Merkez Bankaları ve Hükümetler Virüse Karşı Önlem Çabasında
Son günlerde koronavirüse yönelik endişeler finansal piyasalarda tam anlamıyla çöküşe neden oldu. Sadece hisse senetleri değil, likit yaratma adına satılabilir bir çok şey satılmaya başlarken, tahvil ve bono piyasaları düşük getiriye rağmen paranın park yeri oldu. Perşembe günü paniğin zirve yaptığı gün oldu. Tüm kürede hisse senetleri endekslerinde kayıplar son yılların en sert boyutuna ulaştı. Bunun üzerine merkez bankaları ve hükümetlerden üst üste açıklamalar gelmeye başladı. Bunlardan en önemlisi Perşembe akşamı Fed'den gelen açıklama oldu. Fed'den yapılan açıklamada önümüzdeki bir aylık dönemde 5 trilyon doların üzerinde fon sağlanmasının planlandığı ifade edildi. İlk olarak üç vadeli ve bir ay vadeli operasyonları ile piyasaya 500'er milyar dolar verildi. Önümüzdeki bir aylık dönemde de bu ihalelerin devam edeceği ve bu sayede 5 trilyon doları aşacak bir likidite sağlanacağı ifade edildi. Avrupa Birliği ise ihtiyaç olunması halinde mali kuralları askıya almaya hazır olunduğunu ifade etti. Almanya'da hükümet koronavirüsün firmalar üzerindeki olumsuz etkisini gidermeye yardımcı olmak için sınırsız likidite sağlayacağını işaret etti. Çin Merkez Bankası zorunlu karşılıkları 0.5 - 1 puan düşürdü. Bu sayede 79 milyar dolar tutarında nakit serbest kalarak bankacılık sistemine katılmış olacak. Japonya ve Avustralya Merkez Bankası da geçen hafta piyasalara daha sınırlı olmakla birlikte ek likidite sağlayacak adımlar attı. Bu haftaya başlarken Japonya Merkez Bankası'nın yeni likidite önlemleri açıkladığını gördük. Ayrıca haftaya başlarken Fed sürpriz bir şekilde faizi sıfıra çekti, 700 milyar dolarlık genişleme programı açıkladı. Fed Başkanı Powell enflasyonun virüs nedeniyle bu yıl baskılanacağını vurgularken, finansal koşulların önemli ölçüde sıkılaştığını belirtti. Tüm bu adımlar Perşembe günü dramatik bir şekilde çöken piyasalarda denge bulma çabasına destek oldu ve haftanın son günü hisse senedi endekslerinde dipten dönüş çabası dikkat çekti. Merkez bankalarının bu likidite operasyonlarına karşın hisse senedi piyasalarında dibin geride kaldığını söylemenin henüz mümkün olmadığını düşünüyoruz. Buna karşın yaşanan düşüş sonrası cazip hale gelen değerlemeler ilerleyen günlerde negatif haberlerin etkilerini biraz daha sınırlayabilir.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?
Şubat ayının ikinci yarısından itibaren salgına ve küresel ekonomiye ilişkin artan endişeler risk iştahı üzerinde baskı oluşturuyor. ABD ve Avrupa'da salgının hızlı bir şekilde yayılması ve virüsün yayılmasını önlemek adına alınan sert tedbirler, riskli varlıklar üzerinde satış baskısını son haftalarda önemli ölçüde artırıyor. Son dönemde ekonomik verilerin fiyatlamalar üzerindeki etkisi azalış gösterirken, piyasalarda panik havası etkili oluyor. Ancak önümüzdeki süreçte açıklanacak ekonomik veriler, salgının küresel çapta ekonomiler üzerindeki etkisinin anlaşılabilmesi açısından kritik olacağından yakından takip edilecektir. Son haftalarda merkez bankalarından ekonomiyi desteklemeye yönelik gerek faiz indirimleri gerekse likidite adımları gelirken, salgına ilişkin gelişmeler ve merkez bankaları ile hükümetler tarafından atılabilecek adımlar ön planda kalmaya devam ediyor. Amerikan Merkez Bankası (Fed), çarşamba günü gerçekleşmesi planlanan toplantıyı iptal ederek 100 baz puanlık faiz indirimi ve 700 milyar dolarlık varlık alım programı açıklarken, bu hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) toplantıları izlenecek. Salgına yönelik gelişmeler ön planda kaldığı sürece merkez bankalarından çeşitli hamlelerin geldiği görülebilir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.