BBC internet sitesinde yayınlanan haber aşağıda bulunuyor:
Avrupa Birliği (AB) liderlerinin şahsen katılacakları zirve toplantısı, Perşembe günü öğleden sonra başlayacak ve Cuma günü de sona erecek.
Zirvenin ilk günkü programında yer alan dış ilişkiler başlığının en önemli gündem maddesini ise Doğu Akdeniz'deki gelişmeler ve Türkiye ile ilişkiler oluşturuyor.
Türkiye ile ilgili tartışmaların uzun ve sert geçmesi, sonuçların ise Perşembe gecesi geç saatlerde ya da Cuma sabahı erken saatlerde duyurulması bekleniyor.
AB Konseyi, 1 Ekim'de yaptığı toplantıda Türkiye'ye Doğu Akdeniz'de tek taraflı adımlar atmaması, sondaj faaliyetlerini tartışmalı sularda yapmaması koşuluyla "pozitif ajanda" önermiş, Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi, vize serbestisi, göç anlaşmasının yenilenmesi ve uluslararası Doğu Akdeniz konferansı düzenlenmesi gibi konularda adımlar atılabileceği mesajını vermişti.
Ancak aynı toplantıda, Türkiye'nin tavrını değiştirmemesi durumunda AB'nin yaptırım uygulamak durumunda kalacağı da kayda geçirilmişti.
AB üyeleri Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti, Fransa ve Avusturya'nın başını çektiği bir grup, sert yaptırımlar uygulanmasını, bu adım atılmazsa Türk hükümetinin mevcut politikasını uygulamaya devam edeceğini savunuyor.
Başını AB dönem başkanı Almanya'nın çektiği ve İtalya ile İspanya gibi önemli ülkelerin de yer aldığı diğer grup ise Türkiye ile angajman politikasının devam ettirilmesi için alınması gereken yaptırım kararının dengeli olmasında ısrar ediyor.
Bu kapsamda, Türk ekonomisine zarar verecek şekilde Gümrük Birliği'nin engellenmesi ya da Yunanistan'ın ısrar ettiği silah ambargosu getirilmesi tarzında kararlar çıkması öngörülmüyor.
AB'nin 2019'da Türkiye aleyhine aldığı yaptırım kararları, katılım öncesi fonlarda kesintiye gidilmesi ve sondaj faaliyetlerini yürüten Türkiye Petrolleri Arama Ortaklığı'nın iki yetkilisine yaptırım uygulanması sonucunu getirmişti.
Brüksel'den gelen haberler, Perşembe günü alınması beklenen kararların bunların ötesine geçeceğine ve daha fazla şirket ile yetkilinin hedef alınacağına işaret ediyor.
AB çevrelerinde yapılan değerlendirmeler, son dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sert tabirlerle eleştirip "Fransa'nın başına bela" olarak tanımladığı Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Brüksel'den Paris'e eli boş dönmeyi kabul etmeyeceğine, dolayısıyla sonuç bildirgesinde Fransa'nın da kabul edebileceği unsurların yer alacağı görüşüne dikkat çekiyor.
Dolayısıyla AB sonuç bildirgesinde, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki adımlarını devam ettirmesi durumunda olası yaptırımlarla ilgili açık maddelerin de yer alması, Türkiye'nin pozisyonunda bir değişim olmaması durumunda bir sonraki zirvede uygulanabileceği uyarısında bulunulması öngörülüyor.
Ancak bu yaptırımların "otomatik" şekilde devreye girmesinin söz konusu olmayacağı, her zirvede tartışılarak oybirliğiyle uygulama pratiğinin devam edeceği kaydediliyor.
Brüksel'de yapılan değerlendirmelerde, "AB Konseyi, Türkiye'ye güçlü bir mesaj verecek. Bu 'son bir uyarı' olarak tanımlanabilir. Sonuç bildirgesi Türkiye ile birlikte çalışma ve diyalogu sürdürme çağrısını da tekrarlayacak ama Ekim ayında önerilen pozitif ajandaya şu aşamada dönülmesi mümkün görünmüyor" görüşü öne çıkıyor.
Sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55254616