Global piyasalar da Jeopolitik risklerde yaşanan artış , makro verilerin verdiği karışık sinyaller ve FED başkanlarının yaptığı açıklamalar, piyasalar tarafında Mart ayında beklenen faiz indirimi olasılığının azalmasına sebep oluyor. Beklentilerde yaşanan azalış ise risk iştahının baskılanmasına sebep oluyor.
Kızıldeniz’de yaşanan riskler, dünya gemi trafiğinin rota değiştirmesine yol açıyor. Yeni rota ise teslimat süresinin uzamasına, bunun sonucunda hem yakıt maliyeti hem de zaman maliyeti artışına sebep oluyor. Tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar beraberinde maliyet artışından dolayı enflasyon üzerinde olumsuz etki yaratabilir düşüncesindeyiz.
Aralık ayında yüksek fiyatlanan ‘Mart ayı faiz indirimi’ beklentisi, güçlü gelen ABD verileri (enflasyon, istihdam, perakende satışlar) sonrasında yüzde 54 civarına düştü. Piyasa beklentilerine göre yüksek gelen veri ABD ekonomisi adına olumlu olurken (resesyon korkularının azalması) faiz indirimi olasılığı açısından olumsuz oldu. Faiz indirimlerinin Mayıs ayına kaymasının, fiyatlamalarda dengelenmenin devam etmesine neden olacağını düşünüyoruz.
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde, Davos zirvesinde yaptığı açıklamasında faiz indirimlerinde hızlı gitmenin yaratacağı riskin ‘gerektiğinden daha fazla faiz artışı yapmak’ olduğunu vurguladı. Yaz aylarında faiz indirimine gidilmesinin muhtemel olduğuna değindi. Avrupa kıtasında ekonomik koşullar sıkılaşmanın etkisi ile daralma bölgesinde derinleşiyor. Başta Almanya olmak üzere sıkıntı yaşanıyor. Artan sıkıntı beklenilen faiz indirimlerinin öne çekilmesine neden olabilir. Bu noktada esas konu faiz indirimlerinin resesyon nedeniyle mi yoksa enflasyonda yaşanan gerileme nedeniyle mi yapıldığı olacaktır. Ekonomik risk ile yapılan indirimler negatif bir algı oluşturabilir, enflasyon katılığının azalması ile yapılacak etkiler ise pozitif fiyatlamalara imkan verebilir.
Risk iştahı ‘faiz indirimi ne zaman başlar’ sorusunu baz alıyor. FED’in Mart ayında faiz indirimine başlayacağına dair piyasa beklentisi zayıflıyor. Makro veriler şu ana kadar FED’in yaklaşımını destekliyor. Piyasalar baskılanıyor. Önümüzdeki 60 gün içinde açıklanacak veriler ekonomilerde yavaşlamaya işaret ederse piyasalar rahatlayabilir. Aksi halde baskı daha fazla hissedilebilir. Veriden veriye ilerlemeyi sürdürüyoruz.
Bu sabah global piyasalarda risk iştahı karışık. ABD vadelileri -0,10 ila 0,4% bandında işlem görüyor. Asya piyasaları karışık. Hong Kong 0,1% civarı, Çin 0,5% civarı eksi. Japonya 1,4% civarı artı. ABD 10 yıllık tahvil faizi %4,15, Dolar Endeksi 103,3, ons altın 2.023 Usd civarında işlem görüyor.
Lokal tarafta, 25 Ocak PPK toplantısında haftalık repo faiz oranının yüzde 42,5 seviyesinden yüzde 45 seviyesine çıkarılacağını ve zirve faiz seviyesinin tayin edileceğini düşünüyoruz. Enflasyon beklentilerinde yaşanan bozulma Merkez Bankası’nın tonun şahin olmasına neden olabilir. Yurt dışında faiz indirim beklentilerinin azalması TCMB’nin bekle-gör politikasının süresinin uzamasına neden olabilir.
Bugün TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi yayımlanacak. Katılımcıların enflasyon tahminlerinde yukarı yönde revize yapmaları bekleniyor. Beklentilerdeki olası bozulmayı Merkez’in nasıl yorumlayacağı, nasıl pozisyonlanacağı önemli. Bunu 25 Ocak’ta göreceğiz.
Dün açıklanan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 12 Ocak haftasında yabancı yatırımcıların tahvilde net alımı 425 milyon Usd, hisse senetlerinde ise 157 milyon Usd olarak gerçekleşti.
Usd/TL:
Enflasyonda katılık endişeleri ve faiz indirimi beklentilerinde piyasanın FED beklentilerine yaklaşması (daha geç ve daha az faiz indirimi) Dolar talebinin artmasına neden oluyor.
ABD perakende satışlar verisi beklentilerin üzerinde artış kaydetti. Haftalık istihdam verisi istihdamdaki direnci ortaya koydu. Ekonomik aktivite hizmet ve istihdamda canlılığını büyük oranda koruyor. Mart ayında faiz indirimi beklentilerinin azalması teknik olarak Dolar endeksinde (DXY) 200 günlük ortalamaya dönüş (103,8-104 seviyelerine) neden olabilir.
Lokal tarafta, maaş ve vergi artışları sonrası enflasyon beklentilerinde biraz bozulma oldu. Bozulmanın boyutunu bugün açıklanacak TCMB Beklenti Anketi ile takip edeceğiz. Haftaya PPK toplantısı yapılacak. Enflasyon beklentilerinde bozulma olursa TCMB şahin tonunu artırabilir.
Sıkılaşma süreci devam ettikçe, TL üzerinde oluşan baskının zamanla hafifleyeceğini düşünüyoruz.
Kur ılımlı yukarı eğilimini koruyor. Bu sabah 30,19 civarında işlem görüyor. Aşağıda 30,00 ve 29,50; yukarıda 30,50 ve 31,00 gün içi öne çıkan teknik seviyeler.
TL Tahvil/Bono:
Yabancı yatırımcılar 12 Ocak haftasında TL tahvillerde 425 milyon Dolarlık net alım gerçekleştirdi. Enflasyon beklentilerinde bir miktar bozulma olması tahvillere olan iştahı da etkileyebilir. Yabancı ilgisine rağmen beklentilerin bir miktar bozulması 2 yıllık tahvil faizinin yüzde 40 seviyesinin üstünde fiyatlanmasına neden oluyor.
Globalde, ABD ekonomisi istenilen soğumayı gerçekleştiremiyor. ÜFE verisi beklenti altı kalırken TÜFE katılık sinyali veriyor. Piyasada risk iştahı sınırlı baskılı olacak şekilde devam ediyor. ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,10 seviyesi üstünde fiyatlanıyor.
2 yıllık ve 10 yıllık TL gösterge tahviller günü sırasıyla 7 baz puan artarak %41,99 ve 16 baz puan azalarak 27,15% seviyesinden tamamladı.
Hisse Senedi:
Kritik 8,100/8,150 direnç bandını aşma denemeleri baskı yaratıyor…
26 Aralık tarihinde 7,200 dip noktasında başladığı yükseliş hareketini sürdüren piyasada, kısa vadeli teknik resimde kritik direnç bölgesi olarak izlediğimiz 8,100/8,150 hedef bandını aşma denemelerinin dün kapanışa doğru satış baskısıyla karşılaştığını gözlemliyoruz. Perşembe gününü satıcılı seyrin ardından -% 0.10 oranında değer kaybıyla 8,016 puandan tamamlayan piyasada, gün içerisinde, 8,000 seviyesini ilk önemli destek noktası olarak izlemeyi sürdürüyoruz. 8,000 üzerinde dengelenmeyi başaracak hareketlerin sürdüreceği yukarı ataklar ise kritik 8,100/8,150 direnç bölgesini aşma denemelerini sürdürecektir. Yukarı atakların yeniden güç kazanması için 8,100/8,150 direnç bandının aşılması gerekiyor. Bu durumda ise öncelikle 8,250 olmak üzere 8,560 zirve seviyesinin hedeflenebileceğini düşünüyoruz. Şu aşamada kısa vadeli yukarı potansiyelini koruyan piyasada, bir alt destek olarak aldığımız 7,900 üzerinde yön yukarı olmayı sürdürecektir. 7,900 altındaki olası hareketlerin ise yeniden zayıflama sinyali oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz.
Eur/Usd:
Aralık ayı perakende satışları beklentilerin üstünde geldi. Dün açıklanan verilerde ise istihdam dirençli olduğunu tekrar gösterdi (haftalık açıklanan işsizlik maaş başvuruları). Konut verilerinde ise karışık (inşaat izinleri arttı, inşaat başlangıçları düştü) sinyaller geldi. Günün sonunda ‘ABD ekonomisi canlılığını büyük oranda hala koruyor’ sözü geçerli olmayı sürdürüyor. Gelen veriler piyasalarda Mart ayı faiz beklentilerini azaltıcı etki gösteriyor. Verilerin verdiği diğer sinyal ise resesyon ihtimalini azaltması, yumuşak iniş ihtimalini artırması oluyor. Mart ayında piyasa FED’den yüzde 54 olasılıkla faiz indirimi bekliyor. Haliyle beklentilerde yaşanan ya da yaşanabilecek azalma Dolar talebini artırıcı etki olarak karşımıza çıkmaya devam edebilir.
ECB Başkanı Lagarde faiz indirimlerinde hızlı gitmenin riskinden bahsederken, FED başkanlarının faiz indirim sürecinin temkinli bir şekilde ilerlenmesi yönündeki açıklamaları göze çarpıyor.
Dolar Endeksi’nin yukarı yönlü hareketinde 200 günlük ortalama 103,8-104 bant aralığı direnç olarak izlenebilir. Yukarı yönlü yaşanan hareketlerde bu aralık aşılmadığı sürece yükselişleri tepki hareketi olarak yorumluyoruz.
Bu sabah 1,089 seviyesindeki paritede 1,085 ve 1,08 seviyeleri gün içi destek; 1,095 ve 1,10 seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.
Gbp/Usd:
İngiltere’de ÜFE verisi beklentilerinin altında kalırken TÜFE verisi ise beklentilerin üstünde açıklandı. Maliyet ve talep enflasyonu arasında açılan fark genel eğilim haline geliyor. Enflasyon katılığı İngiltere enflasyon verilerinde de görülüyor.
Dolar Endeksi’nde 200 günlük ortalama 103,8-104 seviyesi kuvvetli direnç olarak karşımıza çıkıyor.
Bu sabah 1,271 seviyesinde bulunan paritede 1,26 ve 1,259 seviyeleri gün içi destek; 1,272 ve 1,275 seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.
Altın:
Mart ayında faiz indirim başlar beklentisi (iyimserliği) zayıflıyor. ABD para birimi güçleniyor, tahvil faizleri yükseliş kaydediyor. Fiyatlama davranışındaki değişim, risk iştahının azalması kıymetli madenlerin satılmasına yol açıyor.
Teknik olarak 1.985-2.070 Usd bant aralığında Altın fiyatları dengelenme çalışması içinde gözüküyor. Faiz indirim beklentileri Mart ayından Mayıs ayına kaydıkça baskı-dengelenme süreci devam edebilir.
ABD 10 yıllık tahvil faizinin ve Dolar Endeksi’nin tepki hareketi içinde olduğunu düşünüyoruz. ABD 10 yıllık faizinde 4,15%, Dolar endeksinde 103,8 seviyelerini önemli görüyoruz. Bunların üzerine çıkılması altında baskıyı artırabilir.
Altında 2.070 Usd üzeri haftalık kapanışlar olması, Dolar Endeksi’nde (DXY) 101 altına inilmesi, ABD 10 yıllık faizi ise 3,90% seviyesinin altında kalınması altın için daha olumlu ortam oluşturabilir.
Bu sabah 2.022 Usd seviyesindeki ons altında 2.000 ve 1.985 Usd seviyeleri gün içi destek, 2.035 ve 2.050 Usd seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.
Eurobond:
Piyasaların ‘FED Mart ayı faiz indirimi’ beklentileri gelen karışık makro veriler sebebi ile azalış gösteriyor. Beklentilerin ötelenmesi, ABD 10 yıllık Tahvil Faizinde yukarı doğru hareket etmesini sağlarken risk iştahının baskılanmasına sebep oluyor. Kısa vade de direnç noktası olarak yüzde 4,10 seviyesi karşımıza çıkıyor.
Lokal tarafta, lokal tarafta yurt dışı risk iştahının baskılı seyretmesi ve ABD 10 yıllık faizinde yaşanan yükselişin etkisi ile satıcılı bir seyir gözeniyor.
Türkiye 5 yıllık CDS 317 ile günü tamamladı. Eurobondlar hafif pozitif seyretti. Birim fiyatlar, kısalarda 1-4 cent; orta vadelilerde 10-20 cent; uzunlarda 23-24 cent değişim gösterdi. Faizler ise sırasıyla 6,23%, 7,73% ve 8,31% oldu.
Çağlar Kimençe
caglar.kimence@yapikredi.com.tr
İhsan Tunalı
ihsan.tunali@yapikredi.com.tr
Yapı Kredi Bankası A.Ş.
www.yapikredi.com.tr
***
Çekince
Bu rapor, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Varlık Yönetimi Satış Bölümü tarafından, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Satış Ekibi ile Yapı Kredi Bankası A.Ş. müşterileri için hazırlanmıştır. Bu rapor tarafsız ve dürüst bir bakış açısıyla düzenlenmiş olup, alıcısının menfaatlerine ve/veya ihtiyaçlarına uygunluğu gözetilmeksizin ve karşılığında maddi menfaat elde etme beklentisi bulunmaksızın hazırlanmış bir derlemedir. Bu raporda yer alan bilgi ve veriler, Bankamız tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup; bu kaynakların doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu rapor içerisindeki veriler değişkenlik gösterebilir. / Bu rapor yatırımcıların genel olarak bilgi edinmeleri amacıyla hazırlanmış olup, yatırımcıların bu rapordan etkilenmeyerek kararlarını vermeleri beklenmekte olup; işbu raporla Bankamız tarafından herhangi bir garanti verilmemektedir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı Bankamız hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu rapor hiç bir şekilde menkul değerlerin satın alınması veya satılması için bir teklifi ile aracılık teklifini içermemektedir. / Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır ve tavsiyeler genel niteliktedir. Görüşler müşterilerimizin mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. / Bu raporun tümü veya bir kısmı Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.'nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz, üçüncü kişilere gösterilemez veya ileride kullanılmak üzere saklanamaz.
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir
Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen
bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.
Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır
ve tavsiyeler genel niteliktedir. Görüşler müşterilerimizin mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine
uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi
beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Bu raporun tümü veya bir kısmı Yapı ve Kredi Bankası A Ş nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz,
yayınlanamaz, üçüncü kişilere gösterilemez veya ileride kullanılmak üzere saklanamaz.