Haftalık Bülten (Odeabank)

Geçen hafta beklentimiz ABD tüketici enflasyonu verisinin küresel faiz hadlerinde sınırlı yukarı yönlü baskı yaratabileceği ve yukarı yönlü riskleri artırabileceği ve dolayısıyla gelişen ekonomilerin varlık fiyatlarında son haftalarda gözlenen iyileşmenin sınırlı kayıplara doğru yönelebileceği şeklindeydi. Haftaya başlarken ABD'den beklenen enflasyon verisi ve vergi indirimi gibi açıklamaların ışığında kademeli yükselen ABD 10 yıllık tahvil faizleri Fed Başkanı Yellen'in destekleyici para politikasını geri çekmede gecikmenin mantıklı olmayacağı yönündeki açıklamalarıyla %2,5 civarına kadar yükseldi. Güçlü gerçekleşen tüketici enflasyonu verileri sonrasında %2,53 civarına kadar yükselmeye devam eden faiz bu seviyelerde tutunmayı başaramayarak haftanın sonunda %2,41 ile hafta başındaki seviyesine dönmüş oldu. Gelişmiş ekonomilerde enflasyon görünümü ve tahvil faizlerinde yukarı yönlü risk beklentilerimiz gerçekleşmiş olsa da haftanın son günlerindeki Avrupa'da İtalya ve Fransa kaynaklı belirsizlikler ile NATO askeri harcamalarının artırılması talebi gibi belirsizliker ABD ve Avrupa tahvillerine talebi artırarak faizleri düşürdü. Dolar/TL'nin ABD tahvil faizlerindeki yukarı yönlü baskılarla 3,70 civarına kadar çıktığı haftayı 3,63 civarında tamamladı. Avrupa'da beklentilerin sınırlı altında kalan büyüme verisinin yanı sıra Yunanistan borç durumu, Fransa seçimi ve Euro değerinin ekonomiler üzerindeki etkileri gibi tartışmalar ve ABD tahvil faizlerindeki yukarı yönlü baskıların olduğu zamanlarda 1,0520 civarına kadar düşen Euro/Dolar paritesine sebep olsa da, haftanın kalanında düşen ABD tahvil faizleri eşliğinde 1,0677'ye kadar yükseldi. Euro/Dolar paritesinde kısa vadede aşağı yönlü risklerin canlı kalmasına rağmen Haziran ayı ve ertesinde değer kayıplarının orta ve uzun vadeli Avrupa faizlerindeki muhtemel yükselmeler ile sınırlanabileceğini tahmin ediyoruz. Gelişen ekonomilerde ise kazançların riskli dönemlere doğru ilerledikçe kar realizasyonları ile karşılaşabilecceğini tahmin ediyoruz. ABD Başkanı Trump tarafından bu hafta veya gelecek hafta açıklanması muhtemel vergi indirimi ve güçlü ABD enflasyon verileri ışığında Mart ayında küresel faiz hadlerinde yukarı yönlü risklerin devam edebileceğini ve bu yüzden gelişen ekonomilerdeki kazançlara temkinli yaklaşılması gerektiği görüşümüzü koruyoruz.
Makroekonomik gündemde ise geçen hafta ABD'de TÜFE Ocak'ta bir önceki aya göre %0,3 olan beklentilerin üzerinde %0,6 artarken yıllık enflasyon %2,1'den %2,5'e yükseldi. Aynı dönemde çekirdek TÜFE aylık enflasyonu ise %0,2'lik tahminleri aşarak %0,3 olarak gerçekleşirken yıllık çekirdek enflasyon %2,2'den %2,3'e çıktı. Bununla birlikte, perakende satışlar Ocak'ta aylık bazda %0,1'lik beklentilerin üzerinde %0,4 artarken Aralık verileri de yukarı revize edildi. Ülkede toplam sanayi üretimi Ocak'ta değişmeden kaldığı tahminlerine karşın %0,3 azalırken imalat sanayinde üretim aylık bazda beklentilerle uyumlu bir şekilde %0,2 oranında arttı. Empire State imalaat sanayi aktivite endeksi ise Ocak'taki 6,5'ten 7,0 olan tahminleri aşarak 18,7'ye yükseldi. Toplam sanayi üretimindeki dönemsel zayıf sonuçlar dışında veriler ABD ekonomisinin yeni yıla güçlü bir başlangıç yaptığına işaret ediyor. ABD verilerinde enflasyon baskılarının kademeli ve daha yavaş oluşacağı sinyallerine karşılık büyüme ve istihdam piyasasındaki beklentilerin vergi indirimi ve büyüme destekleyici mali politikalar açıklamalarıyla ciddi değişime uğrayabileceğini, bu yüzden ABD tahvil faizlerinin önemle takip edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Euro Bölgesi 2016 son çeyrek GSYH çeyreklik büyümesi daha önceki öncü hesaplama olan %0,5'ten Almanya ve İtalya'daki zayıf performanslar nedeniyle %0,4'e revize edildi. Almanya'nın son çeyrekteki büyüme oranı %0,4 olurken İtalya'da aynı dönemde çeyreklik büyüme oranı %0,2 seviyesinde kaldı. Öncü veriler büyümenin yeni yılda da gücünü koruduğuna işaret ederken yıl içindeki seçimler ve artabilecek politik belirsizlikler nedeniyle görünüm üzeerindeki aşağı yönlü risklerin yüksek kalabileceğini düşünüyoruz.
Çin'de Ocak ayında TÜFE yıllık enflasyonu %2,4 olan beklentilerin üzerinde %2,5 seviyesinde gelirken, ÜFE yıllık enflasyonu %5,5'ten %6,5 olan tahminleri aşarak %6,9'a yükseldi. ÜFE'deki hızlı artış yüksek emtia fiyatları ve zayıf Yuan'dan kaynaklanırken iç talepteki toparlanmanın ve maliyet artışlarının TÜFE'ye de yansımaya başladığı görülüyor.
Japonya ekonomisi 2016 son çeyrekte bir önceki döneme göre %0,3 olan beklentilerin hafif altında %0,2 büyürken yıllıklandırılmış büyüme oranı %1,4'ten %1,0'a geriledi. Detaylar iç talebin beklentilerden zayıf olduğuna işaret ederken büyümedeki yavaşlamayı dış talebin sınırladığı görülüyor. Uzun dönemli yapısal sorunlar nedeniyle iç talepte kalıcı ve güçlü bir toparlanma yakın gelecekte zor görünüyor. Bu nedenle Japonya'nın 2017 büyüme görünümü açısından küresel ticaretin gücünün ve Yen'in değerinin önemli olduğunu düşünüyoruz.
Yurt içinde ise Kasım döneminde toplam işsizlik oranı %11,7'den %11,8'ye yükselirken tarım dışı işsizlik oranı %13,9'dan %14,1 seviyesine çıktı. Öte yandan Aralık ayında cari işlemler açığı 4,27 milyar Dolar ile 4,5 milyar Dolar olan beklentilerin altında gelirken enerji dışı açık 1,79 milyar Dolar oldu. Böylece 2016 genelinde toplam cari açık 32,6 milyar Dolar, enerji dışı açık ise 8,7 milyar Dolar seviyesinde gerçekleşti.
Bu hafta küresel veri takviminde nispeten daha sakin. ABD ve Avrupa'da Markit Şubat ayı satın alma yöneticileri endeksleri, Almanya'da Şubat ayı IFO ekonomik aktivite endeksleri, ABD Ocak ayı mevcut konut satışları, yeni konut satışları ve Ocak ayı FOMC toplantısı tutanakları açıklanacak. Avrupa'da ayrıca Ocak ayı kredi büyümesi verileri takip edilecek. İngiltere'de 4.çeyrek büyümesi ve Türkiye Şubat ayı kapasite kullanımı da bu hafta açıklanacak diğer önemli veriler arasında. Veri akışının nispeten öneminin azalacağı bu haftada ABD tarafında beklenen vergi indirimi ile ilgili açıklamalar, FOMC tutanaklarının etkilerii ve Avrupa'da Fransa seçimleri ve İtalya yönetimindeki belirsizliklerle ilgili açıklamalar önem kazanabilir. Mart ayında küresel tahvil faizlerinde yukarı yönlü eğilimin bir kademe daha desteklenebileceği görüşümüzden dolayı bu hafta küresel borsalar ve faiz hadlerinin yakından takip edilerek risklere karşı daha dikkatli olunması gerekebilir.
Bu görüşler doğrultusunda haftalık beklentilerimiz:
EURUSD: 1,0450 - 1,0730
USDTRY: 3,5680 - 3,7850
BIST 100: 86.400 - 93.500
10 YILLIK BONO (Bileşik): %10,60 - %11,20
ALTIN: 1.180$ -1.250$

Odea Bank A.Ş.
www.odeabank.com.tr

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Buradda yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.