Avrupa kömüre dönmüyor - Europe Beyond Coal

Dünya internet sitesinde yayınlanan habere göre; Son dönemde Avrupa hükümetlerinin kömüre döndüğüne yönelik bir gündem ön plana çıkmış durumda. Kömür senaryolarının gündeme gelme nedeni,doğal gaz kesintilere yanıt vermek amaçlı alınan geçici önlemler. Europe Beyond Coal tarafından yapılan analiz, Avrupa'nın 2030 yılına kadar kömürü kullanımdan kaldırma planının değişmediğine yer veriyor.

 Avrupa hükümetlerinin son haftalarda kömür rezervlerinin geçici olarak kullanılacağına dair açıklamalarına rağmen, Europe Beyond Coal analizi emekliye ayrılan veya 2030’a kadar kapatılması planlanan kömürlü termik santrallerinin sayısının 2022 yılında 171’e yükseldiğini ortaya koyuyor.

 Kömürün Ötesinde Avrupa (Europe Beyond Coal), mevcut kömür madenleri ve kömürlü termik santrallerin kapanması, yeni kömür projelerinin yapımının önlenmesi ve temiz, yenilenebilir enerji ile enerji verimliliğine adil geçişin hızlandırılması için çalışan sivil toplum gruplarının oluşturduğu bir ortaklık.

Bir fosil yakıttan başka bir fosil yakıt ile çıkmak yanlış

Hazırlanan analiz, kısa vadeli doğal gaz kesintilere yanıt verme amaçlı önlemler haricinde, hiçbir Avrupa ülkesinin 2030 yılına kadar kömürü kullanımdan kaldırma planını değiştirmediğinin altını çiziyor.

Öte yandan, Rusya’nın Avrupa’ya gaz tedarikini kesme tehdidi nedeniyle, Avrupa hükümetlerinin kömür santralleri önümüzdeki kış öncesinde acil durum senaryosu kapsamına almak zorunda kaldığı da bir gerçek. Örneğin, kömür çıkış planlarını uzatan ülkelerden biri olan Fransa, bu kış acil durum koruması olarak 647 MW’lık Emile Huchet kömür santralini hazırlamaya başladı. Bu karar, ülkenin 2022 kömür çıkış planının birkaç ay uzayacağı anlamına geliyor. 2020’de son kömür santralini kapatan Avusturya ise, 246 MW’lık Mellach santralini yedek olarak hazırlıyor.

Europe Beyond Coal Kampanya Direktörü Kathrin Gutmann süreci şöyle değerlendiriyor: “Avrupa ülkeleri, enerji tasarrufu önlemleri ve yenilenebilir enerji çözümlerine dair önceden daha sıkı taahhütlerde bulunmuş olsalardı ve bir fosil yakıttan başka bir fosil yakıt kullanarak uzaklaşmaya çalışmasalardı, kömür santrallerini geçici de olsa yeniden devreye sokma kararları önlenebilirdi.”

Gutmann, Avrupa toplumunun, kış gelmeden önce faturalarını azaltmak için hükümet desteğine ihtiyaç duyduğunu söylüyor.

“Evlerin yalıtılması ve elektrifikasyonunun yanı sıra, güneş ve rüzgar enerjisine daha fazla yatırım yapılmasına ihtiyaç var” diyen Gutmann, “Bu, fosil yakıtlara olan talebi kalıcı olarak azaltmanın ve insanlara yardım etmenin en hızlı, en ucuz ve en etkili yolu” yorumunu yapıyor.

Türkiye aynı hataya düşmemeli


Kömürün Ötesinde Avrupa Kampanyacısı Duygu Kutluay’ın analize yönelik yorumları ise şöyle: “Avrupa ülkelerinin 2030 yılına kadar kömürden çıkış hedeflerinde bir değişiklik yok. Hatta kömürle birlikte gazı da devreden çıkararak tamamen temiz elektrik üretimine geçmeye yönelik hedeflerde de artış görünüyor. Ancak bu ülkelerin hatalı bir şekilde gazı bir ‘geçiş yakıtı’ olarak görmeleri, yenilenebilir kurulumlarının devreye alınmasını ve gerekli altyapı yatırımlarının yapılmasını geciktirdi. Türkiye aynı hataya düşmemeli. Acilen enerji tasarrufu ve yenilenebilir kurulumlarını önceliklendirmeli. Kömür ve gaz gibi fosil yakıtlarda ısrar önümüzdeki dönemlerde de tekrarlaması beklenen bu krizlere karşı enerjide dışa bağımlı olan ve derin bir ekonomik krizden geçmekte olan Türkiye’yi, iklim krizinden en çok etkilenecek bölgelerden birinde yer aldığı için çok daha kırılgan hale getirecek.”