünde bulunuyor. Mevcut ekonomi yönetiminin dolar kurunu kontrol
etmekten başka şansı yok. Aksi halde kurda izin verilecek bir yükseliş, enflasyon hesaplarını altüst eder ve
son bir yılda atılan adımları anlamsız kılacaktır.
Seçimden sonra, dövize yönelen vatandaşların veya hesapların, kurda beklenen yükselişin olmadığını
gördükçe zaman içerisinde dövizden TL’ye geçmelerini bekliyorum. Ancak bu gelişme hızlı olmayacak.
Aylara yayılan bir süreç olabilir. Dövize olan talebin azalması, enflasyon konusunda ekonomi yönetiminin
elini güçlendirecektir.
İçeride TÜFE ve Seçim Etkileri, Dışarıda Euro Bölgesi TÜFE ve ABD İstihdam
Haftalık veri takviminde, seçim sonuçlarının ardından yapılacak açıklamalar ve seçim yankıları izlenecek.
Bunun dışında haftanın en önemli verisi Çarşamba günü açıklanacak Mart ayı TÜFE verisi olacak.
Beklentiler aylık %3.5 olacağı yönünde olurken, yıllık verinin %67.07’den %69 seviyesine yükselmesi
yönünde bulunuyor.
ABD tarafında Pazartesi ISM İmalat PMI verisi izlenecek. Salı günü Fabrika siparişleri verisi ve Fed üyelerinin
konuşmaları bulunuyor. Çarşamba günü Fed Başkanı Powell konuşacak. Perşembe günü yine Fed
üyelerinin konuşmaları var. Cuma günü ise ABD Tarımdışı istihdam verisi izlenecek. Beklentiler 198K
istihdam yönünde ve işsizlik oranı beklentisi %3.90 seviyesinde.

 
Tuncay Turşucu Araştırma ve Danışmanlık A.Ş.
tuncaytursucu@yahoo.com
www.tuncaytursucu.com

                                     ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.



Diğer Haberler
Facebookta Paylaş