Koronavirüs pandemisi kaynaklı haber akışı piyasaların gündemini belirlemeyi sürdürürken, global ekonomideki tahribatın bilançosu makroekonomik verilerden takip ediliyor. Mart ayı içerisinde önce Avrupa sonra ABD'de salgının yayılım hızı artmış, reel ekonomiyi durma noktasına getirmişti. Geçtiğimiz hafta açıklanan ABD makroekonomik verilerinde koronavirüs pandemisinin iktisadi faaliyeti ciddi anlamda daralttığı gözlemlendi. ABD ekonomisinin yaklaşık %70'ini temsil eden hizmet sektörü PMI verisi 27 puan ile tarihin en düşük seviyelerine kadar gerilerken, işsizlik maaşı başvuruları sadece 5 haftada 26 milyon seviyesine ulaşarak rekor kırdı. Artış hızı son 2 haftada ivme kaybetse de son açıklanan işgücü sayısının %16.2'sine denk gelmesi, yapılan projeksiyonlarda toplam işsizlik oranının %20'ye yükseleceğine işaret ediyor. İç tüketime dayalı bir ekonomi dinamiği bulunan ABD'de tehlikenin boyutu gözler önüne seriliyor. Çarşamba günü ABD'nin birinci çeyrek büyüme verisi açıklanacak. Pandeminin etkilerini Mart ayında göstermeye başladığı ekonominin % 3.9 daralması bekleniyor. Faiz oranları sıfırlı seviyelere kadar gerilemişken FED'in bundan sonra ekonomiyi düştüğü yerden kaldırmaya yönelik atacağı adımlar bütün dünyanın takibinde olacak.
Dünya ekonomisinin neredeyse yarısını temsil eden ABD, Avrupa ve Japonya Merkez Bankalarının toplantıları bu hafta gerçekleştiriliyor. Japonya Merkez Bankası dün politika faizinde değişikliğe gitmezken, ihtiyaç duyulması halinde parasal genişleme yönünde harekete geçileceğinin sinyalini verdi. Avrupa Merkez Bankası perşembe günü, Fed ise yarın akşam para politikası kurulu toplantılarından sonra faiz kararını kamuoyuna açıklayacaklar. 28 ve 29 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek FED toplantısı Ocak ayından bu yana planlı olarak gerçekleştirilen ilk toplantı olacak. FED önceki iki toplantısında olağanüstü toplanmış, kademeli olarak faiz indirimine gitmişti. Faizleri sıfırlı seviyelere kadar çeken FED'in bu toplantıda faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmesini beklemiyoruz. Politika faiz oranını %0-0.25 aralığında sabit tutacaktır. Nisan ayı toplantısında faiz kararından çok başkan Powell'ın gerçekleştireceği basın toplantısı ve yapacağı açıklamalar piyasaların takibinde olacak.
Global merkez bankaları, faiz oranlarını tarihin en düşük seviyelerine çekmelerine ve trilyonlarca dolarlık varlık alımında bulunmalarına rağmen, ekonomilerini koronavirüs durgunluğuna karşı desteklemek için daha fazlasını yapma baskısı altındalar. Politika faiz oranlarını neredeyse sıfıra indiren, piyasaları desteklemek ve işletmelere kredi akışını devam ettirmek için tasarlanmış bir dizi acil durum ve alışılmadık kredi olanakları açan Fed'in bilançosu şimdiden 6.57 trilyon dolara ulaştı. Sıfırlı seviyelere kadar gerileyen kısa vadeli faiz oranları para politikasını işlevsizleşmesi tehlikesini de içinde barındırıyor.
Son dönemde para politikasını kısa vadeli faiz oranları üzerinden yöneten FED'in faizler sıfırlı seviyelere düştüğünde ne yapacağına yönelik iktisat literatüründe bir yazın oluştu. FED de bir süredir faiz oranları sıfırlı seviyelere geldiğinde ekonomiyi desteklemek için kullanacağı araçlar üzerine çalışmalar yürütüyordu. Bu bağlamda, Nisan ayı toplantısında bir süre önce FED Başkan Yardımcısı Richard Clarida'nın da üzerine düşünülmesi gerektiğini belirttiği Getiri Eğrisi Kontrolü politikasının gündeme gelmesi beklenebilir. 2013 yılından bu yana Japonya Merkez Bankası tarafından uygulanan bu para politikası stratejisinde merkez bankaları uzun vadeli bir faiz hedefi belirleyip, piyasa faiz oranları yükselmeye başladıkça hedef orana gerileyene kadar tahvil alımı yapmaktadır. Getiri Eğrisi Kontrolü politikasının hazine tahvili faizlerini geriletmesi, buna bağlı olarak uzun vadeli mortgage, kurumsal kredi faizlerinin düşmesi, riskli varlık fiyatlarının yükselmesi ve dolarda kısmi bir güç kaybı beklenebilir. Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası toplantısı var. Euro Bölgesi ortak bonosu hakkında görüşler gelebilir. Operasyonel olarak bir gelişme olmasa da şimdilik prensipte anlaşıldı. Anlaşmanın detayları somutlaşmaya başladıkça Euro açısından olumlu olacaktır. FED'den gelecek mesajın tonuna ve karara göre Euro Dolar paritesinde yukarı yönlü hareketler beklenebilir. Orta ve uzun vadede ise Avrupa'nın yapısal ve siyasi problemleri nedeniyle Doların göreceli olarak Euro karşısında güçlenmesi beklenebilir. Stratejik olarak EURUSD paritesindeki düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek yerine, yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirmek daha rasyonel bir hamle olacaktır. Yukarı yönlü hareketlerde teknik olarak 1.0980 seviyeleri gündeme gelecekken, orta ve uzun vadede 1.0350 seviyeleri öne çıkacaktır.
Alan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.,
http://www.alanyatirim.com.tr/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.