BDDK Bankacılık Sektör Verisi Ağustos 2020
BDDK bankacılık sektörü Ağustos ayı verilerini açıkladı. Buna göre, sektörün net karı geçen aya göre %52 düşüş kaydederek 4 milyar TLye geriledi (kümüle artış yıllık +%31). Net kardaki düşüş daha çok kamu bankalarının zayıf performansıyla ilgili gözükmektedir, kaldı ki kamu bankaları Ağustos ayında 514 milyon TL zarar açıklamıştır. Ağustos ayını etkileyen temel nedenler olarak (1) Temmuz ayı sonrası artan karşılık giderleri, özellikle genel karşılık giderleri (%48 aydan aya artış), (2) düşen menkul kıymet getirisi ve daralan TL kredi/mevduat makası nedeniyle azalan net faiz gelirleri ve (3) olumsuz kambiyo işlemleri ve artan swap maliyetlerinin etkisiyle yükselen sermaye piyasası zararları ile açıklanabilir.
Çekirdek gelirler, yükselen mevduat maliyetleriyle daralan TL kredi/mevduat makası, azalan menkul kıymet getirileri ve düşen komisyon gelirleri neticesinde aydan aya %10 azaldı. TCMB'nin sıkılaştırmasının etkisiyle mevduat maliyetlerindeki olası artış nedeniyle önümüzdeki aylarda TL kredi/mevduat makasının daha da daralmasını bekliyoruz. FX kredi/mevduat makası ise kurdaki değer kaybıyla beraber yükselen kredi getirlerinin etkisinde genişlemiştir. Net provizyonlar aydan aya %45 artarken net kredi risk maliyetinde 54 baz puanlık yükselişe neden olmuştur. Sorunlu kredi girişleri sınırlı görünürken, ihtiyati genel karşılıklar Ağustos ayında artış kaydetmiştir. Faaliyet giderleri, Covid-19 ile ilgili giderler ve çalışan prim ödemelerinin etkisinin azalması ile aydan aya %4 geriledi. Komisyon gelirleri ise %7 düşerek yasal düzenlemelerin etkilerinin henüz bitmediği izlenimini vermiştir. Sektör, Ağustos ayında %8,4 sermaye getirisi elde etti (Temmuz: %17,6).
Özel bankaları (ÖB'ler) kamu bankalarıyla (KB'ler) karşılaştırırsak, karlılık performansı açısından ÖBlerin Ağustos ayını KB'lerden daha iyi geçirdiği sonucuna varabiliriz. KB'ler Ağustos ayında hem karşılık giderlerini yükseltmiş hem de kambiyo ve swap işlemlerinden dolayı yüksek sermaye piyasası zararı elde etmiştir. Ancak, bankaları değerlendirmemizin ana kriteri Ağustos ayında KB'lerde aydan aya 39 baz puan daralmaya karşı ÖB'lerde 120 baz puan daralan TL kredi/mevduat makasıdır. Ancak, nominal bazda ÖB'lerin TL makası Ağustos ayı itibarıyla KB'lerden 2,1 puan daha yüksektir ve bu ÖB'lerin artan fonlama maliyetleri ve aşağı yönlü kredi yeniden fiyatlandırmasına rağmen makası yönetmede daha iyi iş çıkardığını göstermektedir.
Görüşümüz: Fonlama maliyetleri artmaya devam ettiği sürece kredi/mevduat makası karlılığı gitgide daha az destekleyeceğinden, bankaların karşılık politikası 3Ç'nin kaderini belirleyecek gibi görünüyor. Öte yandan, TÜFEye endeksli menkul kıymetler ve diğer değişken faizli tahvillerin potansiyel olarak daha yüksek getirileri, bizim görüşümüze göre, daralan marjların gelirler üzerindeki olumsuz etkisini yumuşatabilir. Daha yüksek swap maliyetleri ve olumsuz kambiyo işlemlerinden kaynaklanan sermaye piyasası zararları, 3Ç karlarını etkileyecek gibi görünmektedir. Yüksek sermaye yeterlilik oranı, güçlü içsel sermaye üretim kapasitesi ve geniş ticari kredi ağına sahip bankaları tercih ediyoruz. Akbank, Garanti ve Yapı Kredi bankalar arasında en çok tercih ettiklerimizdir.
Oyak Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.