S.O.S = Lagarde
Haftanın son gününe girerken hafta boyunca bir dizi haber akışı ile gündemin nabzının
sürekli değiştiğini gördük. SVB ve Signature Bank'ın ani iflasıyla başlayan bu süreç Credit
Sussie ile ilgili haberler ile devam etti ve piyasaları yeniden düşünmeye zorladı.
Şahin tondaki söylemlerini sürdürmeye devam eden Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz
kararını bütün bu gündemin ardından merakla takip ettik. Avrupa Merkez Bankası (ECB),
İsviçre Ulusal Bankası'nın Credit Suisse’e verdiği 54 milyar dolarlık büyük desteğin
ardından enflasyonla mücadele doğrultusunda 50 baz puanlık bir faiz artırımı yaptı.
Ardından Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde politika kararının ardından
yaptığı açıklamada, "Enflasyonla mücadele taahhüdümüzden vazgeçmiyoruz... Kararlılık
bozulmamış durumda. Amaç faiz oranını 50 baz puan artırarak fiyat istikrarı sorununu
çözmek. Bunun dışında piyasa gerilimlerini de izliyoruz ve gerekirse finansal kuruluşlara
ek destek sağlamaya hazırız” söylemlerinde bulundu. Piyasalar, ağırlıklı olarak 25 baz
puanlık faiz artırımını fiyatlamasına rağmen 50 baz puanlık bu artış ile birlikte faiz
oranlarını 2008'den bu yana en yüksek seviyesine çıkmış oldu. ECB, enflasyonla mücadele
ile finansal istikrarı korumak ve olası bir finansal krizin arasında net çizgiler çizmeye
çalışıyor. Bu, diğer merkez bankalarının da uygulayabileceği bir yolun giriş tabelası gibi
görünüyor.
ABD tarafında ise işsizlik maaşı başvurularındaki düşüşün ABD Merkez Bankası'nın (Fed)
agresif para politikasına rağmen iş gücü piyasasının sıkı kalmaya devam ettiğini gösterdi.
Ülkede ilk kez işsizlik maaşı talebinde bulunanların sayısı, 21 Ocak ile biten haftada önceki
haftaya kıyasla 6 bin kişi azalarak 186 bine indi. Piyasa beklentilerinin aksine azalış
göstererek Nisan 2022'den bu yana en düşük seviyesine gerileyen işsizlik maaşı
başvurularının, bu dönemde 205 bin seviyesinde gerçekleşmesi öngörülüyordu. Ardından
beklenmedik şekilde konut başlangıçlarının da güçlü gelmesi talebin hale güçlü olduğunun
sinyalini verdi. ABD merkez bankası FED finansal kriz ve güçlü enflasyon arasında
sıkışmaya devam ediyor.
Tüm bu yoğun gündem sonrasında mevcut durum; dolar endeksinde düşüşler devam
ediyor. Güvenli liman konumunda olan altın ise yükselişe devam ediyor. Durgunluktan
kaçınıyormuşuz gibi teknoloji hisseleri artıyor. Resesyondaymışız gibi petrol fiyatları
düşüyor. Bölgesel bankalar, krizdeymişiz gibi sarsılmaya devam ediyor. Büyük bankalar
ise krizin daha da derinleşmesini önlemek için First Republic Bank'a 30 milyar dolarlık
mevduat desteği sağlamaya çalışıyor.
Asya piyasalarında ise yayılan bankacılık krizinin tahvil getirilerinde düşüşe yol açtığı ve
bu nedenle piyasada faiz artırımlarına ilişkin beklentilerini keskin bir şekilde düşürdüğü
bir haftanın son işlem gününe pozitif seyirdi başladı.
MSCI'nin Japonya dışındaki en geniş Asya-Pasifik borsa endeksi Cuma günü %0.9
yükselerek bu hafta daha önceki kayıplarını sildi. Japon Nikkei hisse senedi endeksi %0,5
yükseldi. Çin'in hisse senedi endeksi %0,8 arttı ve Hong Kong'un Hang Seng
Endeksi %1,2 artış gösterdi.
Suudi Arabistan ile Rusya arasında yapılan toplantının piyasaları sakinleştirmesinin
ardından bu sabah itibariyle petrol fiyatları çok az değişim gösterdi. Ancak ham petrol, bir
bankacılık krizinin küresel finans piyasalarında satışları tetiklemesinin ardından hâlâ iki
hafta yaşadığı düşüşü sürdürüyor.
Brent ham petrolü vadeli işlemleri, bu günün sabahına %1,4 artışla üç günlük kayıplarını
kapatarak 74,72 dolara yükselerek başladı. ABD West Texas Intermediate ham petrolü,
bir önceki seansta %1.1 artışla kapandıktan sonra 2 sent düşüşle varil başına 68.33
dolardan işlem gördü.
Haftanın son günü yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB) "Piyasa
Katılımcıları Anketi" ve Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye için kredi
notu değerlendirmesi bekleniyor. Yurt dışında ABD sanayi üretimi ve Michigan tüketici
güven endeksi verileri öne çıkıyor.
A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
www.a1capital.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.