Haftalık Bülten (Odeabank)

Geçen hafta beklentilerimiz ABD'de büyümeyi destekleyecek verilere karşılık Avrupa verilerinde zayıflıkların gözlenebileceği yönündeydi. Bununla beraber ABD tahvil faizlerinde aşağı yönlü risklerin azaldığını ve yukarı yönlü baskıların artabileceğini öngörmüştük. Hafta başında ABD Başkanı Trump'ın Obama dönemindeki sağlık harcamalarını kaldırması ve NAFTA gibi ticaret anlaşmaları ile ilgili açıklamaları piyasalarda belirsizlik yaratırken ABD tahvil faizleri haftanın en düşük seviyelerine geriledi. Avrupa ve İngiltere faizlerinde de gerilemeler gözlense de gerek faiz farkları gerekse ABD kaynaklı risk endişeleri Sterlin ve Euro'nun Dolar'a karşı değer kazanmasını destekledi. Sterlin değer kazancında ayrıca Brexit sürecinin parlamento onayı gerekliliğin öne sürülmesi de etkiliydi. Euro/Dolar paritesi bu dönemde 1,0770 civarına kadar yükselirken Sterlin/Dolar 1,2330 civarından1,2670 civarına kadar yükseldi. Gelişen ekonomilerin görece yüksek kalan faiz hadleri de bu dönemde yatırımcı ilgisini çekerken kurlarda ve faizlerde değer kazançları gözlendi. Dolar/TL bu dönemde TCMB'den faiz artışı beklentilerinin de etkisiyle haftanın en düşüğü olan 3,7535 seviyesine kadar gerilerken 2 yıllık swap faizleri ve 10 yıllık tahvil faizleri 15 baz puan civarında düştüler. TMCB'nin haftalık repo faizini 75 baz puan ve geç likidite penceresi faizini 100 baz puan artırmasının ardından Dolar'ın küresel olarak güçlenmesi faiz artışının olumlu etkilerini sınırladı. ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin haftanın en düşük seviyesi olan %2,38 civarından hareketle ilk etapta %2,47 daha sonra %2,55 civarına kadar yükselmesi beklentilerimize paralel olarak gelişen ekonomilerin kurları üzerindeki baskıları yeniden artırdı. İngiltere, Avrupa ve ABD tahvil faizlerinin hemen hemen her vadesinin beraberce yükseldiği bu dönemde Avrupa ve İngiltere borsaları zayıflarken ABD borsaları yeni rekorlar kırdılar. Artan küresel faiz hadleri Dolar/TL'de 3,91 seviyesine kadar değer kayıplarına sebep olurken tahvil vve swap faizleri de hafta başındaki düştükleri seviyelerden 25-30 baz puan yükseldiler. Euro/Dolar bu dönemde 1,0650-1,0740, Sterlin/Dolar ise 1,2510-1,2610 arasında seyretti. TCMB'nin ortalama fonlama faizini günden güne yükseltmesinin etkisiyle yataylaşan Türk Lirası getiri eğrisi politik belirsizlik, Fitch tarafından düşürülen kredi notu ve azalan döviz likiditesi ile baskı altında kalıyor. Geçen hafta son günlerde Trump'ın açıkladığı vize yasakları ve NAFTA kapsamında değiştirmek istediği ticaret koşulları piyasalarda belirsizliklere sebep olurken bu haftaya küresel borsalarda riskten kaçış baskısıyla başlıyoruz. ABD tahvil faizlerinin yönünü belirlemek ve dolayısıyla küresel finansal piyasaların etkilerini değerlendirmek her geçen gün daha zorlaşırken Türk Lirası ve BIST'teki haftanın ilk günü itibariyle gözlenen kazançlara temkinli yaklaşılması gerektiğini düşünüyoruz.
Makro ekonomik gündemde ise geçen hafta ABD'de Aralık ayı toptan stoklar beklentilerin üzerinde gerçekleşirken konut sektörü verilerinde ikinci el konut satışları beklentiler dahilinde, yeni konut satışları ise zayıf gerçekleşti. Aralık ayı dayanıklı mal siparişleri manşette %2,5 artış beklentilerin aksine %-0,4 ile daralırken büyümeyi destekleyen çekirdek göstergeler hem önceki aylara yapılan pozitif revizyonlar hem de Aralık ayı için beklentileri oldukça aştılar. ABD makro verilerinin 4.çeyrek büyümesinin daha güçlü gerçekleşebileceğine işaret etmesine rağmen %2,2 beklentilerinden zayıf %1,9 gerçekleşmesi büyüme görünümünde belirsizlik yaratsa da detaylarda güçlü Dolar'ın ihracat üzerindeki olumsuz etkisine rağmen iç pazar satışlarının gücü Fed faiz artışı beklentilerinin korunmasına yardımcı oluyor.
Avrupa'da Aralık ayı imalat PMI beklentilerin sınırlı üstünde kalarak 55,1 olurken hizmet sektörü PMI 53,6 ile beklentinin sınırlı altında kaldı. Almanya'da IFO anketlerinin sonuçları beklenti altında kalırken ithal mallar fiyat endeksi Aralık ayında %1,3 aylık artış beklentilerin ötesinde %1,9 arttı. Kredi büyümesi verisinin de önceki dönemlere benzer gerçekleşmesi bölgede büyüme üzerindeki aşağı yönlü risklerin de sınırlı olduğuna işaret ediyor. Avrupa ekonomileri bekleyen en önemli riskin bankacılık kaynaklı fonlama riskleri olduğunu düşünüyoruz.
İngiltere'de 4.çeyrek büyümesi ilk tahmini %0,5 beklentilerin üstünde %0,6 olurken yıllık büyüme %2,2 olarak gerçekleşti. ABD ve İngiltere ekonomilerinin bu seviyelerde devam eden büyüme eğiliminin artan küresel faiz hadleriyle beraber maruz kalacağı risklerin önemli olduğunu düşünüyoruz. ABD ve İngiltere'de halen çalışan bankacılık aktarma mekanizması risklere karşı önemli bir tampon oluştururken Avrupa bankalarındaki sorunlarla beraber Brexit etkisinin hem Avrupa hem İngiltere üzerinde yaratacağı riskler ve Basel III uygulamasına geçiş önümüzdeki aylarda önemle takip edilecek. Sterlin/Dolar paritesinde Brexit ilk gününden itibaren belirttiğimiz 1,18 seviyesinin kritik olduğunu tekrarlıyor bu seviyenin önümüzdeki aylarda Brexit görüşmeleri sırasında bir daha önem kazanacağını düşünüyoruz. Brexit ile ilgili yol haritası çıkarıldıktan sonra Sterlin'de güçlü bir artış olabileceğini tahmin ediyoruz.
Yurt içinde ise TCMB'nin likidite yoluyla sıkılaştırdığı para piyasası ve yükselen faizler Dolar/TL kuru için sınırlı koruma sağlasa da kredi derecelendirme kuruluşlarının kararları kur üzerindeki riskleri artırıyor. Fitch kredi derecelendirme kuruluşunun Türkiye'nin yatırım yapılabilir ülke statüsündeki BBB- olan kredi notunu BB+'a indirirken görünüm durağan olarak belirlendi. Not indirimine gerekçe olarak yabancı para pozisyonlarındaki likiditenin sıkışıklığı, politik belirsizlik ve güvenlik problemlerinin ekonomik performans üzerindeki olumsuz etkileri ifade edildi. Fitch, dışsal kırılganlıklar kaynaklı stresin artması, kamu dengelerinde bozulma ile politik ve güvenlik koşullarında bozulma olması halinde negatif yönde bir kredi notu aksiyonu alabileceğini de belirtti. Öte yandan yapısal reformların hayata geçmesi iile ekonomik göstergelerde belirgin bir iyileşmeyi destekleyecek politik ve güvenlik koşulların pozitif yönde kredi notu adımına neden olabileceğini hatırlattı. Bununla birlikte, S&P Türkiye'nin BB/B olan uzun vadeli yabancı para cinsi kredi notunu teyit ederken görünümü durağandan negatife indirdi. Negatif görünümün politika kısıtları, artan enflasyon ve döviz kuru ve ödemeler dengesi baskılarına yönelik riskleri yansıttığı belirtilirken büyüme performansının, bankacılık sisteminde varlık kalitesinin ve dış finansman koşullarının belirgin olarak bozulması durumunda not indirimine gidilebileceğini belirtti.
Bu hafta küresel veri takviminde ABD'de Aralık ayı kişisel harcamalar ve gelirler, kişisel harcamalar enflasyonu, Ocak ayı ISM imalat endeksi, tarım dışı istihdam, işsizlik ve ortalama saatlik kazançlar verileri önem kazanıyor. Fed para politikası kararlarını açıklayacağı gelecek haftada ABD verileri ve Fed açıklamaları hali hazırda belirsizlik yaratan Trump açıklamalarıyla beraber ppiyasalarda aşırı oynaklık yaratabilir. Avrupa'da ise Aralık ayı tüketici güveni endeksi, Ocak ayı tüketici enflasyonu, 4.çeyrek büyümesi ilk tahmini ve Aralık ayı perakende satışlar verileri takip edilecek. Avrupa verilerinde enflasyon dışındaki göstergelerde sınırlı zayıflık söz konusu olabilir. Çin ve Japonya'da açıklanacak Ocak ayı resmi imalat ve hizmet sektörleri PMI verileri de küresel büyüme açısından önem kazanabilir. Türkiye'de ise Aralık ayı ticaret dengesi ve Ocak ayı tüketici enflasyonu önem kazanıyor. Türkiye'de Ocak ayı enflasyonunun %1,75 aylık artış ile yıllık %8,47 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. Dolar endeksinin düşük seviyelerden desteklenme eğilimi ile ABD tahvil faizlerinde yukarı yönlü kademeli ve yavaş trend Dolar'ın haftanın ilk günlerindeki verilerle beraber değer kazancına devam edebileceğine işaret ediyor. Fed para politikası kurulu kararlarının açıklanmasına kadar piyasalarda Dolar'ın gücünü koruyabileceğini fakat karar ertesinde kar realizasyonlarıyla beeraber daha yatay bir seyir gözlenebileceğini düşünüyoruz. Fed toplantısı sonucunda güçlü Dolar'ın büyüme üzerindeki olumsuz etkisi ve küresel belirsizliklerin ön plana çıkarılabileceğini ve bu yüzden Yellen'in faiz artışı beklentilerini korurken risklere dikkat çekeceğini tahmin ediyoruz.
Bu görüşler doğrultusunda haftalık beklentilerimiz:
EURUSD: 1,0340 - 1,0850
USDTRY: 3,7850 - 4,0210
BIST 100: 79.500 - 86.900
10 YILLIK BONO (Bileşik): %11 - %11,50
ALTIN: 1.160$ -1.210$



Odea Bank A.Ş.
www.odeabank.com.tr

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunannların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.



Facebookta Paylaş