Piyasalarda bugün
Yurt dışı piyasalarda yıl sonu sessizliği ve dinlenme havası, içeride ise TCMB beklentisi ve zaten sınırlı sayıda olan yabancı işlemcilerin
tatile çıktığı piyasada yerlilerin faiz indirimi beklentileri ile şekillenen fiyatlama çabaları. 26 Aralık sabahından merhaba.
Bugün günlerden PPK. Son 2 gündeki gelişmelere dek genel piyasa beklentisi -150bp etrafında şekillenirken, asgari ücretin %30 artışı
ve 2025’te Merkez Bankası’nın gerçekleştireceği toplantı sayısının 12’den yeniden 8’e indirilmesi, atılacak ilk adıma yönelik
beklentilerin -200/-250bp bölgesine revize olduğu şeklinde yorumların da kapısını açıyor. Dışarıdaki fiyatlama sessizliği esnasında
BIST 100’ün kapanışı %2.52 yükselişle 9916 puan seviyesinde gerçekleşirken, işlem hacmindeki ciddi azalış dikkat çekti. Toplam el
değiştiren hisse adedi 2.6 milyar ile sınırlı kalırken, psikolojik olarak daha iyimser bir patikada yer alma isteği ağır bastı. Bankacılık
sektörü hisseleri asgari ücretteki ayarlamaya en ciddi tepki veren grup olarak öne çıkarken, XBANK’ın değişimi %6.47 oldu. YKBNK,
AKBNK ve GARAN ilk 3’te yer aldı. Endekste 86 hisse primlenirken, 22'si değer kaybetti, 3'ü yatay seyretti.
Bu sabah sizlere son olarak yeni bir çalışmamızdan söz etmek istiyoruz. Henüz çok yeni olmakla birlikte, uzun bir süredir Deniz
Yatırım Günlük Bültenlerimizde BIST 100 hisse senetleri için uyguladığımız puanlama sistemimize benzer bir çalışmayı BIST
endeksleri için de uyarlamaya ve test etmeye çalışıyoruz. Buradaki gayemiz, çok basit düşünerek, genel kabul görmüş birkaç teknik
analiz indikatörü üzerinden endekslerin sağlığını ölçmek ve fikir yürütmenize kolaylık sağlamak. Henüz düzenli yayımlamaya
başlamadık. 2025’te devreye alacağız. Buna göre, XU100, XSGRT ve XGIDA endeksleri teknik anlamda kuvvetli duruyor. Şimdilik bu
kadar bahsedip konuyu tamamlayalım.
PPK ve faiz başlıklarına dair düşüncelerimizi detaylandırmaya başlayalım.
Açıkçası bugüne dek faiz indirimi konusunda konuşulabilecek tüm başlıkların en hızlı şekilde tüketildiği kanaatindeyiz. Piyasa
işlemcilerinin geride kalan 3 ayda faiz indirimine yönelik beklentileri ciddi anlamda masada yer alıyor. Keza iş dünyasının belirli bir
kesiminin de.
Son 2 gündeki gelişmeleri baz alarak hisse senetlerindeki coşkuyu açıklayabilmek ne ölçekte mantıklı olur sorusuna tam olarak yanıt
veremiyoruz. Asgari ücretin dezenflasyon sürecine katkı sunmak adına beklentilerin üzerinde artırılmaması diğer yandan iç
tüketimin de agresif şekilde değişmeyebileceği detayını barındırıyor. Bu da şirket finansalları açısından en azından 1 çeyrek daha
ekstra bir durumun gündeme gelmeyebileceği ihtimalini destekliyor. Araştırma kapsamımızdaki şirketlerle Ocak ayında yayımlamayı
planladığımız 2025 Strateji Raporumuz kapsamında bir süredir yaptığımız görüşmeler, 4Ç finansallarının 3Ç’den çok farklı bir tabloya
işaret etmediği şeklindeki düşüncelerimizi teyit ederken, gelecek yıla dair “temkinli bekleyiş” temasının da ağır bastığını gösteriyor.
Öte yandan uzun bir süredir dile getirdiğimiz düşüncelerimizden uzaklaşmış değiliz: bugün faiz indirimi sürecinin başlamasını
beklemekle birlikte, indirim döngüsü tanımından ziyade, çok daha dikkatli yönetilmesi gereken ve ihtiyatlı adımların atılacağı bir
süreçte yer alacağımızı/almamız gerektiğini değerlendiriyoruz.
Dün yayımlanan 2025 politika metni ile birlikte PPK sayısının 12’den 8’e indirilmesine farklı açılardan bakmak gerek. Geçmişte de
birçok kez tartışmaya çalıştığımız üzere, Türkiye gibi gelişmekte olan ülke para politikalarında açık ve düzenli iletişimin diğer tüm
alternatiflerden çok daha fazla fayda sağlayacağına inanmaya devam ediyoruz. Ancak, toplumun her kesiminde, diğer ülke
örneklerinden daha farklı şekilde, faiz konusu ve düzeyine olan yüksek ilgi ve hassasiyet ile birlikte değerlendirildiğinde, üstelik
henüz dezenflasyon süreci de zorlu patikada arzu edilen hızda devam etmezken, toplantı frekansının daraltılması, geçmişteki
örneklerine kıyasla çok da kötü bir fikir olmayabilir. Bir tek şartla: buna yönelik iletişim daha öncesinde kurulabilirdi. Ek olarak, başta
Başkan Karahan olmak üzere, PPK üyelerinin 2025’te sivil toplum örgütleri ve diğer kritik mecralarda çok daha fazla, 2000’li yıllarda
olduğu üzere, dezenflasyon ve faiz indirimi sürecine yönelik değerlendirmelerde bulunmaları ve iletişim kurmaları gerekliliği
unutulmadan. Bizim daha kuvvetli bir dezenflasyon sürecini okumamız, “toplumsal mutabakat şartı” başlığı üzerinden geçiyor.
Nihayetinde çok iyi biliyoruz ki fiyat istikrarı konusu sadece politika faizi ile sağlanabilecek ve ölçülebilecek bir başlık değil. Evet,
sürecin en önemli sac ayağı faizin doğru noktada belirlenmesi; hayır, tek başına nihayete ulaştırması mümkün değil.
Deniz Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş
www.denizyatirim.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.